bugün

Vermiyorum ulan oyumu kapıma gelip serenat yapma derim.
Bizim kapıyı çalsa onu eşek sudan gelene kadar döverim. Yamulturum herifi.
Misafire hürmet, ailenden aldığın terbiyeden, yetiştirilirken gördüğün saygıdan gelir. He bayılmıyorum ayrı,ama konumuz bu değil şimdi.
kapıyı açar " a aa kimse yok, kandırılmışım" derim. varsın o düşünsün..
Çok zor bir durum...

istemem yürüüüü desen en az 20 sene hapse atarlar...

Eee eve kabul etsen de hayatına ihanet ediyorsun...

Kafama sıkarım...
kapiyi acmazdim. yobazlarla isim olmaz.
"hayırdır abi?" derim.
yeni kapı alırdım.
içeri alır siyanürlü su içirirdim Yada psikonorotik ilaçlı su. Yazık yorulmuştur, sıcak basmıştır...
Böylesine iyi, böylesine şeker, böylesine sempatik bir insanım işte.
kapıyı kesinlikle ben açmazdım. muhtemelen -amanhocam koş! tayyip şey, amaaan Cumhurbaşkanı gelmiş- şeklinde bir uyarı sonrasında olay yerine intikal ederdim.
Onuda mi caldin lan derim.
Ne yapacağım. Yanlış kapıya geldiniz diyerek kapıyı suratına kapatırım. Ne işi var kapımda onca milyonları varken.
herif milyar dolarlar çalmış, bizim kapının lâfı mı olur? hem polise, savcıya şikâyet etsem ne olacak? işlem yapmazlar. yapsalar bile sürülürler.

gider yeni bir kapı alırım. bilgisayarıma dokunmadığına şükrederim.
Yeni bir kapı alırdım .
amcaoğlumun taziyesinde çaldı zaten. buyur ettik. sohbet ettik. başsağlığı diledi. son gördüğümden sonra epey yaşlanmış.
" hırsız vaaar ! " diye bağırmanın yararı yok bi kere..

polis gelmez, gelse de, görünmeden basar gider.. malum, hakkariye tayin durumları...

mahkemeye veremezsin, durum aynı durum,

devlet sana avukat tutsa, yine aynı hikaye... avukat meslek korkusuyla, seni değil, onu savunur..

hapisliksin olum, sen hiçbirşey yokmuş gibi davran..

" sana tavsiyem; acıdan kurtulamıyorsan, zevk almaya çalış !
tecrübe kaybettiğini söylerim.
Destuuur recep tayyip erdoğan han hazretleri diyerek ev ahalisini uyandırır, içeri davet ederdim.
sevmediğim zihniyetleri iğreç hallerini ahlaksızlıklarını terbiyesizliklerini gördükce tayyipin ne kadar doğru bir yolda olduğuna bir kez daha şahit oluyorum .

rabbim ona dahada güç kuvvet versin ayayığını taşlara dokundurmasın inşaallah .
ihtiyacı olduğu için çalmıştır der ve gider yenisini alırım. Ancak böyle bir durumda gelip insan gibi de isteyebilirdi, çalmaya ne gerek var?
evde yokuz derim.
ayakkabı kutusunun içinden baklava ikram ederim.
hazır bulmuşken, ona '' komutan'' kelimesinin anlamını sorardım bilmiyorum da...
Kapımdan rant çıkmaz, kafam rahat.
Onu mecburen eve davet eder, kendim sonsuza uzardım. "O ev artık bana caiz değil" diye son tespitimi yapardım.
güncel Önemli Başlıklar