bugün

içimizde yaşayan, hem kendi hakkımızda hem de başkaları hakkında hertürlü yorumu yapabilen, birçeşit kendi kedine konuşan adam.
her insan içinden konuşur ama bu seslerle ifade edildiği zaman hamen arkasından gülmeye başlarız. iyi ki dış sesimiz var da, türlü sıkıntılarımızı, ifade edemediğimiz kötü düşünceleri kendi beyin dağacımızda yuvarlaya yuvarlaya haykırıyoruz.

işyerinde patrondan nefret etsekte yüzümüz gülerken içimizdeki dış sesimiz ona hertürlü hakareti yağdırırken, keyifle gülmemizi sağlayan güç.
gaipten sesler duymak (bkz: iyi saatte olsunlar).*
genelde ifade edemedigimiz duygulari icerir.
3025 yılında teknoloji o kadar ilerleyecek ki dış sesimiz dışarıdan duyulacak.
içimizden dışımızdaki olayları kontrol altına almak için beyinden çıkan dalgalardır..

-otobüsteyken-

"hayır kalkma hayırr sırası değil lan neden bol giyersin ki şu baksırı engelleyebilirim engel olabilirim."
içimizdeki iç sesten daha zalim olamayacak olandır. o iç ses ki daima "dış ses"i bastırır, gürültü çıkarır, düşüncelerinizi tırmalar, derinize geçirir tırnaklarını yavaş yavaş. bir noktadan sonra dış sesi kullanabileceğiniz dış dünya da anlamını yitirdiğinden asıl tehlikeli olan iç sestir *.