şu hayat bitse ve sorsalar "en çok şikayet ettiğin konu ne?" diye, vereceğim cevap; durup dururken ve hiç gereği yokken insanlara saygı duymak derdim. çok saçma bir hadise bu arkadaşım.

saygı beklenmez; saygı kazanılır. şu dünyada öyle işler yapacaksın ki sana saygı duyayım. bişey katacaksın dünyaya, yaşadığın topluma. senle sürekli karşılaşıyorsam ve sana saygı duymuyorsam bu senin geri zekalı olduğundan veya öyle olmasan da gereksiz bir insan olduğunu düşünmemden kaynaklanıyor.

eğer sen haklıysan benim bu düşünceme saygı duymak zorundasın. eğer ben haklıysam da götüne koyayım. allah belanı versin. sırf seninle yolda karşılaştık diye mesela sana saygı duymamı bekleyemezsin. sana pandik atmak istiyorsam atarım. bu kadar net. çünkü senden üstünüm. bu üstünlüğüme saygı duymuyorsan haydi savaş benimle.
militarizm'in egemen olduğu toplumlarda görülen durum.

e bizdede görülüyor bizde mi militaristiz lan ?

ben neden polise, askere, devlet hastanesine gidince doktora, belediyeye gidince memurun karşısında, okulda öğretmenin karşısında saygı gösterip el pençe divan duruyorum lan, o da insan bende insanım.

(bkz: sikeyim böyle işi)