bugün

demet evgar'ın ne kadar boş bir kadın olduğunu, abuk sabuk reklamlarda oynamaktan ve filmlerinde de soyunmaktan ileri gidemeyen,kafasında basma kalıp ezber metinleri olmadıkça hiç bir entelektüel muhabbete iştirak edemeyeceğini kanıtlamış programdır.
ibrahim tatlıse'se kyoto konusunu açtıklarında

ibrahim Tatlıses'in

- 'o ne ki' demesiyle çevre sorunlarına ne kadar duyarlı(!) bir insan olduğunu ortaya çıkardıktan sonra

özlem siyasette yeni polemiğiyle fazla ama gereksiz tartışma yaratan, ayrıca program format ve konu olarak geneli ele alındığında başarılı bulduğum bir okan bayülgen programı.
bir adamı her akşam televizyonda görmenin ona olan sempatimi azalttığını, ötesinde bir adamın her akşam canlı yayın yapmasının o adamın televizyonda saçmalamasına neden olduğunu 11 Temmuz 2007 tarihli bölümüyle bana düşündürtmüş olan progrmadır. 16 bölüm için anlaşma yapıldığını söylemişti programı sunan. doğru bir tercihmiş. dün akşamki yanılmıyorsam 19. bölümdü. çok olmuştu. hoş olamamıştı..
son bölümünde bir televizyon magandasının bir bayanı, küstahça tavırlarla aşağılamaya çalıştığı ve ntv gibi nezih bir kanala hiç ama hiç yakışmayan program...
street fighter ekranına okan vs özlem şeklinde yansıyan program. okan bayülgen, ryu misali beyazları üzerine çekmişken, özlem türköne ise chun li pozlarına girmiştir.

öncelikle kim ayar verdi kim itin götüne sokuldu hadisesinden mütevellit, bir milletvekili adayı, programına çıkacağı kişinin huyunu suyunu bilmek zorunda. akıllı insan özlem türköne, orada fikirleri ve düşünceleri ile yapamadığı propagandayı ' okan bayülgen kişisine ayar veren hatun ' olarak yaptı. dün bu tartışma olmasa idi, bu gün sözlüklerin sol frame lerini aşındırıyor olabilirmiydi bilinmez.

özlem türköne gözümde gayet samimiyetsiz bir şekilde ayar olayına yeltenmiştir. eğer bu olay kendisini rahatsız etse, mıy mıy kendi kendisine konuşarak değil, bilakis gür bir ses, omuzlar geriye doğru, göğüs ileride ' bana ismimle hitap etmeyin der ' ve daha sonra kıvırma olayına girmezdi, neymiş tercih edermiş öyle denmesini, öyle olsa daha iyi olurmuş. çık orada aslan gibi ' bana resmi olarak hitap etmezseniz programı terkederim' de , bende takdir hakkımı kullanayım, sırtına vurayım, yürü be diyeyim.

bu tip bir uyarı bir reklam istenip, reklam arasında yapılamazmıydı oda ayrı mesele. berhan şimşek bastırdı, kaçışı bu yolda buldu benim gözümde.

okan bayülgen tarafından bakılması gerekirse, bu adam her gün birini itin götüne sokmadan rahatça yastığa kafasını koyan birisi değil zaten. ayaklı ayar makinesi gibi. şimdi kendisine bir medya mensubu restoran çıkışı gelipte ' hüyop okan naber lan ' dese, özlem türköne misali tepki verir mutlaka. kaldıki berhan şimşeğe ' berhan abi ' gibi saygı ve samimiyet kokan bir hitap, özlem türköne' ye ' özlem ' gibi, daha avam ve daha enseye tokat bir hitap kullanması onun yanlışı.

biraz danışıklı dövüş gibi geldi. kişiler kendi reklamını yaptı. özlem türköne reklamını yaptı, okan bayülgen aynı zamanda ayar kalkanları olduğunu gösterdi.

tüm türkiye' ye hayırlı olsun.
Okan Bayülgen'in her çalışması gibi balarılı ve kaliteli olan program...
Okan'ın yapmadığı sadece Hülya Avşar ile tenis oynamak onu da yapar bu gidişle...
bu geceki yayında özlem türköne nin rezil olduğu program. okan bayülgen bi ara baya yüklenmiştir "özlem" e. hatta kadına daha fazla dayanamayıp programı erken bitirmeyi bile düşünmüş olabilir. berhan şimşek ise her zamanki kibarlığını korumuştur.
Okan bayulgen'in sanattan bahsederken özlem türköne'ye "sizin partinizin sanata yaklaşımı nasıl" diye soracakken siyasete yaklaşımı nasıl diye sorduğu programdır oradan da konu cumhurbaşkanlığı seçimine gelmiştir ama bu hatayı kimse fark etmemiştir üstüne üstlük okan ben sanatı sordum konu cumhurbaşkanlığına geldi diye yakınmıştır.
hiçde öyle seviyesinin yerlerde süründüğü bir program olmayıp ntv kalitesine okan bayülgen'in başladığı günden beri kendi kalitesinide kattığı programdır , özlem türköne hariç bugüne kadar katılan bütün konuklarda programın kalitesine uygun konuk olmuşlardır .
An itibari ile okan bayulgen'in gereksiz kaprisleri yüzünden seviyesinin yerlerde süründüğü programdır.
yeni para makinası.
demet evgar konuşurken(!) bütün stüdyonun, izleyicilerin; intahara meyletmesi. "bu hiç de onu ilgilendirmiyormuş"
seçim sonrası da devam etmesi gereken program. yoksa (bkz: çocuğumu keserim ulan)
okan bayulgeni ilk defa beyazlar içinde gördüğüm gülmek için izlediğim fakat ağız kaslarımın hiç ounamamasına rağmen beyin kaslarıma hitab eden ciddiyetli program.
okan bayulgen in bu aksam ibrahim tatlises ve sengul ozertan i konuk ettigi program. ayrica program sunucusunun soramadigi! - sormaya cekindigi! sorulari gun yuzune cikarmak isteyen vatandaslara telefonla katilip soru sorma firsati veren program.
(bkz: buyrun)
ntv ekranlarında siyaset sizi ilgilendiriyor sloganı ile haftanın 4 günü 23.30 da yayınlanan program.

