bugün
- kaka'nın eşinin boşanma gerekçesi10
- saraca silsüpüroğlu15
- diamond tema34
- ups boobss nickli yazar20
- özge özacar'ın memeleri12
- anın görüntüsü18
- thusneldaa11
- türkiyeyi mülteci kampına dönüştüren abd11
- true bir martı olsa olacaklar8
- ülkesi savaştayken başka ülkede keyif süren kansız9
- çinliler her şeyi üretebiliyor türklerin neyi var23
- evlenmeyenlerin seks yapmadan ölüp gitmesi9
- ne zaman evleneceksin diye soran akraba11
- oktay kaynarca'nın türkiyeliyim açıklaması22
- kayseri de atatürk heykeline baltalı saldırı13
- millet öğle yemeğine çıkarken yeni uyanan tipler8
- özgür özel13
- abber'ın ruh hastası olması26
- babalar günü17
- kitap okuyan erkek10
- sevgiliyle aynı evde yaşamak9
- diyanetin türkleri araplara şikayet etmesi14
- sözlükteki 11 yaşında yazar olması19
- buralarda dinsiz denen bir tarzan varmış17
- ne hissediyorsun8
- larisalisa12
- steven s power law10
- gideon reid morgan jj25
- kurban eti dağıtmak mecburi mi12
- yazarların başarılı olduğu dersler11
- kendini hunharca teşhir eden liberal türk kızları12
- ismeti yazar yapan moderatör13
- memati1923'ün gelişiyle başlayan süreç13
- yatakta fırtına gibi esen erkek12
- inciden yazar nakli13
- yazın göt boyunda şort giyen kızlar9
- dünyanın en güzel kızlarının olduğu ülkeler9
- yazarlarin orgazm olurken kurduklari cumleler8
- 15 haziran 2024 macaristan isviçre maçı9
kitap okuyup dünyayı unutmak sosyal medya hastalığından farksızdır
Tedavi edilmemesi gereken güzel bir hastalık. Hastalığımızla başbaşa bırakın bizi kardeşim.
kitap alıp okumak ilk önce alışkanlık haline gelir. kitabın verdiği huzur; kokain, nikotin gibi maddelerden daha fazla bağımlılık yapar ve en sonunda hastalığa dönüşür.
not: hastalık kapana kadar değilde, en azından ayda bir kitap okumanız tavsiye edilir.
not: hastalık kapana kadar değilde, en azından ayda bir kitap okumanız tavsiye edilir.
Okumadığınız kitaplar kenarda birikdikçe daralırsınız, bunalırsınız. O yüzden minimum iki üç kitap alıp bitirdikten sonra yenilerini almak daha mantıklıdır.
bazen beni düşündüren hastalıktır.
şuan rafımda okunmayı bekleyen 14 kitap var ve ben kalktım 6 tane daha kitap siparişi verdim.
işin acısı ise maddi durumun el verdikçe bunu yaparsın ya maddi durumun el vermezse ne halt yiyeceksin.
kütüphaneler bu açığı doldurabilir mi? senin rafında değil sadece emanet olarak almışsın onu rafına koyamamışsın, düşünün rafın önüne gidip okuduğun o kitaba bakıp vay be seninle ne zaman geçirdik diyemedikten sonra ne işe yarar emanet alınmış kitap.
dostum işin özüne gelirsek çok zevkli olan bir hastalık.
farklı dünyalara açıldığın belki dünyanın kıyısında köşesinde yaşanan bir olayı bir kitapla görüyorsun bundan daha güzel nasıl bir duygu var.
şuan rafımda okunmayı bekleyen 14 kitap var ve ben kalktım 6 tane daha kitap siparişi verdim.
işin acısı ise maddi durumun el verdikçe bunu yaparsın ya maddi durumun el vermezse ne halt yiyeceksin.
kütüphaneler bu açığı doldurabilir mi? senin rafında değil sadece emanet olarak almışsın onu rafına koyamamışsın, düşünün rafın önüne gidip okuduğun o kitaba bakıp vay be seninle ne zaman geçirdik diyemedikten sonra ne işe yarar emanet alınmış kitap.
dostum işin özüne gelirsek çok zevkli olan bir hastalık.
farklı dünyalara açıldığın belki dünyanın kıyısında köşesinde yaşanan bir olayı bir kitapla görüyorsun bundan daha güzel nasıl bir duygu var.
tedavisi yok.
hali hazırda en az 10 kitap var okunması gereken.
geçen kadıköy'den bir tane daha aldım. Ayrıca iş Bankası Kültür yayınları'ndan caesar'ın biyografisini de almak istiyorum. ya sabır.
hali hazırda en az 10 kitap var okunması gereken.
geçen kadıköy'den bir tane daha aldım. Ayrıca iş Bankası Kültür yayınları'ndan caesar'ın biyografisini de almak istiyorum. ya sabır.
