bugün

Beşiktaş kalecisi Rüştü'nün Fenerbahçe ile oynanan Süper Kupa maçı sonrası hakem üçlüsünün yanına koşturup sarfettiği sözler. Bir nevi maçı tüm seyredenlerin hislerine tercüman olası cümle. Yunus Yıldırım da bunu raporuna yazmış ve rüştü'nün 2 maç ceza alması bekleniyor. Burada fenerbahçe aleyhine bir şey yok. Zira Fenerbahçeli futbolcular da en az Beşiktaşlı futbolcular kadar o sıcak yaz gününde ellerinden geldiğince oyunlarını oynadılar. Kimse oyunu çirkinleştirmeye, çirkefleştirmeye çalışmadı. Ama maçın 2. dakikasında bir pozisyon vardı ki herhalde seyreden herkesin penaltı ya da kırmızı kart diye düşündüğü... Bir tek Yunus Yıldırım herhalde o şekilde düşünmedi. Olay olmuş, biten bitmiş. Bugün aynı şey Beşiktaş'ın değil de Fener' in de başına gelse aynı açık yüreklilikle söylerim. Aslında herkesin bu şekilde düşünmesi lazım biraz.

Rüştü'nün dediği lafa gelince de... Aslında o da anlamsız ama artık bu gibi şeyler ülkemizde kemikleşmiş. Rüştü maçın hakeminin anasına küfretse anlarım ama maç bir şahıs değil ki. incinmiyor, alınmıyor. Rüştü'Nün "Maçın anasını siktiniz" derken anlatmak istediği şey "berbat, çok kötü bir maç yönettiniz" aslında. Sadece bunu ifade ederken seçtiği kelimeler argo. Peki ama bir futbolcunun maçın hakemini eleştirme hakkı yok mudur ? Bugün demokrasi ile yönetildiğini savunduğumuz ülkemizde çeşitli organlar, kurumlar başbakanı, cumhurbaşkanını ve genelkurmay Başkanı konumundaki insanları bile eleştirirken hakemler kendilerini çok fazla tepede görüyor bence. Uyarı yapılmalı, gerekirse ceza maddi olarak kesilmeli. Ama maç oynama cezası demokratik gelmiyor bana.

Ve Rüştü'ye de sonuna kadar katılıyorum. Yunus yıldırım maçın anasını sikmiştir.
görünüşe göre rüştü beşiktaşlı duruşunu kapmış.

rüştü hakeme bunu diyorsa, kafasını sokan alex'e ne demiştir acaba diye insanı meraka sevk eden söz.
hakem yunus yıldırımsa her maç olası bir durumdur. rüştü demişse haklıdır, hakem de bu eylemi geçrekleştirmiştir. geçen sene de kazımın ceza sahası içinde smaçını göremeyecek derecede miyoptur kendisi. dolayısıyla hak edilmiş bir cümledir. hakemliğine edilen küfürlerin haddi hesabı da yoktur.
rüştü'nin haklıyken haksız duruma düşmesine sebep olan, iddia olunan cümlesi.

aslında yunus yıldırım bir beşiktaş düşmanı hakemcan olarak her beşiktaş maçında genel olarak iyi ancak verdiği vermediği kartlarla, verdiği vermediği penaltılarla skora etki eden "beşiktaş aleyhine" hataları mütemadiyen yapmaktadır.

ha şöyle de bir şey var, yunus yıldırım beşiktaş lehine olan bariz penaltıları göremez, rakibin sarı kartlık pozisyonlarını da süzemez. ayrıca kulakları da iyi duyamaz bu adamın. zira, geçen sezon ümit karan'ı "küfür" sebebiyle oyundan atmış, raporuna "küfür" yazmış ancak ümit'in olay anındaki görüntülerinde küfür etmediği ortaya çıkmıştı.

ha yardımcı hakemlerimiz var carlos'tan 50 kere "putana" lafını işitirler de sırıtırlar. ha arada vardır sırpca bilip kezman'ı atanlar.

ancak, yunus yıldırım'ın rüştü'nün etmediği lafı etmiş gibi algıladığını düşünmekteyim. zira örnekleri çok bu hakemcanın. allah bilir "maçın anasını ağlattınız" demiştir bu adamın beyni yanlış algılamıştır.

yunus yıldırım, yönettiğin beşiktaş maçlarından kazandığın para boğazından geçemesin. bunu da yaz raporuna.
rüştü'nün 3 maç ceza almasına sebep olmuş durumdur. yazıktır türk futboluna.
bazı haber sitesi kişilerinin bu laftan çıkardığı sonuç: küfürün hakeme değil maça edildiğidir.*
sarfettiği bu söz nedeniyle pfdk'ya sevkedilmiştir. bize atalarımızdan kalan naçizane bir atasözünü hatırlatmıştır. (bkz: doğru söz söyleyeni dokuz köyden kovarlar)