bugün

(bkz: öz eleştiri yapmak)
ben kansız demeyeyim ama hakikatten şu dünyada kuzey kore'nin de destekçileri olabilmesi enteresan...

herhalde kendi vatandaşlarına sağladıları dünyada eşi benzeri görülmemiş refah ve özgürlüklerden artı dünya barışına katkılarından dolayıdır.
israile de içten içe sempati beslerler.
senin askerinin orda ne işi var diye sorarlar adama ama önce insanın kendisine sorması lazım. k.kore, türkiye alakasız bir savaş vapurlar falan hayat çok garip be sözlük.
abd yalakası akepeli zırvasıdır.
(bkz: bu hikayedeki kansız benim) *
ezilenden, fakirlikten dem vurup 3. dünya ülkeciliği oynayan dallamalar neden kuzey kore'yi dışlar anlayabilmiş değilim şu çocuk aklımla. neyse ki az da olsa destekçisi var. kominist falan ama amına da koyar dünyanın.
hem benim ülkemin askerleri kore'de ölmüşse bunda kuzey'in hiç suçu yok. kellesi alınan liderler ceksin cezasını. işte asıl kansızlık burda ortaya çıkıyor.
hey gidilerin efesi kuzey kore...
güney kore, kuzey kore fark etmez; savaş yanlısı herkes kansızdır.
bayağı aşırıya kaçan polemik ifadesi.

ne abd'ye kıl kapıp totaliter bir yönetim tarzına sahip olan kuzey kore'yi allamak-pullamak, ne de "reel sosyalist" rejim eleştirisi yapacağım diye abd emperyalizmini ve güney kore'yi allayıp pullamak makul yaklaşım tarzlarıdır. ikisine de gerekli mesafeyi ve eleştirel bakış açısını oluşturabilmek en aklıselim yaklaşım tarzı olacaktır. böylece yazarların olur-olmaz ağır ifadelerle birbirini kırmasının da önüne geçilmiş olur.
zamanında 2000 şehidimizi amerikan çıkarları için oraya gönderen kansızlar kadar kansız olmayacak istese de olamayacak insanlardır.
abd yüzüne tükürse yarabbi çok şükür diyecek sözlük zırvasıdır.
ben kuzey korenin değil kore demokratik halk cumhuriyetinin yanındayım..
ayrıca (bkz: abd sempatizanı kansızlar)
kansızlığın tarihçesi için buyrun:

ak partiye oy vermeyenler kansız oldu.

sonra referandumda hayır diyenler kansızdı.

şimdi de kuzey kore'yi destekleyenler.

domates mi yiyek napak kanka?
gözlerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki gözünüzle bakarsınız,
iki kurnaz,
iki hayın,
ve zeytini yağlı iki gözünüzle
bakarsınız kürsüden meclis'e kibirli kibirli
ve topraklarına çiftliklerinizin
ve çek defterinize.
ellerinizin ikisi de yerinde, adnan bey,
iki elinizle okşarsınız,
iki tombul,
iki ak,
vıcık vıcık terli iki elinizle
okşarsınız pomadalı saçlarınızı,
dövizlerinizi,
ve memelerini metreslerinizin.
iki bacağınızın ikisi de yerinde, adnan bey,
iki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı,
iki bacağınızla çıkarsınız huzuruna eisenhower'in,
ve bütün kaygınız
iki bacağınızın arkadan birleştiği yeri
halkın tekmesinden korumaktır.
benim gözlerimin ikisi de yok.
benim ellerimin ikisi de yok.
benim bacaklarımın ikisi de yok.
ben yokum.
beni, üniversiteli yedek subayı,
kore'de harcadınız, adnan bey.
elleriniz itti beni ölüme,
vıcık vıcık terli, tombul elleriniz.
gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan
ve ben al kan içinde ölürken
çığlığımı duymamanız için
kaçırdı sizi bacaklarınız arabanıza bindirip.
ama ben peşinizdeyim, adnan bey,
ölüler otomobilden hızlı gider,
kör gözlerim,
kopuk ellerim,
kesik bacaklarımla peşinizdeyim.
diyetimi istiyorum, adnan bey,
göze göz,
ele el,
bacağa bacak,
diyetimi istiyorum,
alacağım da

nazım hikmet 1959
şehid ne lan?

(bkz: şehit)
(bkz: şehit olmak)
(bkz: savaş yanlıları kansızdır)
tanım yapmaya gerek duyulmayan kelime grubu. orada bir ülke bölümüş, emperyalizm en güzel oyunlarından birini sahnelemiş, kardeşi kardeşe düşürmüşler bizim derdimizse kuzey kore nin gözü, güney kore nin kaşı olmuş. oradaki insanların bu hallerine mi üzülsek, burada bu can çekişenlere mi?
babası kk li olandır.
sırf abd karşıtı diye orospu çocukluğunda dünyada ilk üçe oynayan,ruh hastası bir aile tarafından halkının anası ağlatılan kuzey kore'ye sempati besleyenlerdir.