bugün

eskiyen kumaşa ekonomik çare. hala var mı bilmiyorum...
Çocukluk anıları bir başka gerçekten.
Yıl 1999.
Evde telaş var. Bugün iki senede bir yaptığımız işi yapacağız. Evde marangozluğun inceliklerini bilen amcam ve babaannem koltukları kaplayacak. Ayak altında dolaşmamam tembihleniyor. O zamanlar zımba kolaylığı yok çivi kullanılıyor. Yardım etmek istiyorum, bende yapmak istiyorum. Koltuk havaya kaldırıldı, o biçim de kocamandı büsbüyüktü. Koltuklar çıplak kaldı. Sarı değişik bir süngerle kaplı, zıplamak için ideal. Amcam böcekli kumaşı geriyor ben zıplıyorum. Babaannem dur kızım etme kızım diyor. Amcam çekici arıyor hemen uzatmak için aşağı atlıyorum ve atladığım yerde kalıyorum. Bu nasıl bir acı bu nasıl bir çivi. Tam topuğumda sadece başı görünen çivi beni ağlatıyor.
Eh be kızım diyor babaannem ben amcamın kucağındayken. Kucak çok rahat.
Saf alkol döküyorlar. Beni amcam oyalıyorken çivi ayağımdan çıkmıştı bile. Penguen gibi yürüyorken amcam kutudan çivi vererek yardım etmeme müsade etti.
Beni yerimde tutmanın tek yoluydu.

Koltuk kaplamayı bizden başka kendi başına yapan kimsecikler duymadım.