bugün

titreyen dudaklardan dökülen cümle.
yıllar boyunca farklılığı sebebiyle insanların dışladığı biridir o. nerede görseler, önyargıları ona dev bir çekiç indirmiştir. ne zaman masalarında yer bulabilse söz hakkı verilmemiştir kendisine. geçmişinde hatalar yapmıştır. kötü, saygısız ama zararsız ve iyi gözüken adamlarla bir arada olmuştur hep. hepsini uzun bir süreç sonunda silkip attığında ve uzaklara gittiğinde, yine aynı soğuk, iğrenmiş bakışlarla karşılaşır. mutlu olamaz. mutluluğu aramaya başlar. rüzgarda hışırdayan yaprak, oscar wilde, küçük bir kedi yavrusu ona mutluluğu getirir, kendini iyi hissetmeye başlar. ancak insanlar onunla uğraşmaktan ve sinirini bozmaktan vazgeçmez. onu itip kakar, olmadığı her şeyi üstüne yıkar.
bir gün çok yorulur ve anlayışlı bir çift bakışla denk gelince fısıldar: '' artık korkmak istemiyorum. ''