bugün

KULÜPLERE DEV PAKET YOLDA
YAPILAN değerlendirmelerde hemen hemen bütün futbol kulüplerinin mali yapısının çok bozuk olduğu, UEFA kriterlerini yerine getirmediği belirlendi. Böyle giderse yakın gelecekte hiçbir Türk takımının Avrupa'ya alınmayacağı düşünülüyor. Onun için geniş kapsamlı bir yeniden yapılanma çalışması sürdürülüyor. Buna göre ilk iş, Türkiye Futbol Federasyonu'nun statüsü değiştirilecek. Halen federasyon yarı kamu kuruluşu niteliğinde. Bürokrasiden kolay imza çıkmıyor, harcamalarda büyük güçlük yaşanıyor. işler ağır aksak yürüyor.
Oysa federasyonun imkanları geniş, mali durumu parlak. Kulüpler ise daha küçük meblağlar için adeta iflasın eşiğindeler. Statü değişikliğiyle birlikte federasyondan kulüplere kaynak aktarımının önü açılacak.
iKiNCi adım olarak hükümet, bütün kulüplerin sigorta vergi gibi yükümlülükleriyle ilgili düzenlemelere gidecek. Bu, bir defalık affın çok ötesinde geniş kapsamlı bir uygulama olacak.
UEFA kriterlerini yerine getirmek ve uzun vadeli çözüm sağlamak için çok ciddi değişiklikler geliyor. Kulüplerin savurganlık içinde ve kuralsızca borçlanma alışkanlıklarını değiştirecek kısıtlamalar getirilecek. Yabancı oyuncu konusu ve sayısı bütün yönleriyle ele alınacak.

http://www.aksam.com.tr/t...arma-paketi--107995h.html

TFF ve Hükümet birlik olmuş, futbol klüplerine şike teklif ediyor ama çık sokakta mikrofon uzat sor, 4 kişiden 3 ü "Fenerbahçe şikeci" der.

edit: sevgili tff ve hükümet, bu planınızı 1 nisan şakası olarak algılamak istiyoruz. yok eğer bu planınızda ciddiyseniz, hele bir de yönetimimiz bunu kabul ederse, kendilerini sizlerle birlikte Allah'a havale ediyoruz.
görsel
ne kupa uğruna ağlar ne de beraberliği kutlar.
başkaları ile karıştırılmasın.
o, karanlıkları aydınlatan bir fenerdir...
"Savcıya ifade veren gizli tanık, Ergenekon'un para kaynağının transferlerden sağlandığını iddia etti. Ergenekon-futbol ilişkisini yer, zaman ve belgelerle ortaya koydu."

http://www.haber7.com/hab...-Yildirima-agir-itham.php

"Cemaat'i karşınıza alırsanız; bu maçın sonucu belli, kaybedersiniz." rasim ozan kütahyalı

Fenerbahçe şikeci (!) evet...
rok şov devam ediyor.

"Emenike büyük olay değildi şike davasında."
-işbu entry samimi duygular içermektedir-

neymiş efendim şike yapmış, emenike para saymış, tarlalar sürülmüş. adama sormazlar mı, futbolcusuz, hakemsiz şike nasıl olur diye? ya da o güne kadar doğru düzgün top oynamamış güiza mı şikecidir?
bunları sorduğunuzda cevap aynıdır : ''olom bir şey olmasa neden tutsunlar?'' ya da '' aziz yıldırım kesin yapmıştır''
biz ise diyoruz ki, madem ki şike var, düşürün. öyle söyleyince fenebahçe duygu sömürüsü yapıyor, beşiktaş kupayı iade eder gibi yapınca beşiktaş delikanlı oluyor.
bir etik kurulu raporu var ki ortada, mahkeme kararından önce geliyor neymiş; trabzonspor temizdir. e verin o zaman cezamızı, neden vermediniz?
hiç kimse mi demez arkadaş ya karabük maçı zorla, antep maçı zorla, buca maçı zorla, galatasaray maçı zorla. *
önemli olan nefreti körüklemek, insanları birbirine düşürmek midir?*

