nesli tükenmiş hayvanların hayatlarına devam etmesini sağlamak amacıyla, evi, hayvanların doğal ortamlarını bulabileceği bir atmosfere dönüştürmek.
(bkz: ali babanın çiftliği)
üç çocuğunun birbirine taktığı lakaplar(keçi, köpek, köstebek) dolayısıyla babamın isyanı; "evi hayvanat bahçesine çevirdiniz ulan!"
bir zamanlar bizim evi tanımlamak için söylenen deyim. su kaplumbağası, hamster ve kedi çeşitlerimize sahiptik. gelen herkes 'evi hayvanat bahçesine çevirmişiniz yauuu' derdi. kaplumbağa gitti, çeşidimiz azaldı.
bir zamanlar yaptığım eylem balkonda ördek yavrusu, salonda kaplumbağa ve odamda muhabbet kuşu.
-balık
-hemstır
-su kaplumbağası
-kedi dörtlemesinin üzerine kirpi de almak istiyorum dediğimde arkadaşlarımın söylediği söz.
sevgilinin aldığı envai çeşit hayvan peluşu ile odayı doldurmaktır: kurbağa, inek, öküz, fare, yusufçuk, hipopotam, kaplan, eşek (eşek ve inekler ikişer üçer)
tabi annenin isyanı eşlik eder: "hayvanat bahçesine çevirdin burayı, tozlana tozlana duruyolar orda burda!"
üniversite yıllarındaki arkadaşlarının evine topluca gelmesi de olabilir. hele bir de evde aile bireylerinden hiç kimse yoksa onları kimse durduramaz.