mecidiyeköy dekileri cahil bulan nişantaşı oğlanı

bugün karşılaşılmış oğlandır. evet; oğlandır.

bir kafede oturu ve kendisi tarz bir kahve ister ama coconutlı olsun demiştir. gelen kahvenin isteğiyle aynı olmadığını görünce garsona söyler ve garson; "tamam efendim, değiştiriyorum hemen." der. buraya kadar sorun yok. asıl sorun garson gittikten sonra bu oğlan karşısındaki kanki kız arkadaşına; "demiştim sana. nişantaşı'nda buluşsak daha iyi olurdu. bunların hepsi cahil."

demek ki neymiş; cahil olup olmamak semte göre değişen bir durummuş. mesela ben mecidiyeköy'de cahil oluyorum ama cihangir'e gitsem bir ilahi güçle bütün bilgiler beynime dolacak. ve ben cahil olmaktan kurtulacam.

acilen şark görevine yani askere gönderilmesi gereken oğlandır. sorsan kabineden 2 tane bakan sayamaz ama amerikan benzinlik kahvelerini ezbere bilir. (bkz: starbucks)

aslında iyi çocuktur, kıza karizma yapmak için öyle söyler. herkes ekmeğine bakıyo napıcaksın.

mantığın doğru ama ithamın yanlış olduğu durumdur .
nişantaşında olan bir çok mekanda demekki o çocuğun istediğini tam manasıyla yapabiliyorlar . oraya özgü bir içecektir . nasılki bir almanın eline verin bulguru vesaireyi sana urfalı gibi çiğ köfte yapamazsa aynı hikaye .

hakli insandir. gercekten mecidiyekoy'e gidip bi gorun ordakileri. o varoslardaki insanlar gercekten nisantasindakilere gore egitimsizler. tabiki onlarin sucu degil ama bu sonucu degistirmiyor. gonul ister ki aradaki kultur ucurumu farki ortadan kalksin.