-işbu entry samimi duygular içermektedir-
artık bu takımın adını, ne çağlayanda duymak istiyoruz ne de taraftarıyla...

taraftarın sana hiçbir zaman arkanı dönmedi..
dönmeyecektir de,
bunu bilmen mi seni bu kadar rahatlatıyor bilmiyorum fakat artık sahada futbol görmek istiyoruz biz...
Trabzon gibi bir rakibe, kontra atak futbolu oynuyorsan afedersin ama sikeyim yapacağınız işi..
voleybol, basketbol gibi branşlardan gelen başarılar bizleri gayet mutlu etmeye yetiyor ancak kesinlikle tatmin etmiyor...

Bu taraftar, bu futbolu hak etmiyor..
ben de bu taraftarın bu futbolu haketmediğini düşünüyorum. ve bugün ilk defa "ulan basketbolda voleybolda başarıdan başarıya koşuyoruz, bir de futboldaki halimize bak. bu adamlar bu işi hiç mi sallamıyorlar?" diye düşündüm kendi kendime. ama sonrasında şöyle cevap verdim. "iyi de geçen sene şike yapmakla suçlanan takım, fenerbahçe'nin futbol takımı ki...."

olmuyor be. ne kadar kızsam da, yüklenemiyorum bu takıma. belki yanlış yapıyorum. belki hata yapıyorum ama farkında değilim, mümkündür. ama dedim ya, olmuyor işte. giydikleri sarı-laci çubuklu formaya bağlıyorum bu zaafiyetimi de. başka hiçbir şeye değil.
isterse her maç 6 tane gol yesin veya ligin son sırasına demie atsın yine bizim sevdamız ve tutkumuz hergün artarak devam edecektir.çünkü bu sevda bizim mirasımız.
Davadaki gizli tanık = Cihan Oskay

Serhat Ulueren'in bu bilgiyi açıkladığı video.

http://www.herseyspor.com...3080-haberin-videosu.aspx

Peki kimdir Cihan Oskay?

Sevgilisini vurmuş ve bunu itiraf etmiştir.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25108000

Ancak sonra çıkıp, sevgilisini, "Aziz Yıldırım'ın elebaşılığını(!) yaptığı suç örgütünün öldürdüğünü düşündüğünü" ifade etmiştir.

Cinayet sanığından şaşırtan Aziz Yıldırım iddiası

Muğla’nın Bodrum ilçesi’nde, 19 Haziran 2010’da, Muğla Peyzaj Mimarları Odası Başkanı 37 yaşındaki Hülya Yolcubal’ın evinin önünde tabancayla öldürülmesiyle ilgili tutuklu yargılanan yazar 57 yaşındaki Cihan Oskay, şaşırtan iddiada bulundu. Oskay, yöneltilen suçlamaları kabul etmeyip, futbolda şike operasyonunda halen tutuklu bulunan 'Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ve çetesinin nişanlısını öldürmüş olabileceği' iddiasında bulundu.

http://gundem.milliyet.co....2011/1478193/default.htm

Hı hı, Fenerbahça şikeci (!) evet...
iki senedir ders vermekten çok ders alan takım. bak sonra da galatasaray taraftarı "u"mutlara "e"lveda "f"enerbahçe "a"ğlama kupasını dilinde düşürmüyor olur fenerliler bizden çok dile getiriyor.
bazıları gibi buraya kadar degil ebediyete kadar... takıp, geçmiş tarih yoktur ya gelecek vardır yada yoktur bizi takip edın bız gelecegiz bkz sonsuzluk.
kendisinden fazlası ile nefret edilmektedir çünkü önüne gelene koymaktadır.3 temmuza rağmen daha da büyümektedir ve ileriye daha net bakmaktadır.
iki türlü şampiyon olursunuz. Bir, sahada güçlü takım kurarak; iki, Fenerbahçe gibi masa başında diyen ali sen gibi bir baskana sahip olmus takim.
acıların takımı. ezeli rakipleri galatasaray olduğu için allaha sükretmesi gereken kulüp. hem bunları kurduk, hem de nemalanacağı tek maç bizim maçlar. başka bir hedefleri yok çünkü.
karhane bebelerinin hakkında salladığı yüce camia, takım.
1920 yaz aylarında işgal kuvvetlerinin Fenerbahçe’yi kapama gerekçeleri;

