bugün

bir kimsenin acısını ondan başka kimse gerçek anlamda hissedemez anlamına gelen söz.
bir kimsenin derdini ondan başka kimse onun kadar yoğun hissedemez anlamına gelen söz.
Ama asla sarayı yakmaz.
Biz 3 gün, hadi 1 hafta sonra hayatımıza dönüyoruz, eğleniyoruz.

Ya ciğeri yananlar?

“Şehitler ölmez” falan demeyin, aileleri için hergün yeniden ölüyor o insanlar...

Benim anneannem en büyük oğlu öldüğünden beri yemek sofrasına oturamıyor.Kalp krizi oğlunu yemek sofrasında yakaladı diye...

Evlat acısını biz, sahte vatan sevgisine sığdıramayız, kimse kusura bakmasın...

Ve de bir şeylerin düzelmesi için yeteri kadar mücadele etmeyen herkes suçludur.
Malesef ki öyle.
Çok doğru bir söz öbeği.
Gerçektende öyle.
Ateş gerçekteb düştüğü yeri yakıyoe hayatta.
Dosdoğru bir söz.

Haberleri izlersiniz. Şehit mi var? Aa ne kadar üzücü.

5 dakika sonra kız arkadaşınla buluşmaya gidersin.

Bi kadın tecavüze uğramış, ya da bir çocuk. Çok üzülürsün yıkılırsın.

Yarım saat sonra, kahveye batak oynamaya gidersin.

Ama o kadının ailesi, o şehitin ailesi devam edemez.
aklıma düşen söz. tamda bunca hengameden sonra. yarın herkes darbe primi yapacak. geriye kalan gözü yaşlı gönlğ yaralı insanlar olacak. ölen öldüğüyle kalacak. kimi şehit olacak kimi terörist. çoğu insanın bilmediği şey ateşin düştüğü yerde bıraktığı iz.
hayırlı gaza gelmeler sözlük.
ister darbe, ister halvet-i teba olsun; son-uç
geriye kalan izin acısı olacaktır.
tahammülsüzlüklerinizle unuttuklarınıza dair.
son zamanların favori deyişi olmuştur. herkesin ağzında bir ateş düştüğü yakar söz
var.hem öyle alalede çıkıyorki ağızlardan şaşar kalırsınız.

e napalım amk dercesine.

fizik ve kimyanın birleşip oluşturduğu en temel dünya kabullerinden biridir ateşin düşüp düşeceği yeri yakacağı.
bunu hergün duyar olmak çok sıkıcı amk.

ateş buraya düşmedi ohhhh çok şükür mantığı hakim.
bu söz biiiüü anda bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığına tekabül ediyor.
sonuç accaaiipp biir kısır döndüyle son buluyor;
bana dokunmayan ateş düştüğü yerde bin yaşasın.

bu nasıl bir kafa amk?
ya herkesin kafası güzel ya da ben yeterince ayık değilim.
Hani biz üzüldük diyoruz ya, isyan ediyoruz, protesto ediyoruz, söyleniyor, üzerine tartışıyor, ahkam kesiyor ve öfkeleniyoruz ya sadece kendimizi kandırıyor, vicdanımızı rahatlatıyoruz. Sonra... ertesi gün hadi bilemediniz bir kaç gün sonra hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyoruz. Çünkü bize birşey olmadı zaten; Ateş düştüğü yeri yaktı.
Berkin Elvan'ın annesi, babası...savcının çocukları, annesi, ailesi.

Biz burda oydu buydu diye güya dünyayı kurtarıyoruz, ama kimbilir bu zavallı insanlar neler çekiyor, o geceler nasıl bitiyor, karanlıklar nasıl uzuyor...

allah sabır versin...
son günlerde yüreğimizi yakıyor.
Soma daki maden faciasında bir kez daha görülmüştür. Herkes unutcak onları, ama unutmayacak olanlar babasız büyüyecek çocuklar, eşlerini kaybeden kadınlar ve evlatlarını kaybeden annelerdir.