programın ilk tanıtımlarını izlediğim zaman gerçekten sevinmiştim. zira tanıtımda okan bayülgen ntv ekranından siyasete giriyor cümlesi çok hoşuma gitmişti ve gerçekten okan bayülgenin siyaset yapacağı düşünmüştüm. radikal bir söylem
sert bir sorgulayıcı tavır beklentisi oluşmuştu benim için. zaten uzun zamandır kendisinden beklentimde bu yöndeydi. lakin programı seyredince hiçde umduğumu bulamadım. okan bayülgen son derece pasif bir şekilde yönetiyordu programı.

siyaseti ve siyasetçileri sorgulayacağı yerde tam aksi bir tutumla nerdeyse siyasilerin kendi reklamlarını yapmalarına izin veriyor. uludağ sözlüğü takip ettiğini söyliyen sayın okan bayülgen bizim senden beklediğimiz bu mu sence..senden beklenen, o programlarında ki eleştirel radikal tavrınla yaklaşman olaylara. adamlar zaten kendi reklamlarını heryerde yapıyorlar. halkı uyutuyorlar, sanki yetmezmiş gibi sende bu olaya çanak tutuyorsun.

güncel örnek: bu akşam konuğu ibrahim tatlıses. genç parti millet vekili adayı. adam yarım saattir yok öss kalkacak, yok harçlar kalkacak ,yok her işsize 350 ytl maaş bağılıyacak diye genç partiyi seçtim diyor. sayın okan bayülgen kendisine peki bunları nasıl yapacak, bunların ülke ekonomisine getireceği külfeti nasıl karşılayacaksınız sorusunu sormuyor. neden ? çünkü ibrahim tatlısesin cevap veremiyeceğini biliyor bu sorulara. yani dediğim gibi çanak tutuyor. bu nasıl siyasete girmek anlamadık.

bu bizi ilgilendirmiyor okan bayülgen kesinlikle ilgilendirmiyor, emin olabilirsin.
an itibariyle ibrahim tatlıses'i konuk eden program. şenlik var lan!
bir türlü yeteri kadar akışkanlık kazanmayan program. yahu konuklarda mı bir şey var, okandan çok mu zıpırlık bekliyoruz çözemedim. ama program kendini izletmiyor. hızlı bir şekilde el kumanda yahut tv paneline gidiyor.
özellikle osman yağmurdereli katıldığında açıklamaları sayesinde "ahh canım öylemi" gibisinden kafamızda bir oluşum yaratmıştı.

ama okan bayülgeninde orda bir lafı vardırki şukela basılası..Olay bir şehit cenazesinde Osman Yağmurdereliye gösterilen tepkidir ve Okan Bayülgenden o açıklama gelir: "Abi öyle sanıyorumki verilen tepkinin sebebi,katılmış olduğunuz partinin genel başkan ve bakanlarının uygunsuz verdiği beyanatlardır" osman yağmurdereli ee,şey felan desede o lafı yutmuştur
18 haziran tarihli programına konuk olan lale mansur'u hayranlıkla izlediğimiz program.
tamam kadın harika bişey; dudakları, saçları hatta yaşının etkisiyle gözlerinin kenarlarında oluşan hafif kırşıklıkları ile bizleri ah vah ettirdi de..
hafifmeşrep bir sanatçı olduğunu zannettiğimiz bu aktrist, gerçek bir solcuymuş bunu öğrendik asıl önemlisi.
sol düşünce'nin militarist ve faşizan söylemlere kayan chp yüzünden hasır altı edilmesinin etkisiyle solculuğu unutmaya başlamışken..
umut verdi bize gelecek açısından.
ironi yok gerçekten takdire şayan.
düşük algı düzeyi için popüler politika/siyaset programı.. *
iyi bir televizyonculuk örneği..
osman yağmurdereli nin konuk olduğu, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın en güzel örneğini sergilediği... okan bayülgen siyasi şeysi..
bayülgen'in jübile proğramıdır. haftanın 5 günü yüzünü göstermesi başka türlü yorumlanamaz herhal.

ekleme: 4 gün "bu sizi ilgilendiriyor" + 1 gün "makina"
seçmeni bilinçlendiren program.
dün akşamdan beri kafamı kurcalayan program, yüzde yüz emin olamamakla birlikte evde üç arkadaşla birlikte izlerken, can kıraçın kemal dervişle ilgili bişeyler anlatırken seçim döneminde parti tercihleri esnasında sik gibi ortada kaldı diye bir cümle kurduğunu duydum, diğer iki arkadaş da aynı şekilde duymuş, neyse hayatımın karanlıkta kalan noktalarından biri olacak galiba...