bugün

Trafik Tescil Şube Müdürlüğünden Duyurulur;

“Son günlerde kamuoyunda yaygın şekilde konuşulan ve internet ortamında da hızla yayılan; Tescil-Trafik ve Sürücü Belgeleri vb. gibi Emniyet Müdürlüklerince verilen tanıtıcı belgelerin mutlaka değiştirilmesi gerekliliği yoksa Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası olmayanların belgelerinin geçersiz sayılacağı yönünde kaynağı belli olmayan haberlerin vatandaşlarımızı yanılttığı görülmektedir. Yukarıda sayılan bu belgeler, ancak geçerlilik süreleri dolduğunda, yitirildiğinde veya yıpranma sonucu yenileme ihtiyacı doğduğunda Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralı yeni belgelerin düzenleneceği diğer durumlarda kullandıkları belgelerin hala geçerli olduğu değerli vatandaşlarımıza önemle duyurulur.”
efendim arabayı yada motoru ehliyet mi sürüyor yoksa ben mi yeter artık dediğim abüzürt birşey.
(bkz: içim acıyo lan sözlük ehliyetsiz yakalandık yine 750 ytl daha girdi bir yerimize)
ankarada almak için sürücü kursunu bitirmek, yazılı ve uygulamalı sınavı geçmek, 3.5 saat ayakta dikilmek ardındanda 2 gün beklenmesi gereken hede.
alınması için üstünkörü sağlık muayenesinden geçilmesi gereken belgedir ki yalnız adamakıllı tıp merkezleri bu kontrolü ciddiye almaktadır.
yararları da yok değildir, misal ben sol gözümü resmen kaybetmek üzere olduğumu bu tarama sayesinde öğrendim.
i luv ehliyet.
sorduğum kişilerin 10 da 6 sının "18 yaşını doldurduktan sonra", 10 da 4 ünün ise "18 yaşına girdikten sonra" alabileceğimi söylediği, hakkında bir türlü doğru bilgiye erişemediğim süper hede. ama sorun benim gerizekalılığım. git bir sürücü kursuna sor değil mi. üstelik evin dibinde var ha bir tane. dibinde dediysem var bir 50 metre işte. üşengeçlik.

avukat bir tanıdığın dediğine göre geçen sene değişen yasayla 18 yaşına girdikten sonra ehliyet alma hakkına sahip oluyormuşuz. ama inanmadım. bilen varsa bilgilendirsin, şahane olur.*

edit: dittim sordum öğrendim geldim... yokmuş böyle bir şey, 18 yaşımı doldurup 19 dan gün almam gerekiyormuş. hatta ondan sonra bir de 2 sene stajyer sürücü oluyormuşuz, 2 sene boyunca yanımızda tecrübeli bir sürücü olmadan araba kullanamıyormuşuz. yani tam ehliyeti 21 yaşında alıyormuşuz. saçmalık.
alınması basit denilen lakin söylendiği kadar da basit olmayan belgedir. kendisine sahip olabilmek için bir sürücü kursuna kayıtlı olmak gerekiyor. ancak adayların %87,42 lik kısmının kursa kayıt olup bir gün dahi gitmedikleri gerçektir( ben dahil). hatta bu %87 lik kesimin %72,14 ü kursun verdiği kitapları bile açmamıştır. çünkü bu belgeyi almanın tek bir yolu vardır; yapılmış sınavları (en az 3-4 tanesini.) gözden geçirmek. ve sadece trafik*** sınavından kalan aday oranı *%32 dir.
Türkiye şartlarında; rütin trafik kontrollerinde, ceza yediğinizde, kimlik göstermeniz gereken yerlerde ve arkadaş ortamında * hava atmak dışında hiçbir işe yaramayan plastik maddedir.
alınması neredeyse 1 ay süren, 15 dakikalık işleminin 2 saatte yapıldığı ve insanı sinir krizine soktuğu, sonunda almayı başarabildiğim sürücü belgesi*.
herkes araba sürüyor ama nerdeyse kimse araba kullanmasını bilmiyor.
trafik araçları için olanı, dünyada en zor olarak avusturya denen ülkede edinilen yeterlilik belgesi. lakin bu ülkede edinilen bu belge tüm dünyada geçerlidir.türkiye'de edinilen ise sadece türkiye'de geçer.
eskiden bizim köyden 4-5 kişinin 50 milyon verip aldığı belge...

