bugün

güvenin bittiği andır.
satılmış olmanın anlaşıldığı an.
hesaplı bir yalanın söylendiği andır.
yanlış zaman yanlış insan kelimelerinin can bulduğu andır.
karsilikli sayginin kayboldugu andir.
karşı tarafın ' bu ilişkiyi sen istemiştin' dediği an.
bir diğerinin başladığının öğrenildiği andır.
sevgi kadar güçlü bir duygunun bile; anlayış, hoşgörü, insanlık ve saygı görmeden ayakta kalamadığını anladığın andır. hayatta hiçbir şey, uzun süre tek başına dayanamaz.
her an olabilecek bi "an"dır.
eski sevgilinizin, sizin üzerinizden prim yaparak arkadaş çevrenizle kikirdemeye başladığını anladığınız andır.tam tersi durumda içinizdeki arkadaş sevgisinin bittiği andır.
sevgi bitmez, biten "insanlardır". sevginin bitmesine neden olan sebepleri insan kendi yapar çünkü, gerçek bir sevgi olsa yapar mı peki?yapmaz, o zaman ortada zaten gerçek bir sevgiden bahsedemeyiz, biten birşeyde yoktur o zaman,buna sevgi demekte yanlış olur.
sevginin bitirildiği andır. buna iç ya da dış sebepler neden olabilir. şu bir gerçektir ki, sevgi hiçbir zaman kendiliğinden bitmez. ya onca zaman sevdiğiniz insanda birşeyler değişmiştir ya da sizde. en kötüsü de daha çok sevip-sevilebileceğinizi düşündüğünüz birinin peydah olmasıdır. işte o zaman içinizdeki sevgiden eser kalmaz.
uzun bir andır.

hemen oluşmaz sevgi. zaman alır, emek ister. yavaş yavaş büyür içinizde. sizi kaplar, sarar, sarmalar. siz oluverir.

bu kadar zor elde edilen sevginin bitişi "an" ile ölçülebilir mi?

nasıl zor kazandıysanız öyle zor gidecektir içinizden, derinlerinizden, sizden.

başlangıcından daha zor ve uzun olacaktır bitişi.

ve gerçek sevgi asla bitmeyecektir, bittiği sanılacaktır. sadece üstü örtülecektir ve arada kendini gösterip acıtacaktır canınızı.
çoğu zaman kendimize itiraf etmekten korktuğumuz andır sevginin bittiği an...

kulaklarımızı tıkarız,

kabullenemeyiz o anları,

kabullenmek istemeyiz,

kabullenmek istemeyiz çünkü o sevmekten korkmadığımız, söylediğimiz her sözü sevda üzerine oturttuğumuz zamanlardan,

o pembeye boyadığımız düşlerden, hayallerden elimize kocaman bir hiç kalacaktır...

Sevgisiz kalmaktan korkarız,

Tekrar Yalnızlığımızla başedecek olmaktan korkarız,

Ve en çokta tekrar bir sevgiye başlamaktan,

tekrar içimizi açmaktan ...

Ve tekrarları yaşayıp bir sevginin daha bitebileceğinden korkarız...

Ama bitecektir,

Yeniden bir Sevginin biteceğini kabullenmekten ,

Ve elimizdeki kocaman yalnızlıkla baş başa kalmaktan başka çaremiz yoktur...

içinde saygının, anlayışın ve hoşgörünün yittiği sevgi, dalları solmuş yapraklarını dökmüş ağaç gibidir,

emek ister sevgi,

emek vermedikçe hiç bir ağaç yeşermez,

ve saygı anlayış hoşgörüden uzak hiç bir sevgi yaşayamaz!
anlatacak hikayeniz kalmadığında biter sevgi.

kendinizi tekrarlamaya başladığınızda ise o sevgiyle birlikte siz de bitersiniz.
ihanet
insanın içini bıçak gibi oyan durumun yaşandığı an.
fena acı çekilen an...anlar.
sözün de bittigi andir.
nefret ile kari$irsa duygular, biter. Sevgi tertemiz degildir artik, bulanmi$tir, bir daha berrak olamaz ve biter.
paylaşıcak bir şeyler kalmadığı andır.
sevene mi yoksa sevipte vazgeçene mi daha çok koyucağı belli olmayan andır.
bazıları için ''evet,sıradaki?'' demek için en uygun zamandır.
bu ana nazim hikmet'in siiri cok iyi gider.

gönlümle baş başa düşündüm demin
artık bir sihirsiz nefes gibisin
simdi ta içinde bomboş kalbimin
akisleri sönen bir ses gibisin

maziye karışıp sevda yeminim
bir anda unuttum seni , eminim
kalbimde kalbine yok bile kinim
bence artık sen de herkes gibisin....
başka bir sevginin bulunması gerektiğine işarettir.

zira " bir yarayı unutmanın en iyi yolu başka bir yara bulmaktır"
günümüzde çabuk tüketilmesi gerekenler arasında aşkta olduğu için, bir an önce suyu içilip, kokusu içe çekilip, posası kenara atılacak olan her an