bugün

tenis raketini eline almayan hatta ne kafası spor lan diye düşünen zihniyette insanların gün gelip kızsızlık başa vurunca denize düşüp yılana sarılmış misali sarılmış olduğu spordur. mesela önce oynayan bir arkadaş bulunur onunla kort a gidilir raket nasıl tutulur öğrenmek yeterlidir. daha sonra bol bol foto çekilir faceye nadallı filan bir albüm ismine sahip albüm açılır. aa sen tenis mi oynuyosun diyen kızlarla muhabbete geçilir ve sonuç dıptıs. bir diğer seçenek ise kız yarın işin var mı der tenis oynuycam sonra boşum iştenin verdiği cool luk baya yüksek seviyededir. neyse sözlük artık tenis de kız tavlama sporları arasında boy göstermeye başlamıştır, haber vermeyi borç bildim. bırakın sözlükte adet sancısı filan diye başlık açıp kızları ayıklamayı akalım kortlara. (bkz: haydi sözlükçüler kortlara).

edit: bu bir genelleme değildir. harbi harbi bu sporu sevdiği için yapan arkadaşlarımız yok mudur vardır hem de çoktur. ben sadece bu aralar bu sporunda asıl spor olma amacından saptığını belirtmek istedim.
tavlamayı çalıştığı kızın aslında tenis biliyor olması neticesiyle başarısız bir kız tavlama sporudur.
tenis sahasında meşale yakan milletiz biz. bu yöntem bek rabet görmeyecektir. korna çalıp kızın dikkatini çekmek varken ne gerek var tenise bilmem neye.
(bkz: bir sevişme organı olarak penis)

(bkz: hay ben kafiye tutkuma sıçayım)
ancal zengin kızları tavlanabilir. yani bir yüzme veya basketbol değildir.
tenis oynamış hatta bir dönem eğitmenliğini de yapmış olmama rağmen hiç kız düşer mi bugün diye gitmedim o kortlara.
isteyene tenis öğretilir. (bkz: gelibolu)
tenise harcanacak para ve zamanla kaliteli bir spor salonuna yazılıp 3 ay sıkı çalışılıp çok fit olmasa da biraz fit bir vücutla gayet güzel kızlar kaldırılabilir. *