nerden nereye, şimdi öyle mi?
değişik türde araçları kullanabilmek için çeşitli sınıflarda ve devlet onaylı olan belgedir.
hoş bir uygulamadır esasen. fakat türkiye gibi bir prosedürler ülkesinde biraz fazla abartılmaktadır kanımca. neden mi? dostlar alışverişte görsün mantığına sahip insanların uyguladığı bir belgelendirme yöntemidir çünkü bu.
yurdum insanı eski geleneklerden olsa gerek, pek bir meraklıdır aslında bir vasıta kullanmaya. * değişik bir yönü vardır * bu işin. ve tabi bunu resmi bir hale getirmek işin bir başka tatlı boyutudur. bunun için ehliyet denilen bu mucizevi belgeye gerek vardır.
ilk önce birkaç sürücü kursu gezilir, arayada birkaç tanıdık filan sokulur ve uygun bir fiyata anlaşma sağlanır.* hemen ardından istenilen belgeleri toplanılır; sabıka kaydı için 3 saat beklenilir, resim çekinilir vs. ve ilk adım atılmış olur sürücü kursuna. zaten bir daha da zor adım atılır oraya. motorlu taşıtlara ilgisi olan bir bireyseniz eğer, cidden gerekde yoktur derslere gitmeye. çok işe yarayacak pratik bilgiler verilmez, *
kursa kayıt olduktan yaklaşık bir ay içerisinde dönemsel olan ehliyet sınavlarından birine girersiniz. haber verirler kurstan, sınavınız var diye. bunu boş yere yapmazlar, para isterler aynı zamanda. 50 +40 tl verilir; biri sınav harcıdır, diğeri ise çok saygıdeğer gözetmen efendiye verilmek üzere alınır. bu başlı başına saçma bir uygulamadır zaten. uyduruktan bir sınava giriş için verirsiniz, yetmez tabi. bir de neyi gözlediği merak konusu olan bir adam için de harç yatırırsınız.
sınav günü belli olur, bir de kitap satar bu arada sürücü kursu size. biraz motorlu vasitalara ilgili birisi sadece denemeleri ve çıkmış sorların birkaç testini çözse rahat başarılı olabilir.* zira kitabın içi gerekli birkaç bilginin yanında bir yığın gereksiz konuyla donatılmıştır. özellikle motor kısmı saçmadır bu kitabın, pratiğe yönelik çok az bilgi vardır. bildiğin mühendislik harikası yaratılır bu kitaplarda genelde. ilkyardım kısmı faydalıdır genel olara, üzaerinde durulması faydalı olabilir. trafik ve çevre bilgisi ise ksmen faydalıdır.
sınavda önünüze 3 kısımdan oluşan sor kitapçığı gelir. ilginçtir, sizi gözetmesi için servet ödediğiniz adam, gelip saçma sapan bilgiler verir. (bkz: klasik sınav açıklamaları) ehliyet almak için gereksiz, ama yurdum üst düzey! eğitmenlerine göre gerekli olduğuna can-ı gönülden inanılan bir sınav bu şekilde başlar ve biter.
birkaç hafta içerisinde sonuçlar açıklanır, en 70 puan alınmışsa her bölümden, başarılı sayılırsınız. sürücü kursundan ararlar tekrar, direksiyon sınavınız olacak derler. ve ilginçtir, araç kullanmayı biliyor musunuz gibi bir soru bile sorabilirler. eğer cevabınız evetse, kurs aracı ile sürüş yapmak isteyip istemediğinizi sorabilirler. resmi bir evrak almaya kalkarsınız, ama bahsedilen prosedürler geçiştirilmeye çalışılmaktadır. eğer ki kursa ödediğiniz servetin hakkını verecekseniz, araba kullanmayı bilseniz dahi bu deneme sürüşlerine katılmalısınızdır. adamlar resmen benzinde/mazottan kar kırpmanın peşindedirler çünkü. hem bu sürüş aynı zamanda sizin sınav sırasında gideceğiniz yol güzergahını tanımanız içinde faydalı olacaktır.
