melekler geleceği bilebilir mi

yeryüzünde insanlardan daha önceleri varolan cinlerin, kendi aralarında anlaşmazlıklar yaşaması, kan dökmesi vs. hususları bilen meleklerin, insanların da aynı şekilde davranacağını düşünerek öne sürdüğü görüştür.

burada geleceği bilme gibi bir şey sözkonusu değildir. bahsi geçen şey sadece öngörüden ibarettir.

“Biz insanı kara çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık. Cinleri de daha önce, zehirli ateşten yaratmıştık.” (Hicr: 15/ 26, 27)

Halife sözcüğünün anlamı incelendiğinde konu biraz daha aydınlanabilir. Halife, bir şeyden sonra gelen, bir şeyin arkasından, hemen ardından gelen şey demektir. Arapçada halfe * arkasında demektir. Bu açıdan bakıldığında 'yeryüzünde bir halife yapacağım' sözü, yaratılacak olan varlığın, yani insanın, yeryüzünde mevcut bulunan başka bir canlı varlığın arkasından geleceği anlaşılabilir. Bu açıdan düşünüldüğünde insanın evrim yoluyla yaratılmış olabileceği fikri ortaya çıkmaktadır.

melek olmaya gerek yok. ben bazen biliyorum.

geleceğimiz önceden belliyse biz her eylemde masumuz.

"Subhaneke (her an yeni bir şey yaratıp, bunlarla da asla kayıtlanmayan ve sınırlanmayansın)! Bizde açığa çıkarttığın ilimden başkasını bilmemiz asla mümkün değil! Şüphesiz ki sen, Mutlak ilim (Alim) ve bunu bir sistem içinde (Hakim) açığa çıkaransın!"

bakara suresi 32. ayet.

Cebrail a.s. Hz Hasan ve Hz hüseyin'i görünce Hz. peygamberimize söylediği söz,

“Yâ Resûlellah, bu iki torunlarınızın birini zehirle, ötekini de kahır kılıcı ile şehit edecekler! Bunlara erişecek musibet, senin mânevi mevkiinin daha da yükselmesine, onların da şehitlik rütbesine çıkmalarına vesîle olacaktır!”

galiba geleceği görebiliyorlar.

Ayetlerde net olarak belirtilmektedir ki bilemezler. Allah'ın izin verdiği kadarını bilirler.

-- spoiler --
"geleceğimiz önceden belliyse biz her eylemde masumuz."
-- spoiler --

Geleceğin tabi ki önceden belli ancak insanda akıl,fikir, irade denen şeyler var. Ne ekersen onu biçersin. Buna sığınmamanı Allah zaten söylemiş sana.

kanal 7 bilim ve araştırma merkezine sormamız gerekmktedir.

bilemez veya bilir diye kestirilip atılması gereken durum.

diyanet'in çarpık ve gaflet içinde meal anlayışının doğal sonucu olarak ortaya çıkan bir soru.