Alıp, sadece biriktiriyor ve okumuyorsa, evet hastalıktır.
Alıp okuyan tayfa ise bırakın hasta kalsın, hastalığı kronikleşsin, hatta bulaşsın!
Çook amin!
Alıp okuyan tayfa ise bırakın hasta kalsın, hastalığı kronikleşsin, hatta bulaşsın!
Çook amin!
asla çaresinin bulunmasını istemediğim hastalık ... umarım ben de kitap alma hastalığına yakalanırım...
bense aliyorum ama okumuyorum. okumiyorum bari almasam. kapagi gorunce dayanamiyorum.
bende de olan hastalık, ayda 4 kitap okuyorsam 8 tane alıyorum. elimde 100 200 kitap birikti rahat son 4-5 yılda.
https://youtu.be/LZSJbSX1es8
https://youtu.be/4lxuvefgoBE
Eğer içerisinde okumadığınız eserler varsa listeyi kesinlikle tavsiye ederim.
https://youtu.be/LZSJbSX1es8
https://youtu.be/4lxuvefgoBE
Eğer içerisinde okumadığınız eserler varsa listeyi kesinlikle tavsiye ederim.
kitap fuarlarıyla çığırından çıkar.
Kitap sitelerinin indirimli kampanyaları ile tavan yapar.
tedavisi yoktur.
olmasındır da.
allah herkese böyle dert versin.
Kitap sitelerinin indirimli kampanyaları ile tavan yapar.
tedavisi yoktur.
olmasındır da.
allah herkese böyle dert versin.
Bazen istemdışı harcamalar yapılmasına neden olabilir ancak değer.
eldeki kitapları okumalıyım derseniz kendinizi frenleyebiliyorsunuz.
2 aydır kitap almıyorum.
2 aydır kitap almıyorum.
bir de bir kitaba o kadar para mı verilir aq diyenlere sövme hastalığım var.
Evde daha okumadığım kitaplarım duruyor ama hala gözüm dışardakilerde. Konusu hoş olan gözüme çarpan kitap görünce dayanamıyorum.
Kişisel kütüphanemizde, sadece okunmuş kitaplardan oluştuğunda gücünün önemli bir kısmını yitiriyor. Kütüphanemiz, okunmuşların yarı sıra, hiç okunmamışlar, yarı okunmuşlar ve henüz satın alınmamış kitapların konulacağı boş raflarıyla bir bütündür.
‘’Yani okuyamayacağınız kadar çok fazla kitap aldığınız veya üç ömür süresinde bile bitiremeyeceğiniz bir okuma listesine sahip olduğunuz için kendinizi hırpalamayı bırakın’’ diyor Stillman yazısında ve ekliyor:
‘’Evinizdeki okunmamış bütün kitaplar hiç şüphesiz cahili olduğunuz şeylerin somut bir göstergesi. Ancak ne kadar cahil olduğunuzu bilmeniz bile, sizi insanlığın çok büyük çoğunluğunun önüne geçirmeye yeter…’’
‘’Yani okuyamayacağınız kadar çok fazla kitap aldığınız veya üç ömür süresinde bile bitiremeyeceğiniz bir okuma listesine sahip olduğunuz için kendinizi hırpalamayı bırakın’’ diyor Stillman yazısında ve ekliyor:
‘’Evinizdeki okunmamış bütün kitaplar hiç şüphesiz cahili olduğunuz şeylerin somut bir göstergesi. Ancak ne kadar cahil olduğunuzu bilmeniz bile, sizi insanlığın çok büyük çoğunluğunun önüne geçirmeye yeter…’’
ekonomik olarak beni fena zora zokan durum.
ne zaman kadıköy veya bakırköy'e gitsem 20-25 lira eksiliyorum.
sigaram, içkim yok allah'tan. kitap alma hızım, okuma hızımdan yüksek olunca elde bayağı bir kitap birikti maalesef.
