bugün

kaybolmaya yüz tutmuş anılarımın kesik kokusuydu beni bu kitabı yazmaya teşvik eden.
Burada varlıklar bir resim, bir pitoresk olarak vardır...
Şekeri eritsen olur mu karamel?
S*kerim aşkını geri gel emel.
bir müptezelin gayri resmi sayfalarında can çekişen kelimelerin anatomisi.
Şimdi size beni anlatacağım nasıl öldüğümün değil nasıl yaşadığımın hikayesi olacak bu.
hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.
Herkese merhaba ve hoşçakalın zira bu bir başlangıcın sonu.
Gecenin suçu yoktu
tüm günahları insanlar işleyip gecenin üzerine attılar,
Zira gece sessiz ve sakindi ses çıkarmadı bu olanlara.
şimdi sana doğruyu söyleyeceğim. bu cümleyi okumuyorsun.
Kalmıştı yine Ankaranın ayazı ile bir başına ve doğru düzgün aydınlatmayan sokak lambalarının altında yürüyordu.
nedense en huzurlu ve mutlu anı tuvalette yaşıyordu. kuşların cıvıltısı ve yaprakların hışırtısı eşliğinde sıçmak sanki farklı bir dünyada egzotik bir deniz yolculuğu yapmaya benziyordu.
hiç bir yere sakin giremedim ben, bu boşlukta neyin nesi...
bu yüzden bodoslama giriyorum bu kitaba, kazazedeler sizleri de düşündüm, yaralarınıza merhem sayfa aralarında.