bugün

Yavaş yavaş aşık oluyorsanız o kız arkadaşınızdır ve yüksek ihtimal ondan o güzide sözü duyacaksınız "ama ben seni arkadaş olarak görüyorum muhittin".
Ilk görüşte aşk denen zımbırtı gibi sadece dış görünüşe vurulmak değildir.

Kendinden emin olunan aşktır, dolu dolu olandır.

Davranışlarına, duygularına, heyecanlanışına, mutlu oluşuna, üzülüşüne, kişiliğine kısacası şahit olduğunuz her şeyine buram buram aşık olmaktır.
Yavaş yavaş değil de direk dank edeni en güzeli. Kız güzelse ben ilk gömüşte pardon ilk görüşte çarpılıyorum, beynimden vurulmuşa dönüyorum.
Açılınamazsa çok büyük sıkıntı.
Yavaş yavaş sevmek, yavaş yavaş keşfetmek, yavaş yavaş paylaşmak... Her seferinde farklı bir sürprizle karşılaşmak gibidir. Acaba yarın neler olacak düşüncesi hep dinç tutar insanı. Daha çok bağlanırsın, daha zor vazgeçersin. işte bu yüzden yavaş sevenlerin ayrılıkları zor geçer; dayanılması güç sancılar bırakır.
ilk görüşte aşk filmlerde olur, insan tanıdıkça sever ya da soğur.

armut değil ki bu dışına bakıp güzelmiş diye nam nam yiyelim. insanoğlu, dışı başka içi başka.

açıp bakmak lazım, bunun için de zaman şart.
Ne acıdır bu. Sadece sohbet edersiniz aslında ama zamanla bu sizin askiniza onun minyatür kanki felsefesine dönüşür. Karsilik vermeyeceğini bile bile asik olursunuz baglanirsiniz ona. Ben daha boktanına imza attim ona olan askim zarar vermesin ve mutlu olsun diye uğraşmaktan onumu bile göremedim. Şimdi o mutlu ben her zamanki gibi yalnizim. Öyle çok seviyorsun ki öyle çok sahipleniyorsun ki ne olursa olsun bitiremiyor, yeniden yeniden hatirliyorsun onu. Her şey sana onu hatirlatiyor. Her şarki her kelime her program sana onu hatirlatiyor. Sen sadece ona a$ık olmadin ki ayni zamanda sen onunla yasamasini ogrendin. için sogumuyor bir turlu. Yavaş yavaş asik oldun çünkü ve bu yüzden onu unutamiyorsun. Onu düşünüyorsun acaba napiyor veya kimle konusuyor kimi seviyor demeden edemiyorsun. Ona haksizlik etmek istemediğinden "sen" kaybediyorsun. Unutursam eğer bir daha asik olmayacagim. Yavaş yavaş her gün asik oldum sana ve çektiğim acilar belimi buktu artik. Ben gec kaldim siz geç kalmayin. Ya konuşmaya basladiginiz zaman acilin ya da arkadasligi kabul etmesini bilin. Eğer arkadasken askiniza yenik duserseniz sadece sevdiğinizi değil ayni zamanda da arkadasini kaybedeceksiniz.
(bkz: bir kızın her gün başka bir güzelliğini fark etmek)
(bkz: 10 adımda hayat sikertme rehberi)
Olmaz sanıyorduk, olabiliyormuş...
öyle aşk olmaz. zamanla sevmektir o. tanıdıkça sevmek. aşk değildir o. en azından bana göre.
geceden gündüze değil de, bugünden yarına değil de, çok acil olarak değil de, yavaş yavaş aşık olmaktır.
aşık olmak değildir, alışıyor olmaktır. Tepkime aynı şekilde tersten de reaksiyon verebilir, yavaş yavaş çözünür.
boka yavaş yavaş batmaktır.
tanıya tanıya aşık olmaktır. aşkın artarak yükselmesidir. karşılıkta aynı olursa o ilişki kolay kolay yıkılmaz, temeli sağlamdır.
en sağlam olan aşktır.anlık bir heves değildir o.
yavaş yavaş unutursunuz.
kızların damardan verdiği zehrin yavaş yavaş etkisini göstermesi durumudur.

sinir sisteminiz yavaş yavaş felç olur ve işin kötüsü aklın kybedilmesiyle sonuçlanır süreç.

ardından da sol yana ağrı yapar.
farkedildiği an kaçılması gereken bir durumdur.
isteği dışa vurmama çabasıdır. aslında istese birden aşık olabilir insan ama tadını çıkarmak istiyordur belkide.
erkek arkadaşı varsa nefse hakim olmak en iyisidir.
kızın ağına düşmektir çünkü onun istediği de odur; ağır ağır zehirlemek sizi, işte bunu başardığında tek yapmanız gereken gözlerinizi kapatmak ve havanın, kuşların ne güzel olduğunu düşünmektir.
böyle bir aşık olma olayı yoktur sanırım . sadece ona yavaş yavaş ilgi duyar, yaşadığın boşlukları onla doldurmaya çalışırsın.
mantıklı olan da bu değil midir.
uzun süredir kız arkadaşı olmayan, onla bunla idare edip kendini bağlanmaktan koruyan erkeğin başına gelebilecek türden bir şeydir.