bugün

sınırlarının belirlenemediği sınırlı alan.*
ülkücü kardeşlerimizin yorumu...

http://www.incicaps.com/images/axcvrfe.jpg
başbakan Recep Tayyip Erdoğan a göre:
--spoiler--
Kamusal alan kamusal alan. 7 yıl öncesine kadar bu ülkede kamusal alan yok muydu? Çankaya ya 7 yıl öncesine kadar herkes rahatlıkla girebiliyordu. Bırakalım halkımızı özgürlük çerçevesi içinde yaşasın.Eğer bu konuda ana muhalefet partisi kararlıysa hemen arkadaşlara talimat verelim.
--spoiler--
public sphere - habermas'ın ortaya attığı, sosyopolitik veya partik sorunların çözülmesi amacıyla kişiler arasında değerler ve ölçütler üzerinde mutabakata varılma olanağının bulunduğu yaşam alanı. j.habermas 17. ve 18. yüzyıllarda batı avrupa'nın gelişimini açıklarken, kamusal alanı tek tek yurttaşların pratik sorunları ve devletin rolünü özgürce ve eleştirel olarak tartışabildikleri, mutlakiyetçi devlet ile burjuva toplumu arasında ortaya çıkan bir toplumsal alan olarak tanımlar. liberal siyasi düzen feodal düzenin yerini alırken oluşmuş olan ve bireylerin toplulukla ilgili kamusal sorunları ve konuları tartışmak üzere bir araya geldikleri arena.
kafanın içindekilerin değil de kafana taktığının önemsendiği alan.
Cumhurbaşkanı olarak atanmış bir zihniyetin milletin ne kadar karşısında olduğunu, çankayada köşkten türkiyenin görünmeyeceğini ispatlayan uydurma alan.
yunus emre'nin diliyle kamu alemdir.
Devletin egemenlik gücünün pratik olarak hayata geçtiği yerlerdir.

Yolda veya plajda herkese ait tam kamusal alanlarda istediğinizi yapabilirsiniz ama resmi olmasa da atıyorum havaalanında devletin egemenliğini kullandığı alanda haklarınız kamusal nedenlerle( kamu sağlığını korumak gibi) kısıtlanabilir. Mesela uçağa silahla binemezsiniz özel uçak olsa bile.
Frankfurt okulu felsefecilerinin felsefe ve sosyoloji bilimine kazandırdığı pek çok değerli kavramdan ki, geliştirimesi ve önemsenmesi gerektiğine inandığım en değerli kavramlardan biri.

j. Habermas' a aittir. Ortak veya karşit fikirli insanların bir araya gelerek kamuoyu oluşturabildikleri, pek çok sanat ve edebiyat akımlarının oluşumuna, gelişimine, toplumsal kimliklerin ve rollerin ifadesi ve kabulüne vs. Olanak sağlayan, dinden ve siyasetten olabildiğince bağımsız, tarafsız, özgür, sivil ortak alanlardır. Kafeler, sanat ve kültür merkezleri, tiyatro ve sinemalar...

Bizim ve Ortadoğulu Din temelli tüm totaliter devletlerin en büyük sorunu bu fikrimce: tek kamusal alan camiler ve o da sadece erkekler için. Bu yüzden avrupanın aksine Söylemin dini terminolojisi hala çok güçlü ve işlevsel. Devletin tüm kurum ve kuruluşları gibi bir avuç kamusal alanlarımız da, kadının ve pek çok alt kültür ve kimliklerin kendini ifade edemediği maskülen ve patriarkal bir alan.

Bir toplumun aydınları en çok da bunun mücadelesini vermeli fikrimce.

Edit: sanal da olsa, aynı zamanda bu sözlüğün de bir kamusal alan oluşturduğu moderatörlerin gözlerinden kaçmaz dilerim.