bugün

cuma suresi 9. ayette şöyle denmektedir:

"Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah’ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır."

ayette tüm müslümanlar cuma namazına çağırılmaktadır. amma velakin aşağıda izah edilen sebeplerden dolayı, cuma namazının kadınlara farz olmadığına inanılmaktadır:

http://www.mumsema.com/na...bayanlara-farz-midir.html

anlaşılan bu da hadis yoluyla ayetlerin nesh edilmesine (yürürlükten kaldırılmasına) bir örnek... bir diğer örnek recm meselesidir.

akla gelen soru şudur: allah, bir çok ayette (örneğin miras) detaylara girerek ne istediğini açıklamışken, burada açıklama gereği duymamış mıdır? veya kimleri kapsadığı aslında apaçık olan ("ey iman edenler") bir ayetin hükmünü, hadis olduğu iddia edilen bir aktarıma dayanarak değiştirmek, "allah söylemeyi unutmuştu, biz tamamladık" demek anlamına gelmez mi?
kur'an'ı bize getiren allah'ın elçisidir. Yani onun kelamlarını bize getirendir.
bu vesile ile peygamberlik allah'ın kelamını taşımak/aktarmak ise peygamberin de kendi tasarrufu ile söyledikleri allah'ın izni ve onayındadır. eğer onaylamasa tebliğ ile peygamberine vahiyde bulunur.
peygamberimizin bu tasarrufunu rabbim onaylamasaydı mutlaka doğru olanı ona iletirdi.

buradan çıkarmamız gereken sonuç şudur;

peygamber efendimizin söylediği herşey allah'ın izniyledir. tasarrufuna uymamak, izin verilmiş söylemine inkâr ile bakmak rabbimizin (haşa) işini tam yapmadığını veya peygamberimizin (haşa) gelen düzeltme vahyini duyurmadığını söylemek ile eş değerdir. bu da allah korusun insanı kafirliğe götürür.

bu vesile ile peygamberimizin de düzeltme gelmedikçe tasarrufu haktır. ve bu konu da düzeltme gelmemiş ve rabbimiz peygamber efendimizin tasarrufunu kabul etmiştir.

bu konuda en büyük örnek altın'ın erkeğe haram edilmesidir. ayetle değil peygamber efendimizin tasarrufu ile erkeklere haram edilmiştir. sebebi şimdilerde bilim ile çıkmaktadır. uzun süre tene değmesi sonucu her metalde olduğu gibi altın da bedene etki etmektedir. altın'ın uzun süre temasında ise erkeklik hormonlarına zarar verdiği söylenmektedir. bunu peygamberimiz yaradanın kendine bahşettiği ilmi müslüman erkeklere haram etmiştir.

mutlak hüküm sahibi allah'tır.
hadis yoluyla kuran hükmü değiştirmek neden makul olsun? allah kendi hükmünü değiştirmek gibi önemli bir işi, neden, insanların ağızdan ağıza aktardıkları, ancak iki yüzyıl sonra kağıda dökülmeye başlanan hadislere havale etsin?

