bugün

Bana ait olmadığını, sıcak yaz akşamlarında güneşin batışını bensiz izlediğini biliyorum. Birlikte, bitmeyen bir romanı yazabilecekken, kısa bir hikaye olmaktan öte gidemediğimizi düşünüp, gözlerimdeki yaz yağmurunu siliyorum.

içimde yaşatmaya çalıştığım, soluk bir hayale dönüşen 'Sen'i, sarıp sarmalamak istesem de, ellerim bomboş kalıyor. Bana söylediğin güzel sözleri, mimiklerini hatırlamaya çalışıyorum.

Ellerini, o minik ellerini ellerimde ısıttığın mutlu günleri anımsamaya çalıştıkça ihanet ediyor hafızam. Kara bir delik var sanki beynimde. Seni ve senli günleri insafsızca yutup, yok eden. Saatler akıp gidiyor, akreple yelkovan koşturup duruyor, susuyor yüreğim. Kimseyi ıslatmayan yağmurlar yağıyor istanbulda

Klavyem ayrılık yazıları yazıyor. Hiç bitmeyen ayrılıkların yazgısı dökülüyor beyaz camın ekranına. Eric Clapton gözyaşı nehrini söylüyor benim sesimle. Kimse duymuyor.

Oysa var mıydın, yok muydun artık onu bile bilmiyorum.

içimde yarım kalmış bir senfoninin nağmeleri yalınayak yollara düşüyorum. Kendimi kendime katık edip hayat denen sonu olmayan öykünün satırlarında yürüyorum. Biliyorum sensiz olmadı ama seninle de olmayacak, olmamalı keza.

O dizeleri sana ithaf ederek söylüyorum.

Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.

Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim
Kalbimde kalbine yok bile kinim
Bence artık sen de herkes gibisin.

Elveda bitanem diyorum. Elveda, her nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan..
nazım hikmet'in "herkes gibisin" şiirinin bu dizesinde eskiden sihirli bir nefesmiş gibi gelen sevgilin nefesinin artık sıradan nefes oluşunu anlatılır.o nefeski bir zaman uğuruna canınızı feda edebilecekken şimdi bir şey ifade etmez.
anlamlıdır.