bugün

bir tikiyle sevgili olmak, hiç sevgilinin olmamasından daha da kötü bir durumdur.
bi tilkiyle sevgili olmaktan iyidir. iğrenç bir insanim.
(bkz: anne motor baba öküz kızınız tiki oldu üzgünüz)*
adamın kesesine incir ağacı tohumları serpen ve ağaçların filizlenmesi müddetince sürmesi halinde bizatihi keseyi ve kese sahibini siken, olmadı sikerten aktivite.

babanız bir oligark değilse pek tavsiye edilmez. lakin tüm alışveriş bütçesi, bir yerde verilebilecek en fazla hesap, bir kişiye alınabilecek en pahalı hediye nevinden tüm oturmuş değerleriniz amı götü dağıtacak siz de bu hengamenin, bu vahşetin ortasında kala kalacak, paraların üzerindeki atatürk'ten utanır hale gelecek ve bir kaç ay gibi kısa bir süre sonunda arabanıza benzin alırken kilometre hesabı yaptığınızı farkedeceksiniz.

- dolduralım mı efendim?

- yok 20 lira alayım. pa..pardon 15 olsun.

bu entryde tikilerin kültürel özelliklerini şöyle bir yalayacak fakat üzerinde dil gezdirmeyecek, fiziksel özelliklerini bir pandikle geçiştirecek, parasal vukuatlarını kerteceğiz.

tüm bunları da evvel zaman içinde kalburda evvelin içinde bir zaman diliminde petrol şirketleri bulunan bir arap babadan olma ve zengin bir ailenin kızı olduğu her kahkahasından belli o zamanın çakma sarışın menapoz teyzesi (şimdi ne durumdadır bilmiyorum, bilmek istemeyi dahi düşünmedim) bir anadan doğma, fiziksel havası ucundan cavidan lopet, kıyısından selma hayko, fakat tüm bu latin rüzgarına inat boy bakımından kamuran diyaliz'e gönderme yapan (telif sorunu olmasın diye ünlü adları deforme edilmiştir), evi dragosun ücra bir köşesinde, garajında 3-4 adet son model jip mip kapriyo mapriyo allah ne verdiyse barındıran multipleks bir villa, değil kıyafeti, ayakkabıları, çantaları vs. göbek deliği pamukçuğu bile marka olan bir sevgili eskisi üzerinden yapacağız.

kültürel özellik olarak hemen yalar isek, diğer soydaşlarından farkı arapça bilmesi idi. bizim zamanımızda öyle "falan olduaaammm" cinsi çok yaygın değildi. insan gibi konuşurdu en azından. hatta arapçanın vermiş olduğu şirin türkçe lehçesiyle konuşsa da dinlesem derdiniz. genel kültür evet nanay orayı pek kurcalamayalım. diller içeri...

hemen parmaklarımızı işletelim, az önce belirttiğim ünlü benzetmelerinden anlayabileceğiniz üzre, bildiğiniz granit arkadaşlar. ki doğuştan böyle olmasa dahi öyle bir babanız varsa sizi masada da bu hale sokarlar, sokabilirler aslında. çok irdelememek lazım. zaten tikilerin genel özelliği değil midir bu? çirkin kızdan tiki olur mu? olmaz. eşyanın tabiatına ters. özetle sağlıklı bir erkeğin "yok abi ben önce kafaya beyine bakarım" diye düşünmesine dahi fırsat vermeyecek kadar güzel oluyor bunlar. türü böyle. yapacak bir şey yok. kapılıp gidiyorsunuz...

gelelim asıl ve önemli meseleye. üzerinde atatürk resmi olan hani..

taşıdığı ve sizin cüzdanınızdan az biraz hallice olan ve bir sike benzemeyen çantası, sizin 2 maaşınız değerinde olan bir kıza doğum günü partisi nevinden bir şekil yapmak durumunda olsanız ne yapardınız?

kilit soru budur.

sıçtınız, bir de sıvayalım : peki ne hediye alırdınız?

her ne yaparsanız, her ne alırsanız alın kredi kartı limitleriniz inim inim inleyecektir onu söylüyorum. kankalarınıza inceden yavşamalar başlayacaktır. hiç huyunuz değilken kazıkazanlar, piyangolar girecektir devreye. şimdiki bahis siteleri, iddaa falan olsaydı ben halen mapusta şafak sayıyordum örneğin. allahtan yoktu.