deneme sürüşü için her kurs farklı modelde araçlar kullanır, bir standart yoktur. genelde dizel araçlar kullanılır ve bu araçlar motor özelliğinden dolayı geç kavramalı araçlardır. dur-kalk esnasında problem yaratabilirler. deneme sürüşünde yanınıza oturan ve muhtemelen emekli öğretmen olan sürüş hocanız, size salak direktifler verir, hele araba kullanmayı harbiden bilen biriyseniz adamı dövmemek işten bile değildir. sanki uçak kullanmayı öğretiyormuşçasına size direkitfler verir. tek el ile kullanmanıza müsade yoktur, kasislerde sağa-sola kaçmak, aman tekerleğin biri kurtulsun filan gibisnden hareketler yasaktır. hatta bulunduğunuz yer sürekli yaşadığınız bir bölge değil ise işiniz biraz zordur; zira sınav esnasında size yön tayini yaptırılmaz, yolu ezberleniz gerekebilir. tabi her yerde bu şekilde olmayabilir.
bir hafta sonra direksiyon sınavına girmek için güzel bir haftasonu zehir edilir. sabah 8-9 gibi belirlenen sürüş alanına gelinir ve sıraya girilir. burada önemli olan nokta araçta sınava girme yöntemidir. alfabetik sıra ile adaylar tek tek sürüşe alınırlar. eğer adınız alfabedeki ilk harlerle başlıyorsa şanslısınızdır, sıra size çabuk gelecektir. her araçta yoğunluğa göre 20-25kişi sınav olur. sürüş parkuruda genelde 5-10 dakika mesafe kadardır. eğer ki adınız alfabetik olarak sonlarda ise, boş yere sabah 8 de gidip dikilmeyin 3-4 saat oralarda.
sürüş sırası tuhaftır. arkada oturan 2 kişi ister istemez gerer sizi. mesela senelerdir aktih araç kullanan biri olarak ben değişik hissetmiştim. bana göre gayet sıradan bir olayı, ne idüğü belirsiz iki adam değerlendiriyorlardı. ve yanımda emekli öğretmen olan sürüş hocası gerekli gereksiz uyarılarda bulunuyordu. bu da ister istemez ufak çapta hatalar oluşmasına neden oluyordu. *
genelde direksiyon sınavından kalan olmaz ne hikmetse. herkesi salarlar ortalığa. sonra ortalıkta ehliyetli trafik canavarlığına başlar bu "herkes" ten bazıları.
artık her şey tamdır. sırada o mucizevi karta kavuşma faslı vardır. sürücü kursuna ikinci kez gidersiniz ve elinize bir kağıt tutuşturulur. gerekli evrakları temin etmeniz ve gerekli yerlere bir miktar servet bıralmanız içindir bu. ilk olarak vergi dairesine gidersiniz, ve ehliyet sınıfınıza göre vergi ödersiniz. * gözlerinizde kartın hayalleri ile ve ödediğiniz vergiden dolayı akan yaşlarla şoförler derneğine gider, 35 tl'de orada bırakırsınız. bu çok tuhaftır! hadi vergi neyse ama, elin derneğinden banane diyesiniz gelir, ama pek diyemezsiniz. malum, prosedürler ülkesinde bir prosedür uyguluyorsunuzdur. ardından trafik şubeye gidip evrakları teslim edersiniz, bir 65 tl'de orada alırlar. bu kart parasıdır. ama ne hikmetse, trafik şubedeki görevli memur bey size değişik ve naif bir ifade ile bilmem hangi minibüsçüler kooperatifine bir 10 tl daha yatırmanızı rica eder, ve makbuz da kestirmenizi tembihler! * bir prosedürü daha halletmenin huzuru ile işlem başlatılır, ve birkaç gün içinde o micik, tazecik karta kavuşulur.
ehliyet kartını almak için masraflar: 700 küsür lira.
ehliyeti eline almak! : paha biçilemez!
bir şeyde ehil olma durumunda verilen belge...
Bayanlara verilmemesi gereken yasal bir belge..
1 aydır belgeleri teslim etmeme rağmen şerefsizlerin bana bi türlü bugun git yarın gel diyerek vermediği belge.
edit:22.3.2010 tarihinde yazıldığım kurstan ilk seferde tüm sınavları verdikten sonra 7.12.2010 tarihinde emniyete belgeleri teslim etmemle bugun elime ancak geçen belge.1 ayda bir belgeyi veremiyorlar gariptir.istanbulda ankarada falan olsam yanmıyacam gene.
bu belgeyi almak için emniyete gittiğinizde çıldıracağınız kesindir.

