atanamayan öğretmenlerin mızmızlanması

derslerine adam gibi çalışmayan, dersanesine düzenli devam etmeyen üniversite öğrencisi ve mezunlarının mızıkıp durmasıdır. abi sen de çalış, sen de yap puanı, sen de atan, sınava mı sokulmadın, doğruyu işaretledin de karanlık güçler onu yanlışa mı çevirdi, ohh devir götü yat, sonuçlar açıklanınca atanamadık, hükümet bizi atamadı...

"kontenjanlar nedeniyle atanamadım" iddiasıysa daha da trajikomiktir. bi tarafta 50 puanla atabileceğin bölüm varken sen 98 puan alsanda kontenjanı olmayan atanamayacağın baştan belli bir bölümü okumayı tercih etmişsen yani böcek olmayı baştan kabullenmişsen şimdi ağlamaya hakkın yok. mızıldandığınla kalırsın böyle.

bilip bilmeden konuşan zihniyet devam edecek anlaşılan.sen hiç bilmezmisin derler, bu ülkede bir senede neler değişir bre hain.bir bölüm örnek vereceğim 4 sene önce 200 ataması olan suan 35 lere düşmüş bölümler var.mızmızlanmak diyen gençler bilmez tabi kontenjanların tamamen siyasi bir oyun olduğunu.anlarlar mı ? mümkün değil.*

yukarıda bilip bilmeden mızmızlananlardan daha haklılardır. zira bölüme girdiğimde atama puanı 60 iken şu anda 85 ise mızmızlanırım kardeşim. mızmızlanmak ne ya iyi misiniz siz? yine sinirlendirdiniz beni. hadi bide çakın eksileri, sefam olsun.

o mızmızlanmak değildir. hakkını aramaktır. öğretmenlerin en güzel tarafı da budur. tepkisini belli edebilme yetileri.
çok şükür sayesinde iş buldum- ya da susayım iş verir belki diyen bademlerden daha karakterlidirler. hakkı olanı isterler ve söke söke de aldıkları olmuştur.

mızmız diyen zihniyet acaba o öğretmenlerin ideallerinden, dört yıl o hayalle yaşadıklarından yetmeyip bi de kpss için gecelerini gündüzlerini heba ettiklerinden haberdar mı dedirtti.

(img:#310273)

o mızımızlanma diye tabir edilen olay kimilerinin cinnet geçirerek intiharına sebep olmuştur.

mızmızlanma tam yerinde bir kelimedir. tüm sınava giren öğretmenleri atasınlar da her öğrenciye bir öğretmen mi düşsün dedirtir. misal bizde herkes gibi galatasaray ya da odtu'de okumak isterdik ama çok çalışmadığımızdan orayı yazmadık bile. atanamayan öğretmenlere denebilecek tek cümle (bkz: yapan nasıl yapıyor) yüksek alan veya olası tercihler yapan atanacaktır, herkes atanacak diye bir şey yoktur.

(edit: atanamayan öğretmenler gerçekleri söylediğim için gönül rahatlığıyla eksileyebilirsiniz, ama onun yerine gidip test çözüp yüksek puan almaya çalışsanız daha iyi olur.)

(edit: doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar )

tuzu kuru insanlar bu sitemi anlayamayarak mızmızlanma olarak nitemişlerdir.

madem ki öğretmenlikte kontenjan vardır, o halde üniversitelerin bölümlerindeki kontenjanlar da ona göre düzenlenmelidir. bir üniversitede eğitim fakültesinin açılabilmesi için sınıf öğretmenliği bölümünün açılmasını şart koşup, her eğitim fakültesinde bu bölümü açtırıp sonra da senede 2000 atama yapmak karşısında öğretmenlerin "mızmızlanmaları" azdır. daha fazlasını yapmaları gerekir. hiç olmazsa bu insanlar "öğretmenlik mezunu" olup da işsiz kalmazlar. eleme lise sonrasında olur, tanımda belirtildiği gibi kazanamadım der oturur bu insanlar da. ve tüm fakülte kazananlar iş sahibi olur.

devlete yıllık 10 öğretmen lazımsa, tamamen menfaat icabı
yılda 50 öğretmen mezun ediyorsa ve öğretmen olup da kadro
olamayacağını düşünemiyorsan ???? çoğu devlete yaslanırız
keyfimize bakarız derdinde ama yalnış at'a oynuyor. adam açık açık
bana polis ve imam lazım gerisi zktrsn diyorken hala ağlaşıyorsan
arıza sende.

netice ; mızıldanacağına imam veya polis ol.

Nedenmiş o kişi o kadar çalışıp kazanıyor şimdi reva mı bu o senelerinin meyvelerini alamamak. Bence tam bir haksızlık. Misal benim yengem atanamıyor fizik öğretmeni. Kadroda ki bir ton fizik öğretmenine taş çıkartır. Adam gelmiş bilmem kaç yaşına hababam sınıfı öğretmeni gibi hala emekli olmuyor yazık be açın onların yerini artık.

devletin 20 öğretmene ihtiyacı var ama mezun kişi sayısı 100. la buna devlet napsın. ha emeklilik günü gelen öğretmenler sorgusuz sualsiz emekli yapılmalı belki o şekilde bi nebze olsun katkı olur. yada şöyle olabilir sınıflar 30 ar kişi degil de 15 er kişilik olsa böylece öğretmen ihtiyacı 2 ye katlanır. Ama bunun içinde yeni okul ve dersliklere ihtiyaç var. Ama bizim devletimizde ne bu kadar okul yapacak nede bu kadar öğretmene maaş verecek para yok.

4 senelik okumuş öğretmen olacaksın diye yetişen insanların eline süpürge kürek ya da haydi fabrikaya dersen adam mızmızlanır tabi. Bu insanların özel sektörde çalışacağı imkanları sınırlı, hatta yok diyebiliriz artık, dershaneler vardı artık onlar da yok çünkü. Ne yapacaklar ya polis olup silah takacaklar beline ya da sokakta portakal elma satacaklar? Bunu hiç bir öğretmen adayı hak etmiyordu.Devlet ya bu bölümleri kapamalı ya da atamalı. Yazık değil mi onca insanın hayaline?