peki diyelim ki onun arkadaş grubuyla istanbul'un en kalburüstü gece klübüne gittiniz haftasonu. hesap ulu çınar misali bahçenizde gölgelinirken siz payınıza düşen hesapla dahi şu fani dünyada neler yapılabileceğinizi hayal ediyorsunuz çilekeş kesenizden mangırları ayıklarken. 4 çift gidilen mekandan payınıza düşen dörtte bir ile pek rahat yekten bir yaz tatili çakabilirsiniz mesela kendinize bodrumda. mınnnıssskkyymm aklıma geldikçe kuduruyorum.

hadi o haftayı atlattınız. e haftaya?

mına kodumunun haftası bitmiyorki senede. 52 adet. e koluna taktığın kızda seksenli yıllardaki hülya avşar, türkan şoray değilki seninle köyünde tavuk yetiştirsin, dolmuşunda muavinlik yapsın. istiyor, çıkmak istiyor, coşmak istiyor ve bunu öyle bir edayla söylüyor ki sen "yavrum bak şimdi şöyle bir durum var...." diye açıklama yapacak olurken birden kendini ayaklı masanın yanında siktiri boktan havuçları limon sulu bardakta raks ettirirken buluyorsun. tabi bu havuçları kim bilir ne kadara sana çaktıklarını, o parayla 5 dönümlük bir havuç tarlası mahsülünün satın alabileceğini düşünmemek için alkole asılıyorsun. asıldıkça hesap şişiyor, dahası ta ebesinin amından dragosa, ordan kendi evine taksi parası gündeme geliyor (sarhoş araba kullanacak kadar sarhoş olmuyorsun)...bir nevi kısır döngü, fasit daire...

e gün geliyor topu dikiyorsun haliyle. allah'tan bu şekil bir ruh hali seni kızdan da soğutuyor. yoksa kesin 3 aya kalmaz haberlerdesin : "sevgilisinin evini soyan genç hesaba katmadığı gizli kamereya yakalandı. azz sonra."

uzatmayalım, nihayetinde bir ayrılma senaryosu düzenlersin. biraz isteyerek biraz da gönlünü burarak. eniştenin 89 model torosunu alır, 2 bira çakar, kutuları arabanın içine atar, suratına alabildiğine iğrenç bir ifade yerleştirir ve kapısının önüne dayanırsın. koltuklarında tozu kiri geçtim kanımca artık yepyeni canlı türleri ortaya çıkmış, inleyerek çalışan bu aleti kapıda görünce suratında beliren o şaşkınlık halini ve arabaya otururken o güzelim minisi kirlenmesin diye yaptığı iğreti haraketleri bahane eder çok şık bir kavga çıkarırsın. 200 metre gittikten sonra "in arabadan" dersin. iner.

patiyle kalkarsın, ortalığı toza bulayarak. bilemezsin ki o mına kodumunun arabası seni ilk sapaktan sonra yayan bırakacak. neyse. bu sahneye şahit olmamasına sevinirsin en azından. düşünsenize ; "in arabadan" repliğinden ve kız arabadan indikten 20 saniye sonra kapıdan çıkıp sağ elinizde direksiyon, sağ omzunuzda araba küfürün bini bir para araba ittiğinizi. aman yarabbim. nerde kaldı o fakir ama gururlu genç karizması, nerde kaldı hülya avşar karşısındaki ibrahim tatlıses delikanlılığı. kızın gözlerdeki nem, gülmek suretiyle çağlayan ırmaklara dönüşür. düşman başına diyelim.

1-2 hafta takılı kalır kafan. iyi tarafı karşılaşmanız çok zordur artık. çünkü onun mekanlara bir müddet istesende uğrayamazsın. para bitti oğlum, eve pizza bile söyleyemezsin, menemenin gözünü seveyim.

sonra alışırsın. evlenirsin bile. çocuğun bile olur.

bir entryde yad edersin bir sebepten.

içtiğin çayın tadı entry süresince kodumunun züppe kafelerindeki 20 liralık seylan çayı gibi olur.

bak yine aklıma geldi kaşım seğirdi inceden.
genellikle kendine bakan tas gibi sevgilinizin olduguna delalettir, degrerini bilin, her zaman olmaz.

edit: ne yani, sirf cok zeki diye, puhçu, sokak supruntusu, les gibi alkol sigara kokan sevgili mi istiyorsunuz? oyle sevgili mi olur be, olsa olsa meyhanede dertlestigin adamdir o. cocuklarimin anasinin ya da babasinin tikky oldugu dusunulebilir ama bir puhçu olmasi asla.
özlenendir.
(bkz: şaka lan şaka)
"nefes alsın yeter" modelini savunanlar için sorun teşkil etmeyecek durumdur.
cansız manken yeterdi denilebilecek durumdur.
güncel Önemli Başlıklar