bugün

en popüler kozmolojik argümandır. Bu argüman şöyle geliştirilir:
herşeyin bir sebebi vardır; her sebebten önce bir başka sebep vardır; önceki her sebepten önce bir başka sebep vardır; ta ki, iki sonuçtan birine varmaya mecbur kalırız: 1. ya, sonsuz bir sebep-sonuç zinciri vardır; 2. ya da, kendisi nedensellik izahı gerektirmeyen bir "ilk Sebep" vardır. Bu argüman, sonsuz bir sebep-sonuç zincirini imkansız varsayar. Birinci sebep olmadan, ikinci bir sebep olamaz, üçüncü bir sebep olamaz ilah. O zaman, halen hiçbir şeyin var olmadığı saçma sonucuna varırız. Oysa şu anda şeyler vardır; dolayısiyle, bir "ilk Sebep" vardır; ve, kendi sebebi olmayan bu sebep, "tabiat-üstü"dür. Bu argümanın çürütülmesi, argümanın kendi öncülü açısından mümkündür. Gerçekten de, evrendeki olgular Nedensellik Kanunu'na tabidir; fakat, hiçbir olgu bundan muaf değildir. Dolayısiyle, bu argümanın yola çıkışı rasyonelcedir; ta ki, "ilk Sebep"e gelene kadar; "ilk Sebep"in herhangi bir sebebi olmadığını iddia etmek, onun sebepsiz olduğunu öne sürmek, aklın alanı dışına çıkmak demektir. Yani, "ilk Sebep" argümanı savunucusu, rasyonel bir kisve ile, sadece işine yarayacak noktaya kadar Nedensellik Kanunu'nu tatbik edip, o noktada bu Kanun'u inkar etmektedir. Sebepsiz bir "tabiat-üstü" kuvvet olabilirse, neden sebepsiz bir evren olmasın? Ayrıca, argüman bir an için doğru varsayılsa dahi, şu iki şeyi iddia etmek mümkündür: 1. "ilk Sebep", sadece evrenin "ilk Anı" için varolmuştur; fakat, daha sonra "tabiat-üstü" bir boyut olarak her zaman evren içinde mevcut kalmamıştır ve halen yoktur; 2. "ilk Sebep" evrendeki ilk olguya Tabiat Kanunları'na uygun olarak sebep olmuştur ve bu sebep oluş tarzı, şu anda bilinen veya keşfedilecek tabiat fenomenlerinden bir tanesi gibidir; yani, halen bilinen veya keşfedilecek bir tabiat fenomeninin ilk defa nasıl ortaya çıkmış olduğunun halen bilinmiyor oluşu dışında esrarengiz hiçbir şey yoktur; "tabiat-üstü" hiçbir boyut mevcut değildir.

kaynak: http://www.felsefe.gen.tr/kutsallikveyaraticilik.asp
bu argümana yöneltilen eleştiriler çok aptalcadır. örneğin en sık yapılanı "Sebepsiz bir "tabiat-üstü" kuvvet olabilirse, neden sebepsiz bir evren olmasın?" sorusudur.

sebepsiz bir evrenin olamayacağını biliyoruz çünkü maddede hüküm süren fizik kanunları bize açıkça gösteriyor ki bütün evren "ısıl ölüme" gidiyor. fiziğin en önemli ve tartışması yapılamayacak kanunu entropiye göre madde sürekli dağılma ve bozulma eğiliminde. ısı sürekli olarak fazla olduğu yerden az olduğu yere doğru akıyor ve bunun sonu uzayın her tarafının eşit ısıda veya ısısızlıkta olduğu, yani enerjinin ve hareketin olmadığı ısıl ölüm denilen durum. sonu mutlak olan evrenin sonsuzdan beri var olduğunu kimse iddia edemeyeceğine göre, evrenin kendisi ilk neden olamaz. ilk neden termodinamik kanunlarından bağımsız ve tabiatüstü olmalıdır.

"1. "ilk Sebep", sadece evrenin "ilk Anı" için varolmuştur; fakat, daha sonra "tabiat-üstü" bir boyut olarak her zaman evren içinde mevcut kalmamıştır ve halen yoktur; 2."ilk Sebep" evrendeki ilk olguya Tabiat Kanunları'na uygun olarak sebep olmuştur ve bu sebep oluş tarzı, şu anda bilinen veya keşfedilecek tabiat fenomenlerinden bir tanesi gibidir; yani, halen bilinen veya keşfedilecek bir tabiat fenomeninin ilk defa nasıl ortaya çıkmış olduğunun halen bilinmiyor oluşu dışında esrarengiz hiçbir şey yoktur; "tabiat-üstü" hiçbir boyut mevcut değildir."

diye öne sürülen ihtimallere gelirsek, yukarıda açıkladığımız gibi fizik bilgimizi ve bizi nedenselliğe götüren rasyonelliği birleştirdiğimizde ilk nedenin fizik kurallarından bağımsız olması gerektiği sonucuna varıyoruz. fizik kanunlarından bağımsız bir şey "zaman" mefhumundan da bağımsızdır. çünkü zaman fizik kanunlarına tabi olan madde için var olan bir olgu olup, maddedeki hareketin bir fonksiyonudur. zamandan bağımsız bir varlığın önce var olup sonra yok olması düşünülemez. çünkü önce ve sonra kavramları yoktur onun için. ve yine yukarıda açıkladığımız üzere ilk neden mantık gereği tabiat fenomenlerinin dışında olmalıdır. "halen bilinen veya keşfedilecek bir tabiat fenomeni" olamaz çünkü fiziğin en temel yasası entropi böyle bir keşfe izin vermez. madde ve enerjideki kanunları inceleyen fizik biliminin böyle bir keşfi, fiziğin en temel yasası entropinin yok sayılması anlamına gelir ki bu noktadan sonra artık fizik tabiat fenomenlerini inceleyen bir bilim olmaktan çıkıp metafizik olmuş demektir.