bugün

kırşehirin en güzel yerlerinden biridir. bahçesindeki çay ocağında içilen demli bir çay veya çimlere güzelce uzanıp güneşli ilkbahar sabahının tadını çıkabilirsiniz. yüzlerce simaya şahit olmuştur cacabey camii sizi de ağırlar saklar gerekirse. ayrıca gök medresede denir.
kırşehir'in tam göbeğinde bulunan, günümüzde cami olarak kullanılan, selçuklu döneminden kalma yapıttır. kırşehir'im simgesi, gözbebeğidir.

https://www.facebook.com/...o.php?v=10150175453353600
https://www.facebook.com/.../video.php?v=393544623599

buyrun iki ayrı tanıtım izletisi.
Duvarlarında temsili roket şekilleri var.
cacabey medresesi, kırşehir il merkezinde yer almaktadır. medrese, 1271-1272 yıllarında, anadolu selçuklu sultanı kılıç arslan'ın oğlu ıı. gıyaseddin keyhüsrev döneminde, kırşehir valisi nureddin cibril bin cacabey tarafından bir gözlem evi medrese olarak yaptırılmıştır. türk bilim adamı uluğ bey'in batı türkistan'da kurduğu medrese ne ise, caca bey'in kurduğu bu bilim merkezi de aynı derecede öneme sahiptir.

kırşehir merkezde günümüzde cami olarak kullanılan ve gök medrese olarak da bilinen cacabey medresesi incelendiğinde müslümanların selçuklu ve osmanlı döneminde ilim ve bilimde ne denli ileride oldukları ortaya çıkmaktadır.

o dönemde gökbilimleri medresesi olarak inşa edilmiş olan yapının orta kubbesi camdır ve altında geniş bir havuz vardır. (havuz, yapı camiye dönüştürülünce kaldırılmıştır) gece gökyüzünden havuza düşen yıldızların yansıması takip edilir, incelenir ve anlık gelişmeler başkent konya’ya derhal haber edilirmiş.

yıldızları inceleyerek ne gibi bulgular elde ederlerdi bilinmez ama, amerikalı bilim adamlarının 2003 yılında yerini saptayıp 2005 yılında dünyaya duyurduğu güneş sisteminin 10.gezegenini o tarihte keşfettikleri bir gerçek. anadolu selçukluları'ın bilim adamları 10.gezegenin izlerini dünyanın ilk gözlem evi olan cacabey gök bilim medresesi'nde sütunlara kazımışlardı.

günümüzde cami olarak kullanılan yapının giriş kapısının hemen karşısında sağlı sollu iki sütun bulunmaktadır. bu sütunlar tespih tanelerinin bir ipe dizilişi gibi: bir büyük küre, dört adet küçük küre, altı adet kesit kesik koninin yan yana gelmesinden oluşmaktadır. bunlar gezegenleri sembolize etmektedir. tüm bunlar anadolu selçuklular'da astrolojinin ne kadar gelişmiş olduğunun da bir kanıtıdır.

cacabey medresesinin dışında, cümle kapısının bulunduğu kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde birer, batı cephesinin tam ortasında bir olmak üzere toplam üç adet, aynen günümüzde uzaya gitmek için kullanılan füzeye benzeyen sütunlar yer almaktadır. bunlar, ilginç olmanın ötesinde, burada bir zamanlar gök bilimleri çalışmalarının yapıldığına da şahitlik etmektedir.

eser sonradan camiye çevrilmiştir. birkaç kez onarılmış olup minaresindeki mavi çiniler nedeniyle halk arasında “ cıncıklı” camii adı ile anılmaktadır. medrese kesme taştan yapılmış olup kare planlıdır. iki eyvanlı kapalı avlulu medreseler gurubuna girmektedir.

mukarnas kavsaralı iki renkli taş işçiliğinin uygulandığı taç kapısı bulunmaktadır. kuzeyindeki giriş kapısı işlemelidir, yapıdan ayrı olan tuğladan yapılmış çinili ve tek şerefeli minaresi ilk önce gözlem yeri olarak kullanıldığını göstermektedir.

ana eyvanda yer alan karşılıklı iki sütun koni ve küre biçimlerinin üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. bu sütun düzenlemesinin anadolu türk sanatında başka bir örneği bulunmamaktadır. cacabey camiinin sol bitişiğinde cacabey’e ait bir türbe bulunmaktadır.

cacabey medresesi, diğer anadolu selçuklu medreseleri ile birlikte 2014 yılında unesco dünya mirası geçici listesine dahil edilmiştir.