bugün

bunu marka giyinmek ile karıştırmamak gerekir. marka düşkünü olmak, alınan herhangi bir eşya kötü de olsa isminden yani markasından dolayı ona tapmaktır.

küreselleşen dünyamızda kapitalizmin buram buram koktuğu şu günlerde insanım kendisini bu akımın içine istemeden de olsa kaptırmıştır.
görgüsüzlükten ileri gelmektedir. Görgülü insan alçak gönüllü olur, kompleks yapmaz.
alınan ayakkabıların kutularını evin girişinde görünen bir yere koyup ayakkabılar paramparça olup çöpe gitse bile kutuları atmamaktır.
gösteriş düşkünü olmaktır.
insanların sosyoekonomik açıdan birbirlerine olan üstünlüklerini gösterme methodlarından birisidir pahalı kıyafetler giymek. herkes markaya düşkün olmadığını, kaliteye ve güzelliğe para verdiğini iddia eder. ancak daha kalitesiz ve çirkin olduğunu bilse bile yine de markasız olan ürün yerine markalı olanı satın alır.
üniversite talebeleri için mevsim itibariyle levi's kot harley bot ikilisi demektir.
işçi bir babanın çocuğu olmaktır.

Ya senin etin ne budun ne?

Adamın 3 kuruş kazanacağım diye kıçı terliyor afedersin.

Evlada bak.