bugün

insanlara ısrarla anlatmaya çalıştığım, ama ahlak erozyonu yüzünden geçiştirilen; sömürücü, hırsız, şerefsiz, namussuz, haysiyetsiz, karaktersiz, her şeylerini para ile ölçülendirmiş, din denen sürüngen bağası altında çirkinliklerini saklayan bir güruhtur müslüman burjuva.

her zaman belirttiğim "dinin yönetimsel bir araç olduğu" gerçeğini yüzümüze çarparlar. bütün dinlerin insanları sömürü yolunda kullanıldığını bir kez daha kanıtlarlar. gören gözlere, işiten kulaklara, farkında olanlara din kemiğini atıyorlar. fakirlere, yoksullara, açlara sadaka dağıtıyorlar. sanki fakirlik bir kadermiş gibi. sanki fakirliğin nedenleri kendi hırsızlıkları, sömürüleri değilmiş gibi.

(bkz: mülkiyet hırsızlıktır)
brujuva insanı çirkinleştirir müslüman olsun olmasın farketmez. Parayla kurulan ilişki de parayı biriktirirek/ artırarak kazanabileceğini sanmak insanın aptallığıdır.
eskiden hiç görmezken yakın zamanda bir ev fiyatına sahip audi jeepe binen çarşaflı kadın gördükten sonra gerçekliğine katıldığım tespittir. şehirli burjuvanın israf yapması kendi içinde tutarlıdır. yaşamayı seviyor para da var.biz çok dindarız, muhafazakarız , mütedeyyiniz, iddası yok.

komşusu açken tok yatan bizden değildir anlayışına sahip , biz çok dindarız, muhafazakarız , mütedeyyiniz, iddasında olan insanların bu fakir ülkede 8 silindirli jeeple dolaşması kendi içinde tutarsızlıktır görgüsüzlüktür. israftır.
gün geçtikçe çirkinleşen milliyetçi, sosyal demokrat, muhafazakar ve hatta sosyalist (var gerçekten de. sosyalistim der ama kapitalizmi herşeyiyle yaşar) burjuvadan farkı olmayan burjuvadır.
müslümanlık ve burjuvazinin aynı cümle içinde kullanıldığında dahi ne denli korkunç durduğunu gözümüze sokuveren cümle. kanaat, tevekkül, mutedillik gibi dinin dayandırıldığı kavramların rafa kalktığına hayıflanmamıza sebep olan olgu. büyüklerimiz dua ederdi; "allahım, çok verip azdırma az verip bezdirme" diye. küçükken anlamazdım. kıymetli bir duaymış. özellikle dini gerektiği gibi ifrattan tefritten, bütün aşırılıklardan uzakta sade bir şekilde, allahla ve kendimizle baş başa yaşamaya çalıştığımızda başlı başına bir imtihanla karşı karşıya kalırız.

kapitalizmin yaşamımıza dayattığı "en iyisi ol, en güzeli ol, en zengini ol" diye uzayıp giden ahir zaman sloganları ayağımıza dolanıverir. insanlar canlarıyla mallarıyla evlatlarıyla imtihan edilirler der kuran. ama bana kalırsa bu asırda en zor olanı parayla olan imtihandır. dindarlıkla zenginlik arasında sallantıda olmaktır.
hristiyanı "efendi" yaparak yapılan müslümanlıktır.
saadet partisiyle başlayıp akp ile gelişen burjuvadır. benim anlamadım müslüman neden hep fakir olmak zorundadır ? altında lüks aracı olamaz mı ? adam ateist, kafatasçı, sosyalist, kapitalist, faşist olunca bunlara her türlü lüksü yaşamak helal ama iş dindarlar olunca haram. yok böyle bir numara. yapılan hataları eleştirmek herkesin hakkıdır ama eleştirenlerin çoğu iyi niyetli değildir yüzde doksan dine, yüzde on kişiye eleştiri getirirler. arkadaşım, ne kadar tasvip de etmesem, bu insanlar da neticede senin benim gibi insandır, makyaj da yaparlar, pantolon da giyerler, lüks araba da kullanırlar. akp ye kızacağınıza erbakan ve ailesine kızın. bu tür yaşamı hayatımıza hediye eden bizzat kendi ailesi ve yaşam tarzlarıdır.
müslümanlıkta burjuva diye bir şey olmaz, olmamalıdır. bu nedenle dini yanını imaj olarak vurgulu yansıtan ve pahalı eşarp takan, jiple gezen müslüman adam, dininin özünden uzaklaştığı için çirkinleşir.
zengin araplarin haliyle anlaşılabilir durum.
kendilerini esen rüzgara göre şekillendiren hayasız kitlenin işkembelerini doldurmak için islam kimliği altına saklanmaları sonucu oluşan topluluktur. islam onlar için yaptıklarını örtmek için kullanılan bir bezden ibarettir gerisi umurlarında değildir ve bu şekilde müslümanlığa ençok zarar veren kimseler sınıfının başını çekerler.
anatole france'nin penguenler adası adlı eserinde bu insanların varoluşunu hicvederek kurgulamıştır. sistem aynıdır. dinler ise biçim değiştirmiştir.
(bkz: gün geçtikçe komikleşen yazarlar)*
malbunlar. çünkü müslümanlık bir hassasiyet meselesidir. namazı kıl, orucu tut diyen din "kendisini için istediğini, mümin kardeşi için istemeyen bizden değildir" diyerek tamamlanmıştır.

müslüman zengin olamaz mı? olabilir. ama müslüman cipe binemez. müslüman kaliteli arabaya binebilir ama cipe binemez.
çünkü cip bir ihtiyaç değildir. cip bir statü göstergesidir.
kibrin kardeşidir ve müslümana yakışmayandır.

israf etmeyiniz diyen din bunu haram kılmıştır. haram. manasını bilmeli. haram.

o yüzden eğlenmek müslümanın hakkı değil mi gibi gerzekliklere gerek yok.
gerezekliğe kılıf uydurmaya çalışmaya hiç gerek yok.

malını allah yolunda harcamayı emreden dine yav kardeşim makyaj da yaparlar cipe de binerler demek küfürdür.

emri bil maruf nehyi anil münker'den haberi olmamak böyle bir şey olsa gerek.

gençler tabi yapacaklar tarzı tontoş teyze modlarınızı yerim.