bugün

esasen türk özlü sözü değildir ama hadi neyse. türk özlü sözleri için orta anadolu'ya bir göz atmak gerekir. en sık rastlanılan özlü söz "allah devlete zeval vermesin"dir.
(bkz: bebeler pok içinde oyniyir)
ah aha ah...

soylu kürt isyancıları devletin yardımını zaten istemezmiş almazmış...

duy da inanma...

ulan pkk militanları da dahil yoldaki köpekler, saksıdaki çiçekler, yollardaki kaldırımlar bile hane halkı gösterilip devletten (daha doğrusu iktidar erkini ellerinde bulunduran gene çoğunluğu kürt hain işbirlikçilerden) yardım alıyor...

adamın 3 çocuğu devlete memur yapılmış, okuyan çocukları burslu okumuş, hane halkının tamamı yeşil kartlı bir tane piçi de pkk'ya katılıp karakol baskınında gebertildiğinde "devlete hakkımı helal etmiyorum!" diye name yaptı daha 3-4 ay önce...

kimse kendini saçma salak hayallerle avutmasın...

kürt halkı doğuya türkleri sokmayacağı kanunsuz, vergisiz, yükümlülüksüz ama ekmek elden, su gölden yardım yağan bir federasyon hayaliyle yaşıyor. bir ayağı istanbul ve izmir'de , devlet yardımları, uyuşturucu ve çocuk ticareti vb kanunsuz yollarla toplanmış sermayeyi büyük şehirlerde yarı mafya usullerle mülk kazanmak (arazi çevirip tapu almak, devletten hemşolar yardımıyla bina, arazi ve/veya ihale kapmak vb) için kullanıp batıda dokunulmaz, doğuda hesap sorulmaz olmak istiyor...

bunun içinde vergisini pkk'ya, oyunu akp'ye, çocuğunu ise pkk'ya veya cemaate veriyor.

pkk'yı seviyor kürt halkı...

bu katil, tecavüzcü ve hırsızlardan oluşan çeteyi desteklemenin ahlaken iğrendirici yönlerini kılıflamak amacıyla sıkılan mesnetsiz yalanlara inanan bir kaç kör cahil ve tirki bar romantiğini saymazsak bu halk her şeyin pek de güzel ayırdında ve bilinçli olarak tercihini pkk ve onun siyasi uzantılarından yana kullanıyor. akp oyları ise genel seçimlerde verilen sözlere göre ve akp'nin yaptırım gücüne göre değişir. diyarbakır'da seçimler öncesi dağıtılan 130 bin tapu, tüm türkiye'de kepenk kapatmış ama doğuda wall-mart gibi çalışan devlet malzeme ofisi'nin dağıttığı giyimden inşaat malzemesine, beyaz eşya'dan ev tekstiline uzanan yelpazedeki ürünler urfa'da, van'da, şırnak'da dükkanlara düşmüştür. çünkü 62 kişi görünen hane halkına 62 battaniye veya 62 cep telefonu (yanlış okumadınız cep telefonu) dağıtılınca haliyle ihtiyaç fazlası doğuyor.

kırsala geçtikçe durum daha da iç acıtıcı olur...

insan ayağı değmemiş dağ tepe yamaçlarına kadar tarım arazisi ilan edilmiştir. metrekare başına tarım destek primi ödenmektedir ve bu rakam yıllık orta karar bir aileye 25-45 bin tl olarak yansır. ama yetmez. hane halkı ya devlette ya yerel idarede işe alınır ama memleketinde ama batıda herhangi bir yerde. bu kadarla kalıyor sanıyorsanız yanıldınız. tüm hane halkına yeşil kart sağlanır, yaşı yetenlere aylık bağlanır (600 liradan az olmamak üzere), çocuk ana rahmine düşüp ultrasonda çıktığında aylık yardıma başlanır, okula gitmeye başlayınca bu rakam arttırılır.

bizzat şahidi olduğum bir örnekte siverekli bir aile'nin devletten (aynı avlu içinde 4 ev tek hane gösterilerek işin boku çıkarılmıştı) aylık 60 bin lira civarında para sızdırdığını gördüm. üstüne mazotun, sigaranın, içkinin vergisiz, elektriğin, suyun ücretsiz, araba, ev, çevre vs. vergilerin hiç ödenmediği bir ortam düşünün...

bu yüzden hayvancılık da tarım da doğuda ölmüştür. çünkü çalışıp, kendini yorup, risk almanın anlamı yoktur. şu an rezervimizde görünen büyükbaş hayvan stoğumuzun en az üçte birinin (belki de yarısının) de hayali olduğunu notlarımıza ekleyelim. ziraat bankasından alınan geri ödemesiz kredilerle adı var kendi yok inekler alınmaktadır habire...

iş o kadar komiktir ki devlet oralarda özel sektörün baz istasyonlarını finanse ve monte etmeye kadar vardırmıştır işi. telefon çeksin diye türkcell'in vodafon'un, avea'nın dikmesi gereken baz istasyonlarını devlet satın alıp, dikmektedir bir çok yerde.

asker ise uşaktır şu an doğuda... zırhlı araçtan çok iş makinesi var doğu birliklerimizin envanterinde. yol açarlar, inşaat yaparlar, direk dikerler. yaparlar da yaparlar...

