bugün

kaç kişi günde 5 kere dinlediği ezanın anlamını ne manaya geldiğini biliyordu insanlar arapça öğrenmeden kuran okuyorlar ki buda yanlıştır kuran bilinerek okunmalıdır. ezanın kendi dilimizde olması islam dinine yakınlaşmak adına büyük bir adım olacaktır.
Kendi dilinde ibadet etmek isteyen kişidir. Hakkıdır. Araplara ve arap hayranlarına rağmen inancını kendi anladığı dilde yapmak isteyen insandır. anlamadan ezberle değil, anlayarak ibadet etmek ister. bunu dogmatiklerin anlamasını beklemez.
arapçanın kulak tırmalayan iğrenç bir dil olmasından mütevellit haklı olan yazardır.
kendi ülkemizde kendi dilimizi kullanmayacağız da nerede kullanacağız.
anlamadığımız bir dilde namaza çağırıldığımızdan gitmiyoruz belki de?
yukarıdaki çevirisi benim içinbir anlam ifade etmiyor, dinim kendi dilimde olmalı.

madem ki bu bir namaz çağrısı, insanlar gerçekten ne olduğunu bilmeli. zaten anlamını bilmeyip de müslümanım diye geçinen çok.

vaktiyle araplara geldiyse bu din, arapların diliyle devam etmek zorunda değilim. bu din arapların olmadığı gibi.

edit: nesini eksiliyorsun lan arap uşağı!
islam dinin türklerin tekelinde olan bir din olmadıgını bilmeyen biridir.dünyanın ortak dili olan arapça(islam dininde)dan nefret etmek aslında islamdan nefret etmektir.
ezanla namazla işi olmayan yazardır. Tek amacı ortalığı karıştırmaktır.
hristiyan olsa çan yerine zurna çalınmasını isteyecek olan yazardır.
"namaz kılmayan ezana ne karışır kardeşim !" diye cevap verilmesi farz olan kişi
işi gücü bırakmış ezana takmışlar allahım yarabbim
tüm vatansever türk vatandaşının isteğidir.

bilmediğim arapça cümleler değil, türkçe cümleler kurmak, anlayarak dua etmek istiyorum!
Vatansever türk vatandaşı çokta uzun olmayan ezanın türkçesini zaten biliyordur.Kendi kendine türkçe okuyabilir.Fakat minarelerden ezanın orjinal hali okunmalıdır.islamiyetin simgesidir zira.Eğer türkçesini öğrenecek kapasiteye sahip değilse yardım edilmelidir zavallıya.Zira herkesin kafası basacak diye bir şey de yoktur.
Ezanın Türkçe olması, "camide arapça dua edilmeyecek" demek değil. Bu konuda çok büyük bilgi eksikliği var.
islamiyet bir kültür degil bir dindir o yuzden herhangi bir sakıncası olmayan durum.
(bkz: yanacaksın)
(bkz: 2014 yılında türkiye de yapılması gerekenler)
ne değişecek türkçe olunca hemen sahabe kadar takvalı mı olacaksın diye söze başlanır. bilgisayarlar, telefonlar, binlerce kitaplar elinde olan ezanın her türlü manasını öğrenebilecek yazarların haykırışıdır. şimdiye kadar yazılmış binlerce tefsire ulaşabilen yazarımız üç beş süre ezbere bilen halit bin velidi unutmaktadır.
ezan'ın nasıl okunması gerektiği, hangi makamda okunacağı, hatta ezanda hangi kelimelerin kullanılacağı tamamen o dönemin insanlarınca kararlaştırılmış bir şeydir. kuran'da ezanın nasıl okunacağı veya hangi kelimelerin söylenmesi gerektiği yazmaz.

kuran'da yazmayan bir şey islamiyet'in direği olmaz. islamiyet'in simgesi de olmaz. böyle olduğunu iddia etmek caiz de değildir.

kuran'da salat şeklinde geçer.
ezan'ın okunma amacı namaz vaktinin geldiğini insanlara bildirmektir.
istersen müzik çal istersen boru çal, istersen çan, istersen insan sesi ile davet et.
mantık aynıdır.
islamiyet'te niyet önemlidir. şekilcilik değil.
hiçbir şeyin olmayacağı hatta böyle olması gereken istektir.

