bugün

kesinlikle beynin emir vermesiyle gerçekleşen anlık kesintidir. ama biz bu emiri farkedemeyiz. hepsi kadir mevlamın yaratılış mucizesinin bir numuneleridir. işiyorsun, hiç aklında yokken hapşuruğun geliyor. bu durumda vücud, iki eylemle aynı anda başbaşa kalıyor. ama hangisini önce çözeyim diye düşünmenize gerek yok. beyniniz sizden akıllı sonuçta. ve sanki bir cumhurbaşkanının makam aracının yoldan daha önce geçmesi gibi, beyin diyor ki; malafat! sen dur hele. önce hapşurmak sonra işemek.
malafat: ama o hapşurma yokken ben vardım ilk. haksızlık bu.
beyin : şüphesiz ben en doğrusunu bilirim.
işte bu şekilde benim gibi beyni ile zoru olanlar(ya da malafatın hakkını arayanlar), bu kayırmacılığa karşı çıkmak için işerken hapşurma yasa tasarısını gündeme getirdiler. ve hatta uygulamaya kalktılar. yani işeme anında hapşururken, o anlık kesintiye bir başkaldırıştı. beyine, sen karışma demekti bu. sonucu felaket oldu. çok acıdı. beynimize sahip çıkalım.
hapşurma anında bütün organların bir anlığına durması ile ilgilidir muhtemelen.

(bkz: bunları biliyor muydunuz)
(bkz: sidiğin en güzel yerinde kesilmesi)
insani hayvandan ayiran, dusunmek' ten sonraki ikinci ozelliktir.**
(bkz: işeme anında öksürürken sidiğin tazyikli çıkması)
(bkz: bunları bilmeseniz de olur)
(bkz: işeme anında hapşururken aletin kontrolden çıkması)
'' hapşurma anında kalp durur '' derdi eskiler. hatta hapşuran birine '' çok yaşa '' deme geleneğinin de buradan geldiği rivayet edilir.

peki ben bu bilgiyi niye mi verdim?

kalp durması ile sidiğin ne gibi bir bağıntısı var çözmeye çalışıyorum, o yüzden. hatta bu satırları karalarken de düşünüyorum..

hani kalp durunca tüm vücut fonksiyonları durur ya, hapşurma anında da kalp durur ya, işte bir anlık kalp durması, sidiğe direkt etki edip onu kesiyormuş. * '' bir iki üç tıp '' gibi hani..

peki bu yaptığım mantık dışı çözümlemeye kendim inandım mı? hayır inanmadım..