tübitak yayınlarını da koleksiyon yapıyorum, baskısı yok diye. şu anda okunmayı bekleyen 30-35 kitabım var.
bense ayda 2-3 kitap bitirebiliyorum.
ne zaman kadıköy veya bakırköy'e gitsem 20-25 lira eksiliyorum.
sigaram, içkim yok allah'tan. kitap alma hızım, okuma hızımdan yüksek olunca elde bayağı bir kitap birikti maalesef.
tübitak yayınlarını da koleksiyon yapıyorum, baskısı yok diye. şu anda okunmayı bekleyen 30-35 kitabım var.
bense ayda 2-3 kitap bitirebiliyorum.
evrenin en iyi takıntısıdır, solgun renklerin en canlı temsilcisidir, yaşama ezgisel derinlik, bireye şuur kazandırır.
küçük yaşlarda parkta bahçede top oynarken, annem çağırırdı, tamam anne 5 dakika daha! derdim, 4-5 kez aynı durum tekrarlanınca artık annem gerilmeye başlar, ses tonunu değiştirerek oğlum! eve gelir misin artık derdi, yine gitmezdim, ta ki baban çağırıyor deyinceye kadar, oysa ki babam pek şefkatlidir, figür baba olunca, vücudum alarm veriyordu işte, şımarık bir çocuk, ailenin premium üyesi, ilk çocuk olmamdan mütevellit öyle büyüdüm biraz.
her şeye rağmen, babama esas duruşum, sonsuz saygı ve hürmetim olmuştur hep, sadece babama da değil aslında ihtiyarlara duyduğum hissiyat başka olmuştur.
ruhumun grafikeri babam hep der ki,
bir dolu kitabın olsun, şükran dolu ol evlat.
tökezlediğinde ruhunu uyuşturucu maddeler ile doldurma, kitap oku, oku ki yolun aydınlık olsun.
evlat telaffuzu da dolu doludur kendisinin, pek severiz ailecek.
bu hastalık babamdan kalmıştır diyebilirim özetle.
sevgiler.
küçük yaşlarda parkta bahçede top oynarken, annem çağırırdı, tamam anne 5 dakika daha! derdim, 4-5 kez aynı durum tekrarlanınca artık annem gerilmeye başlar, ses tonunu değiştirerek oğlum! eve gelir misin artık derdi, yine gitmezdim, ta ki baban çağırıyor deyinceye kadar, oysa ki babam pek şefkatlidir, figür baba olunca, vücudum alarm veriyordu işte, şımarık bir çocuk, ailenin premium üyesi, ilk çocuk olmamdan mütevellit öyle büyüdüm biraz.
her şeye rağmen, babama esas duruşum, sonsuz saygı ve hürmetim olmuştur hep, sadece babama da değil aslında ihtiyarlara duyduğum hissiyat başka olmuştur.
ruhumun grafikeri babam hep der ki,
bir dolu kitabın olsun, şükran dolu ol evlat.
tökezlediğinde ruhunu uyuşturucu maddeler ile doldurma, kitap oku, oku ki yolun aydınlık olsun.
evlat telaffuzu da dolu doludur kendisinin, pek severiz ailecek.
bu hastalık babamdan kalmıştır diyebilirim özetle.
sevgiler.
bibliyoman (bkz: aşırı kitap düşkünü olma hastalığı) her ay düzenli olarak kitapyurdundan kitap siparişi veriyorum neyse ki bu bir yandan güzel.
Japonların bir de ''tsundoku'' diye isim taktıkları hastalık efenim. Kitapları alıp okumamak üzerine daha ziyade. Eskiden en azından düzenli bir şekilde aldıklarımı okur bitirir yenilerine zaman ayırabilirdim. artık sadece deli gibi kitap alıp ayda bir iki tanesini anca okuyabilir oldum. Umarım geçicidir.
Sevdiğim insanlara kitap almak gibi bir hastalığımın olduğu doğrudur .
ben de bu gruptayım ama bir keresinde kendimi frenleyip 6 ay civarı hiç kitap almamıştım. para nerelere gidiyor diye düşününce hastalığım burdan olsun olacaksa gibi geliyor.
Ciddi bir hastalıktır. Zhastalik genel olarak okumamakla ortaya çıkar.
Erteleme hastalığı ile de birleşirse lanetlenmişsiniz demektir. O kitaplar hiç okunmaz ertelenmekten.
güncel Önemli Başlıklar