bugün

görsel
Melek mosso'nun konserini iptal ettirenlerin ses etmediğidir.
görsel
kadıköy atatürkçülerinin çok sevdiği bir pkk muhibbanı.
kendisini fatih akının crossing the bridge'iyle tanıdığım, kürt kökenli müzisyen.

yıllar önce izlediğim söz konusu belgeselin aklımda kalan hazin bir bölümünde kendisi de vardı. "müzik" ağırlıklı bir belgeseldi ve aynur doğanın çalışma arkadaşları siyasi propaganda yapar gibi konuşuyorlardı. aynur doğan fonda usul usul ağıt yakarken bu görüntüyü kirleten o sözler, zihnime maalesef öyle yapışmış ki, müziğini takdir etsem de bu söylemlerin yanında sunulmasına izin verip kendi müziğini kirlettiği için hala sempati duyamıyorum kendisine.

müziğin dili, dini, ırkı var mıydı? evrensel değil miydi?

bu yüzden onca şehidin hassasiyetiyle de olsa, o caz festivalinde yuhalandığında üzülmedik mi, utanmadık mı hepimiz?

crossing the bridge - aynur doğan bölümü: https://www.youtube.com/watch?v=9XGPBmjsn4U

söz konusu konuşma: "on yıl olmuyor. ben memleketime gitmeye kalkıştım, 'askerlik problemimi halletmiştim', gidemiyordum. 50-60 kmde 5-6 defa indirilip aranıyoruz. burda şey yazıyor böyle, kocaman tabela: orman sevgisi yurt sevgisidir. bu tabela duruyor, kafamı bu tarafa çeviriyorum, burda su akıyor, karşıda orman yanıyor. bizim evlerimizi böyle yakıp yıktılar. ki kurtuluş savaşında bu insanlar beraber bu toprağa sahip çıkmış insanlar. bizi nasıl bu toprakların düşmanı görürler!? ha? nasıl bizi düşman görürler?"

---

belgesel sanıyorum 2005 yapımı. ben nedense o yıllarda her şeyin daha kötü olduğunu hatırlıyorum.

güneydoğu illerine gidilemediğini mesela.

yolda otobüslerin tarandığını.

yakılan köy okullarını, sağlık ocaklarını da hatırlıyorum.

kaçırılıp tecavüz edilen öğretmenleri de, öldürülen doktorları da...

insanların şu meşhur şark görevinden sadece sosyal imkanların kısıtlılığı nedeniyle kaçındığını düşünmüyorsunuz gerçekten değil mi?

---
babamın işi dolayısıyla gaziantep'e giderken yolda yaşadığım korkuyu. o dağları, dağlardan beklediğimiz tehlikeleri. yasaklı bölge gibiydi türkiyenin 'o taraflar'ı. öyle olmayı kendileri seçmişti. o geceden biliyorum.

bir akrabamızın, ekiplerinden birkaç kişinin teröristler tarafından öldürülüp, kalanının dağa kaçırıldığını, birkaç günlük esaret sonunda salındıklarında dili tutulmuş halde evinde döndüğünü biliyorum, birinci ağızdan.

iş arkadaşımın bir proje için gittiği bölgede, şehrin biraz dışında at üzerinde teröristler tarafından ellerinde keleşlerle durdurulduğunu, kimlik kontrolü yapıldığını, arandığını, neden orda olduğuna dair sorgulamalardan sonra buralarda dolaşma denip gönderildiğini biliyorum.

ben şahsen, o bölgede geçen yaz yakılan araçlar gördüm. toplanıyorlardı. ani harabelerini görmek için gittiğim yerden bu izlenimle döndüğümü biliyorum. http://www.haberler.com/k...verilmesi-7530816-haberi/
---

söz konusu sözlere ithafen,
on yıl oluyor, ben bu belgeseli izleyeli ve sizin adınızı bileli. ve on yıldır her şey daha kötüye gidiyor, hak aramak adı altında her şeyi, tarihi, müziği, sanatı... böylesine kirlettiğiniz için.
ben yine de düşman olarak falan görmüyorum bunları yapanları. sadece kendilerinden, vahşetlerinden "korkuyorum".

---

aynur doğan'ın başlığı altında bunları yazmak bu ülkede vatandaş olmanın da müzisyen olmanın da trajik bir sonucu maalesef. keşke böyle olmayabilseydi.

kendisini ayrıca sinemada, ferzan özpetek'in allacciate le cinture adlı 2014 yapımı filminde duyduğumda koltuğa çakılmıştım, söylemeden edemem. bexo (uyan) adlı şarkısı sahneyle öyle bütünleşmişti ki, filmin adını duyduğumda aklıma gelen görüntülerin fonu oldu.

