bugün

sekstir.
Kırmızı.

Gelirken de yakıyor, giderken de..
eflatundur.osmanlıcada maddeci olmayan aşka aşk-ı eflâtunî derlermiş, karşılığı sorgulanmayan aşk.

bu kavram esasen platonik aşk demekmiş, biliriz ki platon un ismi de eflatundur.

teşekkür ederim.
Güzel bir bestseller romanı ismine benziyor. şöyle sürrealist bi kapak ve bi ny times yazarının sözüyle süper pazarlama olabilir. Belki de vardır gercekten, su an bilmiyorum.
Aşk,her rengi barındırır için de.
Aşkın nur rengi.
her renkten azar azar...
sarı kırmızı. ehe.
yeşildir efendim sanılanın aksine kırmızı değildir.çünkü kırmızı ihtirasın ve tutkunun rengi olarak fazla ütopik kaçar aşk için, oysa yeşil öyle mi ?

yeşil renk, denge ve uyumun rengidir. duygularımız kalbimiz hatta beyin ile kalp arasındaki uyumun dengenin timsalidir.

aşk sadece beyinle veya sadece kalple oluşan bir şey değildir sadece biriyle oluşmuşsa birine mantık diğerine heves deriz.yeşil yaşamı simgeler ruhu simgeler bu yüzden bence yeşildir.
bana göre mor. bugüne kadar şahit olabildiğim bütün mor bulutları o da görebilsin istiyorum.bu aşk değil de nedir, bulgur pilavı mıdır?
illa bir rengi olacaksa beyazdır... tüm renkleri abzorbe eden mucize beyaz... tıpkı aşık olunca tüm duyguların abzorbe edilmesi gibi...
Kırmızı, kan kırmızısı.
yeşildir.

bazen taze yaprak kadar iç açıcıdır; bazen dokunduğunda can acıtan, iyileşme çabası içindeki vücut çürüğüdür.

zaman geçtikçe -eğer özenmezsek- yeni yeşeren yapraklar solar, günümüzde çoğu aşka olduğu gibi.
sonra çürür ve iyileşiriz. zaman her şeyin ilacı.
başka yapraklara özenmeye çalışırız düşe kalka, umudun mavisiyle.

ama şanslıysak; yaprakların arasındaki dikenleri, vücudun tekrar tekrar çürüyüp iyileşmesini tebessümle karşılarşak,
o yapraklar köklenmiş ormanlara dönüşürüz. büyür, güzelleşir. bağımlısı olunur temiz havanın ve huzurun.

umarım herkesin ormanı olur.
Sevdanın rengini bulmadım bulamıyorum.
Özcan Deniz
(bkz: bok rengi)