bugün

memlekette isteyen insanın istediği kişiye; özellikle başbakana ve cumhurbaşkanı na, bunun yanında o kişileri destekleyenlere olmadık hakaretlerde bulunmasına, akla gelmedik aşağılamalarda bulunmasına karşın, her vatandaşımın bunları çok doğal karşılayıp sıradan eleştirilermiş gibi muamele etmesidir. oysa bundan 65 70 yıl önce durum tam tersiydi.
o zamanlar bırakın cumhurbaşkanı na hakaret etmeyi, ufacık bi eleştiri yapsanız kendinizi darağacında bulurdunuz.
şimdi bu yaptığım eleştiriye nasıl hakaretler gelecek ve adı ifade özgürlüğü olacak hep beraber görelim.
fakir ve öğrenci hariç, başbakan ve cumhurbaşkanı yanlısı insanlar için geçerlidir.
rock selamı yüzünden 20 küsür saat göz altında kalanlar.
öğrenci harçları yüzünden sille tokat dışarı atılanlar, baskı altındaki hukuk, üniversite hocaları...
bir kesim için hala geçerliliğini korur bu ifade özgürlüğü tabi, gücü yeten yetene.
" keser döner sap döner, o sap birine fena girer " özlü sözüylede kapatıyoruz.
bir tehlike olarak görülüyorsa, kesinlikle gerçekleşmemiştir. ne yazık ki bu konuda panik yapmaya hiç gerek yoktur. memleketimizde, başta din, cinsellik ve kürt meselesi olmak üzere halen pek çok konu tabu mertebesindedir. ciddi seviyede, olgun, bilinç ve vicdan sahibi, demokrat insan açığımız mevcuttur. Aynı açık, yazık ki üniversite mezunlarımız arasında da mevcuttur. inançlar çoğunlukla kendine saklanmakta, tezahür ettirilememektedir. Ettirilmesi halinde de kademeli olarak hakaret, dışlanma ve hapis gibi yaptırımlar sırada beklemektedir.Eğitimsizlikle beslenen toplumsal faşizm en büyük sorunumuzdur; zira, tartışmaya, dolayısıyla da diğer sorunların çözümüne engel olmaktadır.
ifade özgürlüğünün tavan yapması sadece ermeni uşakları ve pkk köpekleri için söz konusu sanırım. sadece onlar istedikleri gibi konuşup hatta hakaret edebiliyor ülkemize, verdiğimiz bağımsızlık savaşına.. yoksa düşündüklerini söyleyen, bu düzene karşı çıkan, bağımsızlığını savunan kişileri ergenekonu bahane edip susturuyorlar şu sıralar.
ifade özgürlüğünün hisse senedi ile aynı tamlamayı almasına sebebiyet veren ifadedir ...

sadede gelirsek , ifade özgürlüğü son yıllarda tek taraflı bir özgürlük olmaya başladı . bakın ne sağ ne sol , yıllardır gücü kim ele geçirdiyse ; kendisine bir tehdit , bir tehlike olarak gördüğü kitlenin sesini kısmaya çalıştı ve halen de çalışıyor . o yılları gören büyüklerimiz hatırlar , vaktinde işkenceden ölen insanların ölüm nedenleri çok farklı olarak duyurulmuş , ya da açıklanmamıştı . çok geniş çapta tutuklamalar ve saire her türlü faaliyet özellikle darbe döneminde ve bu dönemin etkilerinin devam ettiği süreçte gerçekleşti . gazetelerde o günün darbe şakşakçılarının gazetelerde , cuntanın hoşuna gidecek her türlü şeyi yazmalarına izin vardı . ( ki bugünlerde o kişiler korkaklıklarını bugünlerde birçok muhalif oluşuma " darbeci " yaftası yapıştırıyorlar . ) şimdilerde ise vaktinde hükümetin en büyük destekçilerinden olan aydın doğan hükümete bozuk atınca adeta " üzerine vergi müfettişleri salındı . " ayrıca ergenekon davası , susurluk ' tan arta kalan çeteleşmeleri , oluşumları ortaya çıkarma amacı ile başlamış , daha sonra muhalifleri susturma adına iddianamesine " nikola tesla " ( ! ) ' yı bile ekleyen bir karalama kampanyasına dönüştü ...

hatırlarsınız " elhamdülillah şeriatçıyız " ' ları , " siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz " leri ...

bütün bunları ve bunun gibi şeyleri hep bir kesim mi yapıyor , hayır ... 28 şubat sürecini de hatırlayın , o dönemde yangına körükle gidilmesi , birçok kişinin mağdur olmasını gerçekleştirmişti .

sonuçta , zihniyetimiz değişmedikçe ifade özgürlüğü hiçbir anlam taşımıyor , zira ifade özgürlüğü bir milletin ilerlemesini ve olaylara objektif bakmasını sağlar , oysa bizim milletimizde hem bu özgürlüğün adil olarak sağlanamaması , hem de bu özgürlüğü ele geçiren o dönemin güçlülerinin bunu açıklanmamışları ortaya çıkarmak için değil , karşısındakileri bitirmek için kullanması bu ilerlemeyi gerçekleştirmedi .

yıllar geçmesine rağmen hep aynı teranenin dönmesi , millet olarak hatalarımızdan ders almadığımızı ve hepimizin kalıplar içerisinde düşündüğünü gösterir .

bu arada benim de eleştiri babında çok yeni birşeye değinememem benim de kalıplardan fazla dışarı çıkamadığımı gösterir .
diyorum ya bütün millet olarak birşeyleri değiştirmemiz gerekiyor , neyse yine aynı şeyler bıktım bu monotonluktan , kısır diyaloglardan .

mehmet akif ne güzel demiş :

(bkz: tarih tekerrrürden ibarettir)

ve hegel ' den

(bkz: tarih bize ondan hiçbirşey öğrenemediğimizi gösterir)