(bkz: başına bir hal gelirse canım)
(bkz: dağlara gel dağlara)
(bkz: allah olduğunu sanan sözlük yazarları)

kendini allah sananların karşı çıktığı istek.
Başa gelmeyebilir ama göte fena şeyler getirecek istektir.
Namazla niyazla alakası olmayıp, bol keseden sallayan dallamaların isteğidir.
Sen kendine bir şeyleri türkçe oku, sonra ota mı taparsın, puta mı taparsın, ne yaparsan yap. Bizim dinimize karışma. Ha bizim dinimizden olduğunu iddia ediyorsan, kurallarına göre yaşa. Bu din öyle her dallamanın isteğilne göre modifiye edilecek bir din değil. illa bu dinden olacaksın diye bir şey yok yani bir de.
Sonra muhatap alıp cevap verince yobaz oluyoruz ağoyim. O da var.
daha önce yapılmışı var. neticesi nedir peki? hüsrandır. neden hüsrandır? anlatayım; bilindiği üzere ezan türkçe okundu. peki nasıl okundu? hemen yazalım;

tanrı uludur tanrı uludur.
tanrıdan başka yoktur tapacak.
şüphesiz bilirim bildiririm, tanrı’nın elçisi ve resuludur muhammed
haydin namaza, haydin felaha!

öyle üstünkörü okuyunca bir sıkıntı yok gibi duruyor değil mi? ama gelgör ki kazın ayağı öyle değildir. asıl mevzuya gelirsek; ezan madem türkçeleştirilmiştir de "felah" kelimesi neden atlanmıştır? neden türkçesi olduğu halde, türkçesi tercih edilmemiştir? cevabı çok basit aslında "felah" kelimesi "kurtuluş" demektir. dolayısıyla insanları kurtuluşa davet eden bir çağrı anlaşılır olunca o dönemki kimi zevata göre tehlikeli olmaktadır. işbu sebeplerden ötürü o zaman için türkçe ezan sakat bir zihniyetle doğmuştur. zihniyetimiz çamur olduktan sonra ister türkçe olsun, ister arapça ne önemi var? son tahlilde mesele değildir türkçesi, arapçası mesele niyyettir evvela. şunu demeden de geçemeyeceğim. bence bir şeyin orijinali neyse öyle kalmalı. her şey aslı yaşatılmalı. nasıl ki çeviri şiir aslına benzemiyor aynı onun gibi...
(bkz: islamcıların eline koz vermeye çalışan provokatör)
hersey turkçe olacaksa ben varım dediğim düşünce. herşeyimiz türkçe de ezan bi tek arapça kaldı sanki. türk olup türkçe konuşamayan insan var daha türkiyede. dandik bi büfe ismi bile türkçe değil. önce onlar bi değişsin de sıra ezana da gelir.
linç girişimleri yıldıramaz.

ezan türkçe okunmalıdır!

esas olan budur!

müslümanlık budur!
anlamları öğrenilerek çözülebilecek sorundur. çok ısrar edene arapça niye öğrenmiyorsun diyede sorarım. sen şimdi namazdada türkçe okuyalım dersin. hatta kabeyide türkiyeye getirme fikri filan. adamın aklına iş sokmayalım hatta duymayan biriside isaret dili ile minareden anlayabileceği bir dil beklemektedir.ingilizce öğrenme azminin hiç sorgulanmadığını hatırlatır ve islamın arapça geldiğinin farkına varmamız gerektiğini tavsiye ederim.
bu ülkede vatan toprağından pay isteyenin başına bir şey gelmiyor seninkine neden gelsin?