1-Fenerbahçe Spor Kulübü, ittihat ve Terakki Fırkası’nın bir şubesi olup, spor maskesi altında siyasi faaliyette bulunmaktadır.
2-itilaf kuvvetlerine karşı düşmanca duygular beslemekte ve bunu her fırsatta ifade edip ahaliyi kışkırtmaktadır.
3-Kulüpte yuvalanan bazı kimseler Anadolu’daki asilere silah ve mühimmat sevk etmektedir.

Görülen lüzum üzerine, Fenerbahçe Spor Kulübü süresiz olarak kapatılmış ve azaları her türlü sosyal faaliyetten men edilmiştir.

Kapatılan kulüp lokalinin önünde süngülü bir ingiliz birliği 70 gün boyunca nöbet tutmuş, Mustafa Kemal Atatürk’ün yakın arkadaşı olan eski kulüp başkanı M. Sabri Toprak Malta’ya sürgüne gönderilmiştir.”
Galatasarayla anlaşamayan Türk takımıdır.
Şike savcısına soruyorum / Rıza ZELYUT

3 Temmuz'da başlatılan şike operasyonunu özel yetkili savcı Mehmet Berk yürütüyor. Bugün kendilerine iddianame üzerinden bir sorum olacak...
Gerçi bu işi başlatan asıl savcı meşhuuuur Ergenekon savcısı Zekeriya Öz'dür ama iddianamenin altında Mehmet Berk imzası bulunmaktadır. ...
Okuyanlar biliyor: Ben en başından beri bu işin futbolu temizlemek; şike yapanları cezalandırmak işi olmadığını yazdım. işin siyasi ve ekonomik boyutu olduğunu iddia ettim. Fenerbahçe kimliğinde temsil edilen Atatürkçü ve çağdaş yaşam tarzının ele geçirilmeye çalışıldığını; Aziz Yıldırım'ın da askeri ihalelerden dışlanılmak istendiğini dile getirdim. Hatta Savcı Öz'ün, Sayın Yıldırım'ı Ergenekon işine katmaya uğraştığını ama bağlantının eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt üzerinden kurulmaya çalışılması nedeniyle; bunu beceremediğini de ekledim.

SiYASET Mi EMRETTi?
Benim şike içinde şike diye nitelendirdiğim bu sürecin; siyasi operasyon olduğunu yeminli Aziz Yıldırım düşmanları da itiraf ettiler.
Pazar gecesi Kanaltürk'teki Telegol programında şike operasyonunun arkasında 'siyasi destek' (yani bu hükümet) olduğunu hem Erman Toroğlu hem de Gökmen Özdenak açık açık söylediler. Toroğlu; 'Bu operasyonun siyaseten desteklendiğini' daha önce de vurgulamıştı. Gökmen Özdenak daha açık konuştu ve hemen hemen şöyle dedi: 'Ben savcı beyle konuşurken, 'Arkamızda siyase destek olmasaydı, bu operasyonu yapamazdık.' dedi. Siyasi destek olduğu için bunlar ortaya çıkartıldı ya...'
O konuşma kayda girmiştir. isteyen yetkili hemen ulaşabilir. Sayın Özdenak'a, şike savcısı Berk, arkasında siyasi destek olduğu için bu operasyonu rahatça yaptığını söylemiş.
Bunun yanına bir de Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, 'Siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz.' çıkışını ekleyin.
Şimdi ben Sayın Mehmet Berk'e soruyorum: Sayın Savcı; siz bu şike operasyonunu, arkanıza siyasi gücü (yani bu hükümeti) alarak mı yaptınız? Eğer durum Gökmen Özdenak'ın söylediği gibi ise; siz siyasi otoriteye dayanarak bu operasyonu başlattı iseniz bu işin adı hukuk operasyonu mu olur siyasi operasyon mu?
Sayın Anayasa Mahkemesi; 'siyasetin yargıyı kuşatması'ndan söz ederken sizin iddianamenize de gönderme yapıyor olmasın?

