bugün

bu peter benim idolumdu lan.
herkes çizgi filmi heidi için izler ben peter çıksın diye dört gözle beklerdim.
adamın bi kere kafası rahattı anlıyon mu?
giyim kuşam derdi yoktu. ne üşür ne terler. şapka ise süper ötesi ayrı bir umursamazlık katıyordu
napıyordu peter?
sabah güneşle kalkıyor. sanki milyon çeşitli kahvaltıymış gibi süt, peynir ve az miktarda ekmekten oluşan kahvaltısına büyük bir iştahla saldırıyordu.
mutluluk budur.
adam süt, peynir ve ekmekle mutlu olabiliyordu.
sonra koşarak dışarı çıkıp keçileri önüne katıyor koşa koşa dağlara doğru yola çıkıyordu.
çıkıpda büyük iş yapmıyordu. alıyordu dişlerinin arasına bir çimen parçası, uzanıyordu çimenlere gökyüzünü bulutları izliyordu.
hakkat ne güzeldir o bulutları izlemek. mavi zeminde bembeyaz ve şekil şekil bulut.
bazısı ata benzer bazısı ineğe uçak olan bile vardır.
heidi çok ta önemli değildi onun için. heidi olsun ya da olmasın hep mutluydu.
akşam oldumu gene koşa koşa evin yolunu tuttardı.

kışlar hele ki kışlar, çok daha şahaneydi. bele kadar kar. iş yok güç yok. okul desen neredeyse yok gibi ye iç yat.

ulan peter şanslı adamdın vesselam.
zaman zaman mutsuz olduğu anlar oluyordu ama 5 saniye falan sürüyordu.
mesela heidi o gün onunla gelmeyecceğini söyledi diyelim.
2 saniye afallıyor biraz yüzü asılıyor sonra arkasını dönüp pür neşe keçilerin arkasından koşuyordu.
adama bak arkadaş alpler yıkılsa umurunda olmaz bunun.
Bir somun ekmeğe mutluydu, yanında peynir de varsa nirvanaya ulaşırdı.
belli etmiyordu ama heidi'ye içten içe yanıktı.
heidi nin değil heidi nin ekmek ve peynirinin peşindeydi.
tamah ettiği tek şey peynirdi.
bunu bi gün okula koymuşlar. kış tabi iş güç yok.
herifin yüzünden patladığı, sıkıldığı belli.
kalemi kemirirken, kafayı kaldırmış tavana bakıyor.
yirim ulen seni ben.
Yok öyle değil. Bu peter o kadar da gamsız değil. Mesela o gun heidi gelmeyince daha doğrusu klara yüzünden geç kaldılar. Peter cok mutsuz oldu. Ağaç evine kapattı kendini, herkes onu aradı. Neyse heidi onun evini biliyordu gitti gönlünü aldı. Sonra bir gün peter heidi klara dan kıskandı, klaranin tekerlekli sandalyesini uçuruma attı. Böyle seyler. Yine de cok da bi derdi yok sayılır di. Keçileri alır yola koyulurdu. Yaşadıkları yer çok güzel. Dünyadan uzak .

Edit; evet heidiyi seviyordu. Ama arkadaş gibi.
kızması da ilginçti.
kendini sıkar mmmff gibi bişeyler der sonra hızla dağlara koşardı.
hızlıydı epeyi 3 adımda gözden kaybolurdu.
tsubasa nın atası peter di, bence.
fetocu olduğuna dair iddialar olan karakterdir. alp dağları imamı diyollar. öyle deli fişek gibi koşarak maklubeye yetişiyormuş.
isviçrenin utanç tarihinde zenginleri temsil edem adamın şahane mutluluğu.

Bu çizgi film isviçrenin utancıdır.
clara alplere gelince isler bozuldu peteri bozdular.papatyadan tac yapmak duygusallasip aglamak gibi ılık hareketler yapmaya basladi.
bir bolum neredeyse regl olacakti.

kirmizi yanakli bodur tıknaz heidi tiz sesiyle insanin beynini kemirirdi.