Geride kalanlara Allah sabır versin.
şu hayattaki en doğru sözlerden birisidir.

acı paylaşılmaz. bu mümkün değil.

bir insanın yaşadığı acı diğerini 'hayatımın kıymetini bileyim lan' diye içten içe sevindirir bazen. bu kadar acımasızdır bu hayat.

acı yaşanılır ancak.

bu hayatın gerçeklerinden biridir. ama çok sağlam bir gerçektir.

van depreminde ölenleri hangimiz hatırlıyoruz ya da gölcük depremini?
ya da onlarca şehit olan askerlerimizi cümle içinde kullanmaktan başka hangisinin hikayesi aklımızda?
peki her gün izlediğimiz onlarca ölen,tecavüze uğrayan,yaralanan, sakat kalan insanların birinin bile adını hatırlıyor muyuz?
oysaki biz duyarlı insanlardık. bir olay olmayagörsün hemen feysbuktaki kapak resmimizi karartırdık.
gerçek şu ki karararan sadece feysbuktaki kapak resmimizdi kalbimiz değil.

ve şimdi..

iki gün önce reyhanlıdaki vahşet,katliam adı her neyse.. iki gün sonra sol framede hakkında yazılanlar gitgide azalacak, aklımıza daha az gelmeye başlayacak, her geçen gün konuşmalarımızda daha az bahsetmeye başlayacağız. ta ki hafızamızın derinliklerine gidene kadar.
bir müddet sonra bacakları kopmuş çocuğun görüntüsü gelecek arada gözümüzün önüne göndermeye çalışacağız zihnmizden. canımızı sıkmasına izin vermeyeceğiz.

böyledir bu işler.

acı çeken bir insanın gece kafasını yastığa koyduğu zaman hissettiği duyguyu bir tek o hissedebilir.

o yüzdendir ki ateş düştüğü yeri yakar çok doğru bir deyimdir.
http://www.youtube.com/watch?v=nhdtI-RxzlY
kimsenin umrunda değil.
7 şehit, 10 şehit.
onların tek derdi acaba partim nasıl ayakta kalır daha çok nasıl oy alırım.

olansa ateşin düştüğü evdekilere oluyor.
dünyadaki insanlığın içinde bulunduğu durumdur.

hadi dünyada böylede ya türkiyemizde neden böyle diyesi geliyor insanın. neden mi?

çünkü yeni neslin ateş düştüğü yeri yakar düşüncesi,nereye düşerse düşsün bizi de yakar şeklinde olması Türkiyenin ve dünyanın yararına olacaktır. umarız ki ateş düştüğünde herkes paylaşır acıları. ne demişler acılar paylaştıkça azalır..
uzaktan başın sağolsun demek kolaydır ama o eve gidin görün bakalım, ateş nasıl da düştüğü yeri yakıyormuş.
herhangi bir şehit ailesini başsağlığı için ziyaret ediniz, ne demek istediğimi anlarsınız.
funda arar"ın tek kelimeyle mükemmel yorumladığı şarkı. şarkıda öyle bi tını var ki, ilk duyduğum anda başka bir şeyle meşgul olmama rağmen, "aa bu ne böyle" diye dikkatimi çekti ve beni etkisi altına aldı.şarkıyı sürekli mırıldanmaya başladığımı farkettim.

sözlerine de ayrıyeten saygı duyuyorum, sevgiliye edilen sitemi diğer arabesk şarkıların aksine beddua etmeden çok güzel anlatmış.

hep ben mi seveceğim, ben mi özleyeceğim?
sabahlara kadar seni ben mi düşüneceğim?
olmaz artık sevgilim, olmaz artık bu kadar
bilmiyor musun ateş düştüğü yeri yakar…

ben böyle kahrolurken, sen oralı değilsin
bu aşk bizim değil mi? sen nasıl sevgilisin…
olmaz artık birtanem, olmaz artık bu kadar
bilmiyor musun ateş düştüğü yeri yakar…
(bkz: 10 şubat 2010 galatasaray antalyaspor maçı)
funda arar'ın sesinde yeniden can bulmuş müthiş bir şarkı.
şarkıyı yaşarayak söyleyip, dinleyene de o hissi veren ve uzaklara götüren harika sesli funda arar'ın zamanın eli albümünde olan 5 numaralı şarkıdır.
"..anlamaz ki o zalim yar..." diye devam eden ilk deniz seki den dinlediğim şarkıdır. güzeldir, tavsiye ederim.
kurtlar vadisi pusu dizisinde memati nin kibritçi cevat ı kibritle ateşe verdikten sonra kazım a söylediği cümledir.