YAZDIK DURDUK
Bu köşede 5 Temmuz'dan beri 'Şike operasyonu; siyasidir; hedefte Fenerbahçe vardır; öbür takımlar bu davaya süs biberi olarak konulmuştur.' diye yazdık da çoğu anlamazdan geldi. Son veriler ışığında, bu davaya bakan 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Başkanı Sayın Mehmet Ekinci'ye birkaç sorum var:
Sayın Ekinci; 'Siyasetin yargıyı kuşattığı' iddiasındaki Anayasa Mahkemesi başkanına ne diyeceksiniz? Acaba bu sadece suçlayan, lehte delilleri yok sayan ve arkasında siyasi gücün desteği olduğu söylenen bu iddianameyi kabul etmekle yanlış yapmış olduğunuzu düşünmeye başladınız mı?
Ve yine; 'Arkadaş; bu iş futbolla ilgili ise benim bu davada işim ne?' diye soruyor musunuz? Eğer iş, futbolla ilgili değil ise o zaman davanın siyasi olduğunu söylemek doğru değil midir?
Ve yine Sayın Yargıcım; futbol maçlarıyla ilgili bu iddianameye; Savcı Berk'in, hakem raporlarını, gözlemci raporlarını koymamasını; federasyondan görüş almamasını, futbol otoritelerine bilirkişi olarak başvurmamasını; Aziz Yıldırım'dan emir almakla suçladığı dönemin eski federasyon başkanını tanık olarak bile kullanmamasını nasıl görüyorsunuz?

SADECE SAVCI ANLAMIŞ
Ve yine soruyorum Sayın yargıcım: Savcı Berk; Fenerbahçe Başkanı Yıldırım ve arkadaşlarının çete olduğunu bir bakışta anlıyor da binlerce insanı başarıyla yöneten Nihat Özdemir, Ali Koç, Abdullah Kiğılı, Cihan Kamer, Vedat Olcay gibi isimler yıllardır anlamıyor öyle mi?! Bu yaklaşım; bu saygın işadamlarına hakaret sayılmaz mı?
Ve yine soruyorum Sayın yargıcım: iddianame ortada iken bu önemli işadamları Aziz Yıldırım'ın arkasında kapı gibi duruyor iseler; bu iddialardan şüphelenmek gerektiğini aklınıza getiriyor musunuz?
iş, topu topu bir futbol maçı iken; buradan bir Dreyfus davası yarattığınızın farkında mısınız?

http://www.gunes.com/2012..._savcisina_soruyorum.html
türkiyenin en iyi spor kulübüdür bundan öncede böyleydi bundan sonrada böyle nokta

edit:bunu biz değil siz kabul ediyorsunuz
türkiye'nin masabaşında oyun çevirmeyi en iyi bilen takımıdır. nokta nokta nokta.
metristen yönetilen spor kulübüdür.
(bkz: aziz yıldırım)
artık oynama, kendini yorma,
cezası yok nasılsa, şike yap kanarya.

bas paraları, kon kupalara,
cezası yok nasılsa, şike yap kanarya.

(bkz: artık oynama kendini yorma)
taraftarının değil aziz yıldırım'ın takımıdır. o ne derse o olur, otokrasiyle yönetilen ender klüplerden.
arkadaş ortamında her muhabbette bizde kapı gibi baskan var oluaam gerekirse basar parayı alır, aziz başkan bağlar, aziz başkan halleder deyüp başkanlarının yediği naneler ortaya çıkınca bir anda adamı namusuyla iş yapan semt esnafı haline geitrebilen taraftara sahip güzide spor kulübümüzdür.

Edit: Cemaat tarafından ipi çekilen türk sporunun olmazsa olmazı, beyaz meleği.