bugün

bime gidip sizde rokfor peyniri var mı demek.
+nakit mi kredi kartı mı?
-kredi kartı
+tamam
-öhöm! tek çekim lütfen.
+aaaaayyyyy hayatımın aşkı!!!!

mal mısınız oğlum? kasiyeri niye etkileyecez lan? üç katlı tuvalet kağıdımı alır çıkarım ben. hatta belki bi de su alırım onun da yarısını içerim kasaya gelmeden.
götünüze fiyatınızı belirten bir barkod yapıştırın. kasiyer kaç paralık adamsın lan dediğinde götünüzü kasaya koyup fiyatınızı gösterin.

o anda aşık olacaktır size.

öyle başlığa böyle entry.*
düzenli olarak aynı yerden alışveriş edip, aynı kasiyeri tercih etmektir. alacağın et, kangal sucuk, porçöz gibi ürünlerden etkilenmesini bekleme. belki bir ihtimal kişisel bakım ürünleri etkileyebilir. kendine bakan bir erkeğim hesabı.
+ poşet alabilir miyim? bu arada kolluklarınız ne kadar güzelmiş.*

- anlamadım , kolluk ?

+ aa pardon kol kılıymış onlar.
bol bol prezervatif almak.
-nakit mi kredi kartı mı?
-tiko!
-tiko ne ya?

etkileyemedi.
ödemeyi düzgün 5 liralarla yapmak.
pahalı bir ürün alıp kasada çok pahalıymış deyip bırakın.

sivri biberin kilosunun 8,5 lira olduğunu görünce bıraktımdı. sonra kasiyerle bi sevişiyoruz anlatamam.
Para üstü kalsın demek.
Dışarıda umduğunu bulamayan çirkin ve tıfıl yazarların son umutlarıdır.
ton balığı alıp gözünün önünde ton balığının konservesini açıp yağını içip mmmmmmmmmmmmmmmm enfes demek.
her gün standart olarak aynı saatte aynı ürünü almak ve ayrılırken iyi çalışmalar demek.
ürün olarak; yiyecek olursa daha makbuldür. kavrulmuş yer fıstığı alırsanız daha da makbuldür.
denemesi bedava.
- dokuz doksan

- ee al on lira üstü kalsın ehe ehe..
ona kirli ve eski beş lira uzatın.
(bkz: odaya girdiğimde düzgün beş lira arıyordu)
O kadar düştünüz mü la.. dediğim durum.
elinde iki çeşit prezervatifle kasaya gelen ve hangisini almalıyım sizce diye kasiyer kıza soran tandıklarım vardı lan. ne lüzumsuz insanlarmış, artık görmüyorum da kurtulmuşum valla.*
nutella alin bi ihtimal.