bugün

memleketimin kanayan yarasıdır. rol rol' dür, sanat için gay'de olunur, gerekirse soyunulur, sevişilir, her şey sanat içindir. sanat saolsun.
bazı sazan muhabirler, sanatçıların izleyici üzerinde oluşturduğu imaja aldırmadan, ille' de sorarlar,
- '' efendim gay rolünde oynar mıydınız '' diye, amcamız ya evet, oynarım, rol seçmem, hepsini yerim der kabarır; ya da ''benim delikanlı imajım var, oynayamam arkadaşım'' der. bu ikinci yanıt alınmışsa ertesi hafta mikrofon bu sefer kodamanlara uzatılır, ''bak bu böyle böyle dedi, gay rolüne burun kıvırdı'' denir. kodaman amca da ''olur mu öyle şey oyuncu rol seçmemeli, tabağındakilerin hepsini bitirmelidir'' der. olay tatlıya bağlanır. icraatın ortaya çıkmasını beklemeden biri hakkında ''bak, bu adam gay rolü oynarmış, büyük oyuncu bu'' deriz. öbürüne de ,sen arabeskçisin, senden oyuncu olmaz deriz. olay böylece tatlıya bağlanır.
role kendini kaptırmadığı sürece sanatçı kişilik için pek sorun olmayacak durum.tabii bi de rolün hakkını vermek için aslan gibi bir delikanlıyla yiyişmemeside icap eder,
-abi geneç gün seni görmüşler kıvırdıyomuşun..
+yok olum gay rolü yapıyodum kim diyo
-valla bilmem abi onu bunuda fena kıvırtıyomuşun herkesin rüyasına girmişin ...
(bkz: kaş yaparken goz cikarmak).
güncel Önemli Başlıklar