bugün

bir sorumluluktan kurtulmanın hazzını tekrar yaşadığın, diğer taraftan da birçok anının kafanda belirmesi, tekrar gelir miyim düşüncesi ile karışlık duyguların oluştuğu durumdur.
arabayla geçiliyorsa dil dışarda pis pis gülerek, el hareketi çekmek suretiyle geçilir.
benim yaptığım yerden geçerseniz

-abi bayan arkadaş lazım mı?

sorusuna muhatap olursunuz her zaman.
(bkz: çorlu)
geçilmez.
Karabasan gibidir.
bir daha geçmenin zor olduğu bir yerde yaptığım için başıma gelmeyecek olaydır. güzel günlerdi vesselam.

(bkz: hudut kartalı)
benim için vakıfbankın önünden geçmek demek, sanırım seri bir eksileme bekliyor beni.
çıkarken "bir daha önünden geçersem miksinler" diye büyük yemin ettiğimden asla yapmayacağım eylem. hem çok uzak şimdi kim gitsin onca yolu.
garip bir duyguyla hislenmeniz neden olur.

geçen yaz askerlik yaptığım yerin önündeydim. geçmedim. içine girdim.
düşünün tam 17 sene önce çıktığınız nizamiyeden tekrar içeri giriyorsunuz.

bölükler bölgesi, eğitim alanı...hepsi aynı duruyor. yürüyüş kararı saymak, eskişehir marşı söylemek. hepsi anılarda hala taptaze...

ilginç bir deneyimdi.
bir daha şırnak il sınırları içine girmeyeceğim için yaşamayacağım bir duygu.
insanı duygulandırır.