bugün

iki kelimeyi bir araya getirmekte zorlanan, ingilizce süper derecede bilmesine rağmen Türkçe konuşamayan yegane varlıktır.

Adı: Lazım değil i.D.
Statüsü: Profesör
Vazgeçilmezi: 2saniyede bir bakmadan, tahtaya nokta dahi koyamadığı kitabı
En büyük gafı: " Neydi o ya tamsayı fonksiyonu mu neydi öyle birşey vardı çocuklar, sanki ona benziyor bu."
Anlatmak istediği: Tamdeğer fonksiyon. Zaten tamsayı fonksiyonu daha icat edilmedi
En büyük özelliği: Tahtada yazdığı tarafı imha edip, öğrencinin yazmasını engellemek.
Kendini ne sanıyor: Oxford üniversitesinden gelen teklifi reddeden ve diksiyonu tavan yapmış insan evladı.
Öğrenci onu ne sanıyor: bir kelimeyi iki kere tekrarlamadan geçemeyen at hırsızı.
Akla kazıdığı tek şey: Function yazıp fonksiyon okuyabilmektir.
bilgi birikimlerini açığa çıkaramayan insanardır. talihsiz bir durumudr.
eğitim seviyesini arttırmak adına diksiyon, akıcı konuşma, hitabet gibi eğitimlerin alınmasının zorunlu hale getirilmesi gereken bir statüdür...
profesörüm diye kasım kasım kasılıp iş ders anlatmaya gelince, öğrencilere bir bok anlatamayan insanlardır. öğrenci hiçbir şey anlamıyorsa ben o hocaya profesör demem.*
zaten nedense hep asosyal insanlar başarılı olmustur diye bakdıgım konu.
kesinlikle azımsanmayacak kadar çoklardır. bir çok projenin başında yer almalarına rağmen sunum diye yaptıkları toplantılarda anlatamadıkları proje için 30 kere daha biraraya gelmek zorunda kalmanızı sağlarlar.