bugün

doğurmakla anne olunamadığının gerçek yüzüdür.
çocuğuna bile merhamet edemeyen insandır. Kötü bir çocuk yetiştirmesi olasıdır.
annecim eğer beni döversen;

kendime duyduğum saygı, sana duyduğum güven ve yaşam sevincim yara alır.

sevgi ve nefret duygusunu aynı anda yaşarım, dolayısıyla duygu karışıklığına itilmiş olurum.

terkedilmekten, korkularımı ifade etmekten korkarım, kendime güvenimi yitirmiş olurum.

yaşantımdaki şiddet ve karmaşa nedeni ile sürekli bir kızgınlık duygusu içersinde depresyon, aşırı mutsuzluk, çaresiz ve güçsüz hissetme, evde olan bitenden utanma duygularına gark olurum.

insanlara vurmanın, şiddetin ne kadar olduğuna inanır, kendimi güçlü hissetmek istediğimde başkalarına ben de o şekilde davranırım.

aşırı hırçın, isyankar, derslerimde başarısız, yalancı, toplumdan soyutlanmış, ve kendime olduğu gibi başkalarına da olan saygımı ve güvenimi yitirmiş olurum.

özünü kaybetmiş, yolunu şaşırmış kuru bir yaprağa benzememi istemiyorsan beni dövme, bana vurma, şiddet uygulama lütfen. benimle konuş. çünkü o vurduğun an aslında; ben öyle acizim ki konuşamıyorum ve güçsüzlüğümü de ancak böyle ifade edebiliyorum demektir bana göre.

öptüm.
en uyuz olduğum annedir.
çocuk zaten ağlıyor. belli ki korkmuş, canı acımış, bir derdi var. sen annesi olarak onu anlamayıp sakinleştiremiyorsun, bir de üstüne dayak atıp daha fazla canını acıtıp korkutuyorsun.
sonra da bu çocuk aksi, inadına yapıyor, tersleniyor diyerek yetiştiremediğin çocuktan şikayet ediyorsun.
mutsuz kadındır. günahı o minik yavrusu çekiyordur.
yolda yürürken ayağı takılıp yere düşen çocuğunu döven anneyle aynı insafsızlıktadır. gücünün yettiğine kaba kuvvet uygulayan bir barbardır.
eğer bir çocuk suçlu olduğu halde şuç bastırmaya ağlıyorsa: bende döverim.
Normal bir anne değildir. Nasıl bir kafa ile yetişmişse, aynı kafa ile çocuk yetiştiren annedir. Yazıktır.