(bkz: çıldırın çıldırın)
aslında arabayı süren belgedir.
3 arkadaş şehir içinde gezilmeye çıkılır.
arabayı kullanan: x
yanındaki arkadaşı: y
ben: z
polis: p
polis çevirmesine girilir x ehliyetini evde unutmuştur.
p: iyi akşamlar. ehliyet ruhsat?
x: ruhsat burda ama ehliyetimi evde unuttum.
p: *: senin ehliyetin var mı?
y: evet buyrun der ve gösterir.
p: tamam devam edebilirsiniz.
x, y, z şaşırmıştır.
buradan çıkaracağımız ders: arabayı süren şoför değil ehliyettir. *
türkiye'deki eğitimsizliğin açık göstergesi olan bir kimlik kartı.
Yaşim 22 olmasına rağmen hala almadığım belge.

Karar verdim en yakın zamanda yazılıyorum kursa. ne kadar sürede alınıyor bu ehliyet dostlar?
hükümet, ehliyet (sürücü belgesi) sahibi olanların belirli periyotlarla belgelerini yenilemesi gereken bir yasa teklifi sunmaya hazırlanıyor (torba yasa). yasaya göre 24 milyon ehliyet (sürücü belgesi) sahibi belgelerini yenileyecek ve 'değerli kağıt bedeli' olarak 101 tl ödeyecek.

acaba hükümetimiz elde edilecek 2.424.000.000 tl ile ne yapacak?
söze gelince "bu kadar hastahane yaptık, şu kadar duble yol yaptık"... duyan da babasının parasıyla yaptılar sanacak! halkı soymak değil de nedir bu?

akp mitinglerine otobüslerle bedava taşıyorsunuz seçmenleri, sonra da o belediye otobüslerinin paralarının ödendiği söyleniyor. diyelim ki ödediniz, o paralar nereden geliyor? yoksa bu yollardan mı?
alırken bi' dünya para, yenilemek için bi' dünya para. zama zam, ehliyete zam, simite zam. yapın yapalım, yapın!
bildiğin a.koyim böyle devletin, ulan bir ehliyet alacam diye 2012 de 480 lira harç parası verdim vergi dairesine, 2010 da mtsk denen saçmalığa kayıt zorunlu olduğu için bana zırnık yararı olmamasına rağmen 400 lira verdim, 85 lira kart parası verdim ki emniyete o paraya 85 tane kart yaptırırım o derece, şimdi gelmişler ehliyetler yenilenecek bana 101 lira ver diyorlar, sizi allaha havale ediyorum, aldığınız haraçlardan bıktık artık, azeri arkadaşımın dediği gibi 480 lira harç değil haraç alıyor devlet bizden. arkadaşım ben zaten 5 lira etmeyecek karta 85 tl vermişim, sen yenileyeceğim diye benden hangi hakla 101 tl istiyorsun anlamış değilim, ekonomiyi tutturmaları çok normal nerden açık verseler millete başka yerden vergi yüklüyorlar ya da cebindeki parayı almanın bir yolunu buluyorlar.

ekleme: tepkilerin üzerine fiyatı 15 tlye çekmişler.
Bir adet edinebilmek için temmuzda elektronik sınavına gireceğim plastik parçasıdır. Ancak şu ana kadar kursa vermiş olduğum 400 tl + 100 tl sınav paraları haricinde 500 küsür lira ehliyeti çıkartmak için para ayırmam gerekiyor idi. 101 tl de yenileme ücreti çıktı. Ben iyice soğudum bu ehlıyetten. Alsan bir türlü almasan bir türlü.
devletin insanları resmi olarak nasıl soyarız sorusunun cevabını bulması. 101 tl nedir ulan.
bir şeyi kullanabilmek için yetkililerce verilen belgedir. genelde otomobil kullanmak için verilen belge olarak halk arasında bilinir.