bugün

askeri gazinodan bahsediyorum. sabah 8'de başlayan mesai bitmiş tugay karargahta.. akşam yemeğinde mayına basmış hindi var. öyle paramparça ki, et mi yiyorsunuz, çorba mı belli değil. küçük çaplı bir sinir harbi yaşayıp tabldotu döküyorsunuz çöpe günah münah demeden..

''şimdi gazinoya geçeyim de iki lafın belini kıralım'' düşünceleri vuku buluyor beyninizde. hafif adımlarla ilerleyerek, ahbaplarınızı bulmaya çalışıyorsunuz ki o da ne! güruh ikiye ayrılmış..

bir grup halay çekiyor, diğer grup tv'de kendini sahneye atan kızlara bakıyor, eş adayı belirliyor.. yani bildiğin düğün tv izleyerek ileri derecede eğleniyorlar..

'' aman allah'ım hani discovery channel'daki efsane avcıları'nı ve hurda yarışını izleyecektik.. e hani mtv'de jackass'in mallıklarına gülecektik?.. nereye düştüm lan ben!
yemişim gazinosunu da, kahvesini de.. bari silahlığa gidip muhabbet edeyim bizim izmirli ile..'' deyu kayboluyorsunuz gözden omzunuzda palaskanız..
her sabah kahvaltısında şakşuka parçasıyla uyanmaktan daha güzel bir eylem.**