bugün

bir kimseye, hiç beklemediği, ummadığı yerden hîle yapmak, tuzak kurmak sûretiyle zarar vermeye çalışmak, istidrâc yâni Allah'ın, bir kimseye bir müddete kadar, devamlı olarak hakkında hayırlı olmayan nîmetler verip, onun da bunu Allah'ın bir lütfu ve ihsânı, tuttuğu yolun kendisi için iyi olduğunu zannederek aldandığı, gururlandığı, gaflette bulunduğu, taşkınlık yaptığı ve günahlara daha da daldığı bir sırada, Allah'ın onu âniden azâbı ile yakalayıvermesi; Allah'ın, mekr yapanların mekrini kendilerine çevirmesi, mekrlerine karşılık onları cezâlandırması, kötülüklerini, kurdukları tuzakları bozması mânâlarına gelir.
kaynak: http://www.sufism.20m.com/teori2.htm
(bkz: allah ın mekri)