çok uzar bu yazı toparlayalım...

kürt halkı, başımızdaki ihanet odakları yüzünden bir mizansen ile 4-5 bin kişilik bir çeteye yenilerek pazarlık masasına oturduğumuz sanrısını yaşamakta ve bu durumdan damıtacağı menfaatlerin artması için ve doğuda yeni şekillenecek siyasi oluşumdan daha fazla parça kapmak için şehvetle pkk'yı desteklemektedir...

apo katilmiş, şemdin sakık çocuk tecavüzcüsüymüş, kışanak uyuşturucu taciriymiş umurunda değildir.

cebine ve avantasına bakmaktadır kürt insanı ve an ve gün ve zaman itibarıyla türk halkını oluşturan unsurların tamamına düşmandır.

köpeğin önünden mamasını çekerseniz ne olacağını bilirsiniz. durum budur.
" o yuzden pkk usagi olduk biz " . devami budur.

klasik pkk li cumlecigi.
bir kürt deyimi.
diyarbakır'da elektrik faturalarının hiçbir tanesi ödenmezken "naaaaah!!" diye bir tepkiyle karşılanası gereken içi boş cümle.
muadilleri:
sen fasist yapiyorsun

muz da mi yemiyak dir.
hatta " pkk bize coh iyi bahiyir , elimizden kalasnikofumuzu , cebimizden bomba sinyalizasyonlu cep telefonumuzu ehsih etmiyir " .

" biz 60 dene cocuh yapiyez , bir cogu benim degildir , bizim militanlardan apo var hanimi cok seviyir , bazilari onundir. e onca pkk usagi yapmaha yetmez benim bunyem. hanim coh calisiyir kurban. uzuluyom gaarı "
devlet size bahmiyir siz devlete bahirsiniz; vergi kaçirirsiniz, it beslirsiniz, kaçakçılık sizde, dolandırıcılık hak getire siz devlete pek iyi bahirsiniz. ama devlet nankör(!).
(bkz: sana belediye baksın)
(bkz: yeter ulan yeter)
devlet bize bahmiyir, biz devlet için çalişirıh; onca çocuh yapirih ama devlet bir gözün aydına bile gelmir. çocuhlari doyurmah için kaçakçılıh yapirih başka çere yoh. ama haram lohma yadirmirıh. devlet bize bahmiyır dağdan gelip çocuhlarımızı götürirler onlar bahirler sağolsunlar. bazen dağdan gelip yemeğımizi çalirler he olsun onca aç karın doyurirler. devlet bize bahmir benimde dört kariminde bağkuru var ama yetmir doymirih. devlet bize bahmir sıçıyoruz altımızı temizlemir, önümeze yemeh goymir, sırtımızı keselemir. devlet çalişmir buralara gap map yapirler boş iş, olmir, açız doymirıh. nankör değiliz açız. açız nakör değiliz.

diye sürer gider. devletten insanların beklentisi nedir ne manada bakım istenmektedir bilinmez. ama bunlar gibisinin gözlerine dizlerine dursun; temennimizdir. devlet bize bahmir öyle mi daha ne yapsın devlet altınızdan bokunuzumu alsın ne yapsın bilmem ki.
(bkz: devlet ne yapsa yaranamir)
daha önce hep dalga geçtiğim sözdü.

sonra yanlış yaptığımı anladım.

ki bunu anlamak da önemli diye düşünüyorum.

yıllar önce Türkeş döneminde MHP'nin doğudan güneydoğudan aldığı oyları gördüm,

vekiller çıkarıldığını, belediyeler kazandığını gördüm biraz araştırınca.

bu insanlar türkeş'e mhp'ye oy vermişler vaktinde.

anap dyp gibi içinde milliyetçilik barındıran partileri saymıyorum bile.

peki şimdi neden bdp var sadece ?

Ne bu kin ?

Devlet bakmamış gerçekten onlara.

pkk'Nın kucağına bırakmışız kürt kökenli kardeşlerimizi.

sırtımızı dönmüşüz yardım istediklerinde.

devlet büyük yanlışlar yapmış.

bu demek değildir ki dağdaki olanlar meşrudur. asla.

dağa çıkmayı gerektirmez hiçbir sebep.

lakin iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına.

inşallah gerçekten o halkla barışırız tekrar.

halkla diyorum, pkkyla değil.

eksilyeceklere not: niye olduğunu ciddiyseniz mesajla atın ben de hatamı bileyim.
lehçesiyle değil on çocuk yapıp devletten destek beklenmesiyle ti'ye alınmış hadise.
(bkz: dövlet bıze bohmir)
aktütün bölgesinde, 90lı yıllarda karakollar basılırken asker kışladan çıkmadığı için, orada kadınını bebeğini ölümüne pkkya karşı koruyan ve neticede haritadan silinen köylülerin söylemidir.

aktütün üzerinde üzümboğan sanırım o isimde bir köy var idi, pkk saldırdığında aktütün zaten saldırı altında olduğundan yardım edemedi, bu köylüler pkkya karşı derme çatma silahlarıyla ölümüne savaştı ve hepsi şehit oldu, sonrasında sağ kalan birkaç çocuğun ilerde devlet bize bakmadı, ilgilenmedi demesi normal.

ha beni eksileyecek olan apartman çocukları, hayatınızda kaç kere zorda kaldınız çatışmaya girdiniz ailenizi namusunuzu savunmaya çalıştınız?