bugün

niyazi yıldırım gençosmanoğlu'nun hüseyin nihâl atsız'ın ölümü ardından yazdığı hüzünlü bir şiirdir:

Burada baş sağlığı, orada gözler aydın;
iki ayrı dünyada iki ayrı tören var.

TANRI katından gelen bir yüce buyruk üzre,
Aramızdan ansızın çadırını deren var.

Orada ecdat ruhu şâdümanlık içinde
Burada tamu içre gönüllerde boran var.

Eksilmiş bir yanımız: çarpılmış gibiyiz hep
TANRI korsun, sanki Bozkurtluğa kıran var.

Yukardan gök mü bastı; altta yer mi çöktü ne
Kimsede ağız, dil yok; gözleriyle soran var.

Buradan uğurlarken onu binlerce Bozkurt
Orada karşılayan binlerce Alp-Eren var.

O gün Tanndağı’nda tan ağırdığı çağda.
Dediler Oğuz Hanın otağına giren var.

Ve Tanrı Kut Mete’nin huzurunda Atsız’ı
Kür Şad’la Kül Tiğin le diz vururken gören var.

Töredir; konan göçer, doğan gün batar elbet
Tanrı zeval vermesin devlet, din ve KUR’AN var

Dayanılmaz olsa da Atsız’lığın acısı
Ulu Tanrı’ya şükür yine soy var, Turan var.