müziğini propagandalara alet etmemesini, hala o belgeseldeki hali gibi bir müzisyene yakışır şekilde naif, ılımlı kalmış olmasını ve müziğini kökünün-kimliğinin yanında ancak siyasi kimliğinin önünde tutabilmesini umuyorum.
bir aynur aydın ve bir aydın doğan kadar konuşulmayandır. halbuki üçü birlikte voltran'ı oluştururdu.
https://www.youtube.com/watch?v=r5Jg1PS6VKA

keçe kurdan şarkısı çok güzeldir.
gercek bir sanatcidir kendisi sesiyle insan;ari bambaska yerlere goturuyor.
ne acı ki arkasından bir sürü türk'ü sürükleyen kürt kadını. yahu star olarak adlandırılan ortalık zillileri falan da buna destek oldular hatta bununla düet falan yaptılar ya yani bir türk olarak kabullenmek zor bu durumları. kendisinin apo posteri önünde şarkı söylediği falan söyleniyor hoşunuza mı gidiyor bu tipler merak ediyorum doğrusu.

http://www.turkcuturanci....-yilmaz-guney-vesaire/10/
bir gönüle aşk girince türküsüyle beni benden almıştım. Şiddetle tavsiye edilir.
Morgenland Chamber Orchestra ile yaptığı enfes bir konser olan harika sesli kadın.

Keca kurdan performansı enfestir izlemeye ve dinlemeye doyamaz insan.
http://www.youtube.com/watch?v=jkhbbN_U6OE

(bkz: Morgenland Chamber Orchestra)
çok güzel bu kadının sesi, çok.

https://www.youtube.com/watch?v=jkhbbN_U6OE#t=284
bu ara sıklıkla son parçalarını dinlediğim ve tekrar eşsiz sese sahip olduğunu düşündüğüm, beni benden alan sanatçıdır. yeni albümünü buradan dinleyebilirsiniz: http://www.deezer.com/album/7203267.
ahmedo ile insanı alıp başka yerlere götüren kadın.
http://www.youtube.com/wa...mbedded&v=_LIEdZL55pY

şeva tari şeva tari eman eman
ez din kirim berdam dine eman eman
ne li vir im ne li we me
ez kerenga ber baye me

du siquling du bet im
le diyare mala ketim
ramusane qız u bukan
mala bave emanet in
bilind firim alçax ketim
nesibe huliye beçal im

———————-

göçebe

karanlık gece, kapkaranlık
beni delirten, çıldırtan karanlık

rüzgarın savurduğu kuru bir kengir misali
mekansız, zamansızım

iki turnayım, iki yaban ördeği
uçup evlerin diyarına vardım

genç kızların öpücükleri
baba yurdunda emanet durur derler

acımasız kartalın nasibi gibi
yüksek uçup engine düştüm
(bkz: aşk)
yeni albümü, hevra'sı, çıkmış güzel insan.
kürtçe ağıt söyleyen sesiyle başka başka yerlere götüren sarkıcı.

ahmedo ve hasankeyif için söyledigi agıtları dinlenmesini tavsiye ederim.
Bu kadın bana bambaşka duyguları yaşatmakta. nasıl mı? şöyle ki,

"gelin" adlı bir türküsü var bu güzel, duru sesli kızımızın.
şarkı da şudur http://www.youtube.com/watch?v=RX7ggg0Qjc4
ben bu şarkıyı dinlerken, erkek olsaydım keşke de bir gelinim olsaydı, onu çok sevseydim, değer bilseydim diye düşünüyorum.

"yummayın kirpiklerini" diye de bir türküsü var ki, düşman başına. şarkı şu http://www.youtube.com/watch?v=uqDChNjgPl8
yeni evli bir kızcağızın, ölen kocasına yaktığı bir ağıt. yahu gelin görün ki ben bunu da dinleyince, evli olsaydım da kocam öls...

boşverin. Türküleri güzel, sesi duru, sakinleştirici. keza kendisi de güzel bir kızdır kanımca. yüreğinin de aynı güzellikte olduğunu umuyorum.
sesi ile etkileyen kadın. sevdalı gelin türküsü beni hep ağlatır. nedendir, bilmem.
kürtmüş.
hemen sevelim kendisini.
çok iyi biridir.
şarkıları ile adeta gönüllerimize şalgam suyu serper.
barışın güvercini olan sanatçı aynı zamanda iyi bir insandır.
çünkü...
biji biji yaparım dalinle.
2010 yılında çıkardığı son albümü (bkz: rewend) ile kendisine olan hayranlığımı bir kat daha arttıran ses sanatçısı. sesi ile dağ gibi adamı duman edebilen ya da tam tersi dinleyene inanılmaz bir coşku verebilen kısacası yorumladığı bütün parçaları ile biz dinleyicileri şekilden şekile sokabilen yeteneğe sahiptir. kendisi daha önce gönül yarası filmindeki performansı ile müziğin nasıl bir evrensel değer olduğunu bizlere çok iyi göstermişti.
Akşam olur karanlığa kalırsın,
Derin derin sevdalara dalarsın,
Oy gelin gelin sevdalı gelin
Öldürdün beni.
Ellerin elime değdiği zaman
ister ölüm ister ayrılık
Oy gelin gelin sevdalı gelin
Öldürdün beni..

çok güzel söylüyor.
27 temmuz 2012 tarihinde munzur festivali kapsamında dinlenebilecek, sesine tapılası kürt şarkıcı.
SEsi kalbe dokunandir. Kurtcenin yakistigidir. Kece Kurdeyi ondan iyi soyleyen zannedirim ki yoktur.
dillerin, lehçelerin veya şivelerin kalbe aynı şekilde vurduğunu anlatan sanatçı.