bugün

Şöyle on onbeş satırlık entry giren yazarların kendini gerçekten yazar zannetmesidir.
"Ben bu konuda çok eksiğim." diyemeyendir.
on satırla yazar olduğunu zannedenler gibi, on satırla biçok şeyi anlatabilen yazarlarda vardır. sayfalar dolusu yazıp saçmalayanlar gibi, sayfalar dolusu yazıp insanları bilgilendirende vardır. önemli olan karakter sayısı değil, kişinin nasıl bir karakterde olduğudur.
Stalin diyen bilmemne.
ben değilde yanımda oturan beyefendi.

not:gerekirse nickini veririm.
ben. yıllardır hem de. ama, acı gerçek başkadır. kabul etmesi zor oluyor be güzelim bunu, naparsın. sözlüklerin, twitter'ların falan zamane insanına yaptığı bir kelek midir, iyilik midir onun geleceği adına bilmiyorum, bilemiyorum.
Her başlığa entry girer.
cehaletten kaynaklanan durumdur. yazarlık, alimlik zor hem de çok zor iştir. her yiğidin harcı değildir çok ciddi bir bilgi birikimi, kültür seviyesi ister. tüm bunlar olsa bile ilahi ilham gerekir ve bunların yanında yazabilme soyut düşünceleri kağıtlara işleyip somutlaştırabilme yeteneği ister. biz bunlardan uzak kimseleriz ileride olabilir miyiz bilemem şu anda kesinlikle gerçekten yazar değiliz. en azından yazar olmadığımı bilecek kadar bilgiliyim.
gerçeğin farkında olan yazarlardır.

yazarlığın "gerçekten"i ayrı bir tartışma konusu olmakla birlikte, yazabilen herkes yazardır.

bunun için de gereken tek şart okur-yazar olmaktır.

buraya veya herhangi bir yere hatta not defterine bile bir şeyler yazabilen herkes yazardır çünkü en azından kendi yazdıklarını okuyordur dolayısıyla yazdıkları okunuyordur.

sen yazarsın 100 kişi okur,

ben yazarım 3 kişi okur,

adı duyulmuş biri yazar 1 milyon kişi okur.

kriter nedir yazar olabilmek için, sayı mı?

sayıysa rakam nedir?

dostoyevski ile buket uzuner'i ayıran kriter nedir mesela.

benim okuduğum buket uzuner eser sayısı dostoyevski'den fazla.

peki bu neyi kanıtlayacak.

iyi yazmaktan kasıt nedir mesela

daha önce kurulamamış bir cümle kurmak mı?

veya 20 bin yıllık insan geçmişinde kurulamamış bir cümle var mıdır sahiden?

iyi gözlem yapmak mıdır mesela iyi yazar olmak

yoksa hayal dünyasının genişliği mi?

hangi gözlem mutlak doğrudur veya hayal dünyasının sınırlarını ölçebilecek bir ölçüm aracı var mıdır?

çok satmak mıdır iyi yazar olmak?

en çok satan kitap incil'dir oysa.

kim yazdı peki?

veya sözler yazarlara mı ait?

nedir kriteri yazarlığın?

matematik mi bu işlem yapıp değerini bulasın,

fizik mi bu deney yapıp sonuca ulaşasın.

yazın.

kendinizi önemseyerek yazın

dünyanın bir yerinde bir okuyanınız mutlaka vardır.

en azından kendiniz okursunuz.

çok da önemsemeyerek yazın ama.

yazdıklarınız zaten daha önce söylendi çünkü.

kimden olduğunu bilmediğiniz bir alıntı yapıyorsunuz.

yazın ama.

sizden geriye bir şey kalsın.

söz uçar yazı kalır.

yazabilen yazardır.

"gerçekten" yazarlık diye bir şey yok.

yazar uydurmasıdır bu.

yazarlar ancak 2 ye ayrılabilir;

yazarak para kazanabilenler,

yazarak para kazanamayanlar,

yazın siz.

çünkü yazarlar ikiye ayrılır;

yazarak katkı yapanlar,

yazarak katkı yapamayanlar,

yazın siz.

yazarlar ikiye ayrılır;

yazarak ufuk açanlar,

yazarak ufuk açamayanlar,

yazın siz.

yazarlar ikiye ayrılır;

yazarak güç elde edenler,

yazarak güç elde edemeyenler.

yazın siz.

yazarlar ikiye ayrılır;

ve elbet bu iki gruptan birindesiniz siz.

yazın siz.

biraz da okuyun ama
ben değilimdir o.yazamıyorum çünkü biliyorum bunu matematik problemi getir mesela dakikasında çözeyim ama yazmak benlik bir şey değil gerçekten.çok şey var aklımda yazılacak,insanların okumasını istediğim ama güzel yazamıyorum siliyorum hep yazdıklarımı kendimi ifade edemediğimi de hissediyorum hep.iki kelimeyi yanyana getirmek'gerçek yazarlık'değil maalesef.olsun okumak daha zevkli zaten.