doğru ideoloji ya da yanlış ideoloji yoktur

yanlış üretim, tüketim ve paylaşım sistemi vardır. gersi hikayedir, safsatadır, kör dövüşüdür.

yanlış bir önermedir. bal gibi de vardır. örneğin faşizm ve ırkçılık yanlış, iğrenç ve insanlıkdışı ideolojilerdir.

herkese göre kendi düşüncesi doğrudur, kimse bu yanlış bir şey deyip düşüncesini savunmaz,
insanların tüm savundukları doğru bulduklarıdır.bir düşünce bizimkinee taban tabana zıt olsa da o bize göre yanlıştır. onu savunana göre yanlış değildir.

az vodka vardır diyerek tamamlandığında ortaya kötü bir espri ve kötülenen bir entry çıkartacak cümle.
(bkz: çirkin kadın yoktur az vodka vardır)
(bkz: esprisini açıklayan insan)
(bkz: esprisini kötüleyen insan)
(bkz: entry sini kötüleyen insan)

sanırım çevirmen hatası olan bir cümledir. fransızca bilgim yok fakat en azından althusser'in marksist bir kuramcı olduğunu biliyorum. althusser tartışmaya açık bir kuramcıdır, kimi zaman revizyonizme saplanmıştır fakat bu sözü etmiş olamaz. çünkü marksist ideolojiye göre "doğru" ya da "yanlış" ideolojiler vardır. "iyi" ya da "kötü" ideoloji olamaz çünkü ideolojiler iyi ya da kötülüklerine göre sınıflandırılmazlar. ideolojiler bilimseldir ve bu yüzden doğrulukları ya da yanlışlıkları vardır. eğer althusser bu şekilde bu şekilde düşünmüyorsa zaten idealistleşmiştir ve çoktan sapmaya uğramıştır. fakat en azından bu kadarına sadık kalacak bir kuramcıdır.

ideoloji herhangi bir kutsiyete dayanmadan, dayansa da temelde insan düşüncesi tarafından oluşturulmuş ve olgunlaştıktan sonra kendisini eleştiriye kapatmış, dogmalaşmış bir tür düşünce dinidir,bu açıdan bakarsak dogru ideoloji ya da yanlis ideoloji yoktur.

(bkz: izmler idraklarımıza giydirilen deli gömlekleridir) *

ideolojilerin bireylerin goruslerini degil, bireylerin goruslerinin ideolojileri olusturdugu surece dogru onerme.

hiç bir ideoloji yoktur ki üreticisi insanı unutmuş olmasın anlamına gelecek söylem. hepsi gelip geçiçidir. dünya savaşlarından sonra insanlar önce existentializme sarıldılar. ardından gelen marxsizm daha cazip geldi bu sefer ona kapılandılar. fakat onu da hemen unutuverdiler. structuralizmle yapılandılar. çok geçmedi bu da sıktı postmodern ve dekonstrüktif akımlara fransa entelijensiyasına köle oldular. derken ne değişti lan. hala savaş var, hala yoksulluk var. hala nükleer santraller kuruluyor. hala uganda'da 3000 hapishane mahkumu betonların üzerine dökülen yemekleri köpekler gibi yemeye mecbur bırakılıyor. mısır hemen yanı başındaki filistine kapılarını kapatmış. ahmedinejad chavezle görüşmeye gidiyor. abd azgınlıkta sınır tanımayarak petrol için kuzey kutup dairesini deliyor ki kendisine ekolojik dengenin uyarıları yapılmasına rağmen. eee nerde kaldı ideolojiler?

yalan olm yalan lan ideoloji diye şeylere inanmayın. hepsi insanı unutur, insan yoz ve yobaz bir varlıktır. geçin ideoloji üzerinden tartışma yapmayı. yemeyin birbirinizi. kendinizi geliştirin. bakın siz değil 68li abileriniz babalarınız bile büyük bir zulümle 80lerde sindirildi. ve buna demokrasi dediler. türkiyenin ilk iki anayasası yapıldığında halkın bundan haberi bile yoktu anlıyor musun? arjantin faşist iktidar dahilinde halkına zulmederken metruk adalar için bağımsızlık teraneleri öttürerek diplomasi mücadeleleri veriyordu. neyse siz uzun yazı okumazsınız. keeeestik.

vardır.
insanlığa zararı olan ideoloji kötüdür.