başbakana dokunmak bile bence ibadettir

dinlerin, insanoğlu tarafından üretildiğinin bir nevi kanıtı sayılan söylemdir. biraz daha çaba gösterilirse yeni bir din ve peygamberin ilan edilmesi içten bile değil.

(bkz: neremi neremi)

başbakanınkini içine alan karısının o zaman cennete gitmesi gerekirdi böyle zihniyeti s.kmicende ne yapıcaksın kardeşim. o.osbu ç.cuklarını milletvekili seçersen böyle olur.

gayet doğal hale gelen skandaldır. zira "konya'ya hizmet ibadettir" sözü de recep tayyip erdoğan'ın sözü.

bu lafı söylemek sanki şirke dokunmak gibi.

bu ifade şirke girebilir. konuşmadan önce düşünüp tartmak ona göre konuşmak lazım.

başbakana yağcılığın en uç noktasıdır.

bu durumda, emine erdoğan cennette arsa işine girmeli bence.

(bkz: dokundurabilirsiniz)*

bu kadar mı yalaka oldunuz yani , hani sizin o şerefiniz bir koltuk uğruna da bunca kepazelik yapılmaz ki.

bir zamanlar danışmanı olan akif beki; recep tayyip erdoğan için 'allah'ın islam alemine gönderdiği kurtarıcıdır.' demiş ve eklemiştir 'bu seferki peygamber göksel değil yersel olacak.' diye.
erhan göksel de gerçek gelecek programında akif beki'ye şöyle seslenmiştir:
''akif beki; hz. muhammed de göksel değil dünyalıdır!''

bu adam da nefes alıyor. nefes almayı bırakın, makam mevki sahibi oluyor.
hayat çok garip...

putperestlik kokan ibaredir.

-deveye sormuşlar boynun neden eğri diye,
oda bu cevabı vermiş herhalde.

saçmalamayı aşmıştır.

muz yeme merasimi bekleyen insanların söylemidir.

Osmanli'dan (ve dahi araplasmis islamiyetten) beri kulturun icine yerlesmis olan 'Biat gelenegi'nin bir baska tezahur sekli. Efendim, Muslumanlik oncesi turklerde de var olan bu biat kulturu, tum yetkiyi Gok Tengri'den alan yoneticiler ve dolayisiyla kendini "kut"lu, "kut"lamak gibi ozturkce sozcuklerle de gostererek gunumuze kadar olagelmistir. o kadar yerlesmistir ki icimize, her sehir meydaninda, okul onlerindeki ataturk bustleri ve fotograflari; neredeyse her sehir ve nahiyedeki dini lider ve seyhlere sunulan adak ve sadakalar (toplanan paralar) ve siyasi liderlere gosterilen hastalikli sevgi ve biat eylemleri... suphesiz ki bu toplumun parcasi olagelmistir. kendini sorgulayamayan birey, cevresini ve dis dunyayi da sorgulayamaz. hayvan ciftligindeki koyunlar gibi her an ciftcinin- yani efendinin- sozlerini yinelemek zorunda hisseder.. varligi o "ustun" sahsiyetin varligina ve dahi onayina baglidir. bu nedenle adeta biat etmek icin dunyaya geldiklerini sanirlar. falanca kisiyi ve bu hastalik derecesindeki biat eylemlerini irdelemek yerine, bu hastalikli zihniyete bakmak gerekir diye dusunmekteyim. biat ehli olan toplumlar asla kendileri var olamazlar. tenkid ve oz elestiri asla gelisemez. geri kalmisligin emmaresidir adeta..

emine erdoğanın cennette yerini ayırdığını görebileceğimiz bir tanımdır.

basbakanin roberto cavalli takim elbiselerini falan da yakinda hirka-i serif gibi camilerde gorucuye cikarirsiniz denilebilir bu insanlara. (bkz: tovbe tovbe)

http://www.youtube.com/watch?v=xQX18WU1jZ0

al başbakanım ben bir esnafım deyip domalan çük sever söylemi.

allahi unutup basbakana tapan insan dusuncesidir,saygi duyulur ama sadece fikir ozelligi tasidigi icin.

doğrudur. şeytana tapanların ibadetidir.

başbakanın nefes alması bile cennete gitmemiz için yeterlidir ile eşdeğer bir söylemdir.

örtülü ödenekten maaşlı olan akp yorum ekibinin önerisidir suyu bulandırmaktır başka bir şey değildir.