hadi değiştirmeyi bir yana bırakalım, neden en başta hükmünü açıkça bildirmemiş olsun (ki ayete bakarsak bildirmiş aslında)?
cuma namazı toplumsal bir olaydır. önce ibadet sonra toplantı esasısına dayanır. ama dinciler maalesef toplantı kültürünü kaldırmış vaaz kültürünü getirmiş ve namazlardan öncesine koymuştur bunu.
--spoiler--
Cuma namazının farziyyetiyle ilgili ayetin (Cum'a, 62/9) kadın ve erkekleri içeren umumi hükmü sünnetle tahsis edildiği için, cuma namazı ile sadece hür, mukim ve (cuma namazına katılmaya engel olacak derecede hasta ve yaşlı olmayan) sağlıklı erkek Müslümanlar mükelleftir. Nitekim ayetin umumi hükmünden hür, mukim ve sağlıklı olmayanlara da cuma namazının farz olduğu anlaşılmakta ise de, ayetin hükmü bu yönden de tahsis edilmiştir. Nitekim bir hadis-i şerifte, "Hürriyetine sahip olmayan köle, kadın, çocuk ve hasta müstesna olmak üzere, cemaatle cuma namazı kılmak, her müslüman üzerinde vacip bir haktır." (Ebu Davud, Salat, 168, Hadis No:1O67; Beyhekı, III, 172) buyurulmuştur. Bu itibarla kadınlar cuma namazı ile yükümlü değildir. Cuma namazının kadınlara farz olmadığı konusunda icma vardır. Asr-ı saadetten beri hiçbir islam müçtehit ve alimi bunun aksini söylememiş, bütün islam ülkelerinde, her dönemde uygulama da böylece devam ede gelmiştir.
Vakıa, cuma ve bayram namazları ile yükümlü olmadıkları halde kadınlar isterlerse bu namazlara katılabilirler. Bu takdirde, kendisine cuma namazı farz olmayan (mesela dinen misafir sayılan) bir kişinin cuma namazını kıldığında o günkü öğle namazını kılmasına gerek olmadığı gibi, cuma namazına katılan kadınların da ayrıca öğle namazını kılmaları gerekmez. Nitekim günümüzde beş vakit namazda ve özellikle teravihte olduğu gibi, gerek asr-ı saadette, gerek sonraki dönelerde kadınlardan çok sayıda cuma ve bayram namazlarına katılanlar olmuştur. Ancak ne Hz. Peygamber (s.a.) döneminde ne de müteakip asırlarda beş vakit namazla mükellef kadınların tamamının cuma ve bayram namazlarına katıldığı sabit değildir. Günümüzde de isteyen hanımların cami adabına uyarak camilerin kendilerine ayrılan bölümlerinde, cuma ve bayram namazı kılmalarında hiçbir sakınca yoktur.
--spoiler--

kaynak: http://www.mumsema.com/na...bayanlara-farz-midir.html

anlatımlardan da görüleceği üzere yasaklanmamıştır. farz olması kaldırılmıştır. isteyen kadınların camii adabında kendilerine özel alanlarda, kalabalığa katılmadan kıldığı takdir öğlen namazının da borcu üstlerinden kalkmaktadır.
mesele ve de iddia yasaklanmış olması değil zaten. kadınlar için farz olmaktan çıkarılmış olması. yani kapsamı apaçık bir ayetin, kapsamının değiştirilmesi...
birileri allah'ın hükmünü tashih etmeye (düzeltmeye) cüret ettikleri içindir.

--spoiler--
"cuma namazının farziyyetiyle ilgili ayetin (cum'a, 62/9) kadın ve erkekleri içeren umumi hükmü sünnetle tahsis ("tashih" yani "düzeltme" yazılmak istenirken yanlış yazılmış) edildiği için..."
--spoiler--

yaptıklarının anlamı şu: "allah'ın bazı emirleri düzeltmeye muhtaçtır. ilgili ayette niyeti sadece hür erkeklere hitap etmekken, bir sebepten ötürü tüm müminlere hitap etmiştir. biz asıl niyetini bildiğimiz için gerekli düzeltmeyi yaptık"

kuran'ın hükümlerini "düzeltenlerin" durumu şunlara benzemez mi? al-i imran 78. ayet:

"Onlardan bir takımı, Kitapta olmadığı halde kitaptan zannedesiniz diye dillerini eğip bükerler. O, Allah katından olmadığı halde: "Allah katındandır" derler, bile bile Allah'a karşı yalan söylerler."

aynı yaklaşım daha bir çok islami olduğu ileri sürülen emir ve yasak konusunda da geçerlidir. uzatmamak için saymıyorum...
(bkz: amı olanın imanı olmaz)
çünkü araplarda kadın insandan sayılmaz.
secdeye varan erkeğin önünde domalan kadına bakmadan duramayacağını düşündükleri için olabilir.. (gülen bok)
Cuma namazı her namaz gibi kadına da farzdır. Farz olmayan cemaatle kılmasıdır. Karıştırmayın. Evet.