bugün

ansızın gelir, dışarı çıkmak isteyen aceleci gözyaşı. olmayacak zamanda, olmayacak yerde süzülür yanağından. rezil oldum dersin. ağlamak ben duygulu biriyim demektir.
intiharın ölüm olmayan şeklidir. ne kadar uzunsa o kadar derin bir ölümdür.
ruhunuzda olan hislerin ağırlığını taşıyamayan bedeninizin göstermiş olduğu tepkidir ve genelde insanı rahatlatan bir etkisi vardır.
yağmura benzer; tüm kirliliği de beraberinde akıtır, yağmur gibi sevilmez ama olmazsa olmazdır.
geriye tertemiz ve yumuşak bir hava bırakır.
Her şeyin sonunda çözülmek için yapılan eylem. Rahatlatır, sanki kalbi temizler, boğulan ruhu kendine getirir. Huy haline gelmediği sürece faydalıdır.
Ağlamak nedense kötü algılanıyor. Ağlamak gülmek kadar normal ve olması gereken bir durum en azından gülmenin değerini anlamış oluruz. Gülmek kadar değerlidir ağlmak.
sustuklarınız içinizde büyüdüğünde en iyi deşarj olma yöntemi.
bir nevi yenilenme.
Zihindeki, ruhtaki, kalpteki ıstırap veren düşünceleri gözyaşı ile temizlemektir.
bazen, birileri sizin yerinize şu şekilde özetliyor ki, katılmadan edemiyorsunuz. bir de gözyaşlarıyla ıslanan ekmekler var, aman diyorum.

"bir tabak makarnaya bakarken ağladığım günler oldu."
ağlamak, yolunu kaybetmiş bir nehir gibi.

her şey sessiz sakin giderken, durağanken, sıradanken birden değişir her şey. anlamazsın bile ne olduğunu. bir şey yapacak vakit kalmamıştır. üstünde gittiğin, tutunduğun toprak kaymıştır altından. bir anda gider o sakinlik, o durağanlık.

başlar birer birer dökülmeye. bazen damla damla, bazen hüngür hüngür. ne kadar kaybetmişsen, boşluğun ne kadar büyükse, o kadar çok ağlarsın o kadar şiddetli olur. yaşlar dökülür gözün altından... bazen damla damladır sadece sitemdir bir şeylere, bazen hüngür hüngür ağlarsın öfkelisindir bir şeylere.

tıpkı uçurumundan dökülen nehir gibi, kaybedersen en kıymetlini ağlarsın sende. uçurumun büyükse daha şiddetli, küçükse daha hafif.

ağlamak; feryat etmektir, çığrından çıkmaktır, isyan etmektir...
bazen hiç bir şey yokken gelir insana evin içinde bağıra bağıra ağlarsın. tabi akabinde yumruk gibi olmuş gözleri kimse görmesin diye indirmeye çalışırsın.
Gülmek kadar gerekli, her zaman olmasa da insanın rahatlaması için birebir.
bazen oturduğum yerden yapabildiğim en güzel eylem.

insanın tek başına ağlayası da gelmiyor ki, kendi hırka kolları ıslanıyor yalnızca. kendine güzel şeyler söyleyemiyor, bir bakmış umudunu ve inancını kaybetmiş.
"yoluna girmeyen şeyler var" diyor düğümleniyor boğazı.
gücü kendine yetmiyor,
oysa ne çok isterdi: "ben burdayım."

yapacak hiçbir şey yoktu.
oturdum,
ağladım.
bazı insanların numaradan bile olsa çok iyi becerebildiği.
bazı insanlarınsa ihtiyacı olduğunu bildiği halde beceremediği hede.
Erkeklerin kiz onunde aglamamasi gerekliymis. Hatunlar hemen bitiriyormus olayi. Bir cok hatundan duydum bunu. Erkeler aglamaz.
dünyada en çok bu kıza yakışan davranıştır. yerim seni.

http://www.youtube.com/watch?v=LwmyPLU72cI#t=84m19s
http://www.youtube.com/watch?v=LwmyPLU72cI#t=84m19s
http://www.youtube.com/watch?v=lwmyplu72ci#t=84m19s +
Deniz Seki – Ağlamak Yok

Dünya bir şekil
Bizse bir köşe
Oturmuşuz da içiyoruz derinden
Hayat bu değil
Böyle olmamalı
Biz ayak uyduramadık ki
Bu halimize
Ağlamak yok
Söz verdim tanrıya
Beni çok utandırdı
Gözlerim
Gülmeyi unutan
Şu halimize
Dön ne olur
Bir uzaktan bak
Küsmem küsemem
Küsemem sana yemin ederim
Gitmem gidemem
Gidemem burdan canımı veririm
Senin için

(bkz:

gülümsemek dururkenn ?)
Kaçıştır.
Belki sorumluluktan, belki hayattan veya herhangi bir şeyden arada bir kaçmak isteriz. Zorlukların karşısında durmayı değil de ağlamayı seçeriz. Oturup ağlamak bir şeye karşı durmaktan daha kolaydır çünkü.

Rahatlamaktır.
bir süreliğine kendini hayattan ve tüm herşeyden kopmuş hissedersin. Bedenini terketmiştir ruhun. Uzaklarda, farklı diyarlara uçup gitmiştir. Ölümün bedeninden ayırdığı gibi ruhun da seni bir süreliğine bedeninle yanlız bırakmıştır.

ağlamayı bilen insan merhametli insandır. O yüzden ağlamak utanılacak bir şey değildir.

herkesin arada bir yanlız kalıp ağlamaya ihtiyacı var.
kaç yaşında olursa olsun insan; hüzün gözyaşlarıyla hep kimsesiz bir çocuktur.
ağlamak isteyip de ağlayamamaktır. aslında çoğu şeyden çok fazla etkilenip bunu içine atmak, ve bu yüzden de duygusuz damgası yemektir.
rahatlayarak çok iyi bir şekilde düşünmenize ve kesin kararlar vermenize neden olan eylemdir. anlık kötü kararlarda verebilirsiniz,anlık çok iyi kararlarda...
yağmurun altında ya da duşta olanı daha da hüzünlere sürükler insanı.
(bkz: bonibon un kapağından çıkan harfe ağlamak)