bugün

'' şahane bir aşk, çoğu zaman harcanmış bir hayat demektir. ''
ahmet ümit - sultanı öldürmek
.... dayanılacak gibi değil bu özgürlük.

Yusuf Atılgan - Anayurt Oteli
''pollyanna, benim yanımda eroinman bir orospu kadar umutsuz kalırdı.''

kinyas ve kayra - hakan günday.
Dışarıda hareket eden her şeyi sikmek geliyordu içimden.
Aytuğ Akdoğan-Ağladı ve Gözyaşlarını Öptüm
Raskolnikov nerede okumuştum diye düşünüyordu. Bir idam
mahkumu,ölümünden bir saat önce,galiba şöyle düşünmüş: eğer yüksek bir yerde bir kayanın üzerinde, ancak iki ayağını koyacak kadar daracık bir
yerde oturması gerekse; çevresinde uçurumlar ,okyanuslar olsa, sonsuz
karanlıklar, sonsuz bir yalnızlık, bitmez tükenmez fırtınalar sürüp gitse
bile, o bir arşıncık yerde ömrü boyunca,binlerce yıl,hatta kıyamete
kadar ayakta dursa, yinede öyle bir yaşam , o anda ölmekten daha
iyidir. Yeter ki yaşasın! Nasıl olursa olsun sadece yasasın! Aman tanrım ne
büyük bir gerçek! insan ne kadar alçak bir yaratıkmış. Raskolnikov bir
dakika sonra "insana bu yüzden alçak diyende alçaktır" diyerek
sözlerini bitirdi...
**
Bir sabah tedirgin düşlerden uyanan Gregor Samsa, devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini. Bir zırh gibi sertleşmiş sırtının üzerinde yatıyor, başını biraz kaldırınca yay biçiminde katı bölmelere ayrılıp bir kümbet yapmış kahverengi karnını görüyordu; bu karnın tepesinde yorgan, her an kayıp tümüyle yere düşmeye hazır, ancak zar zor tutunabilmekteydi. franz kafka-dönüşüm
Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye , zaman ki sana hasta oldu incelikli haytasın , raks ederken mahallenin maaşallahı , eyvallahı e güzelleş be oğlum şimdilik ölümüne kadar hayattasın .
-insan nedir bilir misin Olric ?
-Nedir efendimiz ?
-insan; Ağaçları kesip onlardan kağıt yapan sonrada o kağıtlara “Ağaçları Koruyunuz” Yazandır.
oğuz atay - tutunamayanlar
hayatlarımızdaki en büyük acı, kabul etmediğimiz hatalarımızdan gelenlerdir.
herkes için bir aşık olma zamanı vardır, bir de ölmek zamanı... ama benim için ölmek yok. ben meleklerin secde eylediği aşkım...
Yüreklilik en iyi öldürendir: yüreklilik, acımayı dahi öldürür. Oysa acıma, en derin uçurumdur: kişi, hayatı nice derinliğine görürse, onca derinliğine görür acı çekmeyi de.

Ama yüreklilik en iyi öldürendir, saldırgan yüreklilik: ölümü dahi öldürür o; çünkü der: "Bu muydu hayat? Peki öyleyse! Bir daha!*
Aşkın billur bir kadeh kırılmasın diye yüreğimde taşıyorum.
Elif şafak / firarperest
"kelimeler, albayım, bazı anlamlara gelmiyor"
"Sabahları hasta uyanmanı istiyorum; çünkü hastaysan eğer, yaşıyorsun demektir" / mavi saçlı kız.
''bence bana aşık olmak sana çok yakışırdı.''
”Ben işçi sınıfı içinde doğdum. Coşku, hırs ve ülkü denen şeyleri çok genç yaşlarda keşfettim. Bu tutkuları dindirebilmek çocukluk yaşamımın en temel sorunu oldu. Gemilerde tayfalık, limanlarda hamallık yaptım; konserve fabrikalarında, daha başka fabrikalarda ve çamaşırhanelerde çalıştım; ot biçtim, halı temizledim, cam siliciliği yaptım. Ama hiçbir zaman emeğimin tam karşılığını alamadım. Aşırı çalışma beni hasta etti. Ömrüm boyunca gövdemle hayvan gibi çalıştım ve ne denli çok çalıştıysam toplumsal çukurun dibine o denli fazla yaklaştım. Bu çukurdan çıkacağım, ama pazılarımı kullanarak değil. Bundan böyle ölesiye çalışmayacağım. Eğer bir daha ölesiye çalışırsam, gerekenden bir damlasını yaparsam: Allah belamı versin!” (Jack London, “Alın Teri”)
-küçük oyunlara gelmemek için, büyük oyunlar oynayalım...
oğuz atay - tehlikeli oyunlar
hiç kimsenin yaşantısını beğenmedim, kendime uygun hayatı da bulamadım.

tutunamayanlar
yeni hayat - orhan pamuk
"zaman üç boyutlu bir sessizlktir."
...Ve insanlar Homeros'un cennetindekiler gibi, kucakladın mı kayboluyorlar. Hepsi birer gölge. Teneke bile değiller. Sevgi garip bir yangın. Yaşaması için büyümesi gerek. O yangına her şeyini atacaksın, zamanını, gururunu, dehanı. Ve kül olacaksın. insanlar ondan korkuyor, ondan yaşamıyorlar. Sonsuz karşısında cücenin korkusu.

- cemil MERiÇ / Jurnal II -

(S. 138)
düşen bir çığda hiçbir kar tanesi kendisini olup bitenden sorumlu tutmaz.
hayatta ya tozu dumana katarın, ya da tozu dumanı yutarsın. seçim senin.
kör olasın demiyorum, kör olmada gör beni.
(bkz: hasan hüseyin korkmazgil-acıyı bal eyledik)
don't ever tell anybody anything. if you do, you start missing everybody.

chapter 26

j.d. salinger - The catcher in the rye.
Acaba hayale benzeyen bir hakikat yok mudur? Olsaydı muhakkak saadet de olacaktı.