bugün

daha doğrusu kafası anaokulu çocukları kadar çalışmayan uuserlar. yasakani'nin içine dert olmuş yazar kısmısıdır. kimse onlar çıksınlar ortaya, çocuk debeleniyor.
(bkz: einstein)
henüz anaokulu yaşına gelmeden yazar olmuş organizmadır.
bir de kafasi anaokulu cocugu kadar calisanlari vardir. onlar daha bi akillidir bunlara gore.
laf taşımayı marifet bilenler vardır bir de.
anaokulu seviyesinde olanlar bile lafın taşınmayacağını,fitne yapılmaması gerektiğini bilir.
bu gibi kişilerin gerçekten kafası anaokulu çocuğu kadar çalışmıyordur.
-yaptığı hatayı kabul etmeyenler olduğu gibi zeytin yağı gibi üste çıkmaya çalışanlar vardır.
-kendisinin hatasını görmeyip başkalarına yüklenmek kadar ayıp bir şey yoktur.*
-tek taraflı atıflarda bulunanlar çoktur.
-yandaşlarına sığınmak pasifliğin göstergesidir.
-bir olay hakkında yorum yapmak dedikodu değildir,olan söylenmiştir.ama bunun üzerine ekleyerek fitne yaparak yaygaraya dönüştürmek anaokulu çocuğu vasfı bile değildir.
her yerde rastayabileceğimiz insan modelidir kınanmaması gerekir.
(bkz: çocukların suçu ne)
(bkz: sığırsa sığır de)*
anaokulu seviyesine ulaşamamış insanlar her şeyi kendi kafalarında nasıl kurgularlarsa öyle algılarlar.
hayal dünyaları oldukça geniştir.
sen kırmızı dersin
o kırmızı tişörtlü çocukanlar.
sürekli laf sokan,ona buna sataşan kişilerdir.bunlar ilişkiyi kestiğinizde arkanızdan küfür eder,sövüp sayar,2 gün sonra barıştığınızda ise yüzünüze güler. (bkz: peki)
çok çabuk gaza gelirler. * *