bugün

türk insanında "filmi beğenmedik" yoktur. bizim eleştirmenlerimiz yönetmene oyuncu önerir, isimlere rol biçerler. futbol dünyamızda da bundan farklı değil. "muhtemel onbilerini" sahada göremeyenler skora bakıp muhtemelen filmin sonunu beklemezler. bu filmin 3060 dakika olduğunu unuturlar. seyrettiğimiz kısım henüz dolmamış olmasına rağmen kesin ve net konuşurlar.

biz galatasaray'lıların ise bildiği bir şey var. yeşil sahaların ford coppola'sının, 16 altın portakal, 1 altın palmiye, bir de oscar'ı var.

galatasaray taraftarı filmin sonunu beklemeyi de, yönetmeni ve 25 kişilik oyuncu kadrosunu alkışlamasını da iyi bilir ali sami yen'de...

yaşadıklarımızdan öğrendiğimiz budur...

içinin yağları eriyenler mi?
onlar* ellerinde cips dolu taslarla, televizyon karşısında olacaklar, şişecekler şişecekler ve bom !

şampiyon cim bom * * *

aylar sonra gelen edit: altın portakallar 17 oldu. *
en guclu zamaninda bile fenerbahce'yi yenebilmekten tereddut etmektir. bu bu aksam bir kez daha kanıtlanmıstır.
(bkz: fenerbahce kompleksi)
"saraçoğluna gitmeyeyim de nereye gidersem gideyim" demektir.
büyük bir tutkuyla bir takıma bağlı olmak, köklü bir geleneğe sahip olmak, her koşulda takımına güvenmek, destek olmaktır.
sabır gerektiren, en az meslek kadar özverili iştir. rakip taraftar böyle insanlarken galatasaraylı olmak zordur harbiden. bak biz övünüyor muyuz zenitliyiz diye? cska dediğin mıymırık adamlar lan işte?
an ıtıbarıyle kadıköyde dolasmayı zorlastırıp kadıkoyun dar gelmesıne sebebıyet veren durum zordur bı galatasaraylının kadıkoyde ıkamet durumu .
her fenerbahçe maçından sonra pişman olmaktır.
senelerdir kadıköy e deplasmana gidip hüsrana uğramaktır. küçük emrah bile daha onurludur. ayıp, göz göre göre de olmazki.
zırıl zırıl ağlamaktır.
Her fenerbahçe maçından sonra fenerbahçeli arkadaşlara bıdıbıdı yapıp tatmin olmaya çalışmaktır.

Ne konuşuyorsun arkadaşım yenildiniz işte. *
içgüdüsel olarak fenerbahçeden nefret etmek ve bundan grur duymaktır.
çoluk çocuğun diline düşmektense, bir mağlubiyet akşamı sakince sigara yakmayı bilmektir, yine de başını dik tutmaktır. sadece türkiye' de yapılan maçlarla değil, avrupa' da yapılan maçlarla da mutlu olmaktır. dalga geçeceksiniz değil mi? ' hala uefa kupasından bahsediyorsun ' diyeceksiniz öyle değil mi? gurur duyun! hakaret yağdırdığınız, dalga geçtiğiniz o takım 5 yediğiniz arsenal' i yenip uefa kupasını aldı. maziymiş! sizin avrupa kupanız var mı? alın da öyle konuşun!
tanım: fenerbahçe' nin güzel oyununu ve galibiyetini tebrik ederken, ağzından salyalar akarak galatasaray ile dalga geçen terbiyeli(!) insanlara kahkaha atarak bakmaktır. sözüm gerçek fenerbahçelilere değil, onlar kendini biliyor, alınlarından öpüyor ve onları tebrik ediyorum.
yeneceğini sanarak gittiğin deplasmanda 4 tane yiyince kısa devre yapıp saçmalamaktır.
kırmızının en çok yakıştığı taraftar olmaktır.

(bkz: sana kırmızı çok yakışıyor)

yok lan harbi kırmızı güzel renk takmayın kafanıza.
(bkz: bir teselli ver)
yense de yenilse de hep takımının yanında olmaktır.
her yıl aynı sahneye hazırlıklı olmayı bilmektir.

ne kupası alırsan al fenerbahçeyi yenemeyeceğini kabullenmektir.

her derbi öncesi kükreyip, sonrasında kedi edasıyla geri dönmektir.
sonuc ne olursa olsun gururla, basi dik durabilmektir. gunluk basarilar yerine kalici basarilari yeglegen tarafta yer almaktir. varsin kadikoy' de uzsunler bizi, son gulen biz olunca yer gok sari kirmiziya boyaninca seviniriz biz de.
abi olmayı bilmektir.

hani kardeşin vardır, ufaktır da anlamaz laftan sözden. senin de yaşın fazla büyük değildir işte. ona günün birinde oyuncak alınır, sana gösterir gösterir durur, ''ama senin böyle yok ki, vermicem işte vermicem; bana ne!'' der. siz de, yine küçüklüğünüze rağmen abisinizdir, kardeşinizin çocukluğuna verirsiniz, ne de olsa bilmezdir, öyle şeyleri... bir şey alındı mı, onun da havasını basar, sokaktan geçen diğer çocuklara dil de çıkarır; tükürür de...

işte böyle bir abi olmaktır galatasaraylı olmak. bazı ahmak kardeşlere de göğüs germek, onların sevincine de ortak olmaktır. yeri geldi mi, onların da avrupa kupasındaki kötü gidişlerine üzülmek, aldıkları birer puana bile sevinmektir. ama gel gör ki, kardeş inşaallah büyür de, harbi delikanlı olur. o zaman da, ama küçük kardeşine, ama başkasının kardeşine abilik yapar.
takimi derbiden maglup ciksa dahi utanmadan, aslanlar gibi hala sozlukte takilabilmektir.
(bkz: ÇiKO)
alpaslan olmedi kalbimizde yasiyor başlığında çok net bir şekilde görüleceği üzere, insanlıktan nasibini almayanları hemen kendini belli eden topluluk.

vefat eden bir insanın hatırasına yapılan tezahüratı bile oturma organlarından anlayabilme kapasitesine sahiptirler, tebrik ediyoruz.

(bkz: çok sinirlendim sözlük)
.....geri kalan her şey için mastercard.
dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar o ulu formayla yürüdüklerinde farkedildiklerini bilen, sadece galatasaraylı değil türk olmanın da bir ayrıcalık olduğunu ve galatasaray klubünün türkiye cumhuriyetine hizmet veren bir spor klübü olduğunun farkında olan kişi ve kişiler olmaktır.
galatasaraylı olmak ezeli rakibine yenilince içerleyip zeytinyağı gibi su üstüne çıkmaya çalışmak değil, rakibinin elini sıkmaktır.
galatasaraylı olmak ilkleri yaşamaktır.******
galatasaraylı olmak hiç bir engel tanımadan başarıya ulaşmaya çalışmaktır.*
galatasaraylı olmak..